Emrullah İşler'den HSYK Başkanvekili'ne sert tepki

Başbakan Yardımcısı Emrullah nbsp;İşler, Ankara'nın Çubuk ilçesi Kaymakamlığını ziyaret etti. Ziyarette İşler, gazetecilerin gündeme dair sorularını da cevapladı. Bir gazetecinin, HSYK Başkanvekilinin dün sunduğu 66 sayfalık bildiri siyle ilgili sorusu üzerine, "Ülkemiz bir anayasası olan ülke, laik, sosyal bir hukuk devleti. Hukuk devletinde erkler arasında ayrılık vardır. Erkler ayrılığına da herkesin riayet etmesi gerekir. Dolayısıyla yargı ayrıdır, yürütme ayrıdır, yasama ayrıdır. Bunların, bu erklerin birbirlerinin işine karışması kabul edilebilir bir durum değildir. 17 Aralık operasyonuyla başlayan süreçte daha önce HSYK'nın bir açıklaması oldu. Bu açıklamada zaten anayasa aykırı olduğunu ben daha önce yaptığım açıklamalarda söyledim. HSYK'nın bugünlerde son 15-20 gündür Türkiye'nin gündemini oluşturması, tartışmanın merkezine oturması kabul edilebilir bir durum değildir" diye konuştu. İşler konuşmasını şöyle sürdürdü:

KENDİNE ÇEKİ DÜZEN VERMELİ
"Dolayısıyla HSYK'nın bir an önce kendine çeki düzen vermesi lazım ve anayasanın kendisine çizmiş olduğu hudutlar içerisinde kalarak haraket etmesi gerekir. Daha önce yapmış olduğu açıklama yürümekte olan davaya müdahil olduğu için yine anayasaya aykırıydı. Dolayısıyla yargının yargıya müdahalesi olarak ben bunu değerlendiriyorum. Bu seferi yaptığı açıklama ise yargının yasamaya müdahalesi olarak algılanıyor. Bildiğiniz gibi TBMM millet iradesinin tecelligahıdır. Orada görüşülen bir yasa milletin iradesinden kaynaklanarak, görşülen bir yasadır. Orada görüşülen yasanın hakkındaHSYK'nın açıklama yapma yetkisi yoktur, yetkisini aşarak böyle bir açıklama yapmıştır ve aynı zamanda yasamanın işine müdahale etmektir.

Dolayısıylı böyle bir müdahaleyi bizim kabul etmemiz mümkün değildir. Yasama organını denetleyecek organ Anayasa Mahkemesi'dir (AYM). Eğer anayasaya uygun bir yasa çıkarmazsa Meclis, onu denetleyecek olan AYM'dir. Gerekirse iptal eder ama HSYK'nın orada görüşülmekte olan, komisyonda görüşülmekte olan bir kanun tasarısı hakkında bu şekilde bir açıklama yapması kabul edilemez. Bunu yargının yasamaya müdahalesi olarak algılıyorum ve HSYK'yı da anayasanın ve kanunların kendisine belirlemiş olduğu çizgi içerisinde kalmaya davet ediyorum. Yasamaya ve milletin iradesine şekil vermeye kimsenin haddi ve hakkı yoktur. herkesin bu erkler ayrılığına özellikle riayet etmesi gerektiğini düşünüyorum. Aksi takdirde kaos olur. biz geçmişte her türlü vesayete karşı mücadele ettik. Vesayetin askerisine de mücadele ettik, yargıdan gelen vesayete de mücadele ettik. Bundan sonra da mücadelemizi sürdüreceğiz."