Kedi katliamı tüm yurtta protesto edildi

Üniversite öğrencisi M.C.A.'nın kedisinin karnını keserek öldürmesi ve olayın videosunu çekmesi sosyal medyada yayılarak tüm Türkiye'yi ayağa kaldırmıştı. 16 Şubat günü Türkiye genelinde hayvanseverlerin düzenlediği protestolarda hayvan haklarının korunması için önlemlerin artırılması talep edildi. Yasaların ağırlaştırılmasını da talep eden hayvanseverler olaysız dağıldı. nbsp;

ADANA: nbsp;Adanalı hayvanseverler, Eskişehir'de üniversite öğrencisinin sahiplendiği kediyi işkenceyle öldürdüğünü öne sürerek protesto etti. Kedi ve köpekleriyle eyleme katılan hayvan dostları, hayvanlara karşı yapılan işkencenin 'kabahat' olmaktan çıkarılıp, suç kapsamına alınmasını istedi. nbsp;
Adana'daki Atatürk Parkı'nda toplanan 300 kadar hayvansever de eyleme ellerindeki kepi ve köpekleriyle geldi. Eylemciler 'Yaradılanı severim, yaradandan ötürü', 'Ölüm yasasına hayır', 'Canlı hayvana işkence edene lanet olsun' ve 'Kedi katili neden serbest' yazılı dövizlerle taşıdı. nbsp;
Hayvanseverler, 5 bin 199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun kabahatler kapsamından çıkarılıp, 'Türk Ceza Kanunu' kapsamına alınmasını ve cezasız kalmamasını istedi.

ANTALYA: nbsp;
Antalya Barosu Hayvan Hakları Kurulu ve Hayvan Dostları Derneği Antalya Şubesinden yaklaşık 100 kişilik grup hayvanlara yapılan işkenceyi protesto etti.
Kapalı Yol'da bir araya gelen bir grup, köpekler eşliğinde Attalos heykeline kadar slogan atarak yürüdü. Burada açıklama yapan Antalya Barosu Hayvan Hakları Kurulu Başkanı Evrim Çelik, geçen hafta Eskişehir'de bir kediye işkence yapılarak öldürülmesinin toplumda hayvanlara işkence konusunda büyük öfke oluşturduğunu söyledi.
Kabahatler Kanununa göre kediyi öldüren kişiye sadece para cezası verildiğini ifade eden Çelik, verilen para cezasının kamu vicdanını rahatlatmadığını kaydetti. Çelik, şiddet, işkence ve tecavüzün bir suç olduğunu, bu eylemlerin hayvana mı yoksa insana mı yapılmasının da önemli olmaması gerektiğini kaydetti.
Yapılan eylemlerin insana yöneltildiğinde suç, hayvana yapılması durumda ise kabahat olarak görüldüğünü vurgulayan Çelik, bu durumu vicdanlara kabul ettirmenin mümkün olmadığını ifade etti. Çelik "Bizler hayvan haklarını savunan hukukçular olarak hayvanlara karşı işkence, eziyet ve öldürme fiillerinin yer aldığı maddelerde gerekli düzenlemeler yapılarak bu fiillerin suç sayılmasını istiyoruz. Bu suçların cezasında ise alt sınır olarak 6 aydan aşağı olmamak üzere hapis cezası yer almalı" dedi.
Antalya Hayvan Dostları Derneği Başkanı Jale Ünsal ise Eskişehir'deki kedi işkencesinin ardından Türkiye'nin dört bir yanında merhamet ve vicdan taşıyan binlerce kişinin hayvanlara karşı yapılan işkenceyi duyurmak için toplandığını söyledi. Hayvan öldürmekle insan öldürmenin arasında sadece bir adım olduğunu belirten Ünsal, bütün katillerin ve toplum düşmanlarının geçmişinde hayvana yapılan işkencenin olduğunu kaydetti. Ünsal, bugün bir hayvanı öldürenin yarın ise bir insanı öldürebileceğini ifade ederek, "Biz hayvanlarımız için de yaşam hakkı istiyoruz. Biz hayvanlarımız için de adalet istiyoruz" dedi.
Basın açıklamasından sonra havyan işkencelerine karşı cezaların artması için imza kampanyası toplandı. Grup, daha sonra dağıldı.


BURSA: nbsp;
Türkiye Hayvanları Koruma Derneği Bursa Şubesi üyeleri, nbsp;Bursa Şehreküstü Meydanı'nda düzenlenen basın açıklamasına çok sayıda hayvansever katıldı. Türkiye Hayvanları Koruma Derneği Bursa Şubesi Başkanı Zehra Çelikok, "Bu acı olay ne ilktir ne son. Dünyada her gün insana ve hayvana uygulanan şiddet görüntülerine tanık oluyoruz. Bunu yapanlar insan, onların geçmişlerine baktığımızda şiddet gördüklerini, kötü muameleye maruz kaldıklarını öğreniyoruz. Bu tür insanlar önce savunmasız çocuklara, yaşlılara, engellilere, hayvanlara şiddet uygulayarak başlıyorlar. Sonrada seri katil olarak karşımıza çıkıyorlar. Psikiyatri uzmanları, hayvanlara yapılan kötü muameleyi, davranış bozukluğunun tanısında bir kriter olarak kabul ediyorlar. Bunların sayısız örnekleri elimizde mevcut. Sizi koruyamadık canlar bizi affedin" dedi. nbsp;

ERZURUM: nbsp;
Atatürk Üniversitesi Hayvanseverler Kulübü ve Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Erzurum Şubesi'nin ortaklaşa düzenlediği eylemde, Eskişehir'deki evinde bir kediyi işkence ederek öldürdükten sonra görüntülerini sosyal medyada paylaşan üniversite öğrencisi kınandı. nbsp;
Erzurum'daki hayvan hakları dernekleri ve hayvanseverler, kediyi öldüren öğrencinin okuldan atılması ve hukuki anlamda cezalandırılması için bugün Atatürk Anıtı'nın bulunduğu Havuzbaşında eylem düzenledi. Ellerinde, 'Hayvana işkence kabahat değil, suçtur', 'Hayvan işkencesine seyirci kalma', 'Allah (cc) der ki; onlar benim sessiz kullarımdır, hesap günü konuşacaklardır', 'Ölüm yasasına 5199 kere hayır' pankartları taşıyan hayvanserler adına basın açıklasını okuyan Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Tuğçe Tolun şunları söyledi:
"Eskişehir'de bir cani evindeki bir kediyi bıçaklayarak işkence ile öldürmüştür. Ayrıca bu cani hayvanın bağırsakları dışarıda olarak evin içinde dolaşmasını sapık bir zevkle seyretmiş ve videoya aldırmıştır. Bu cani katil hiçbir ceza almadan serbest bırakılmıştır. Bugün burada merhamet ve vicdan sahibi kişiler olarak vahşeti kınamak ve serbest bırakılan katilden hesap sorulması için bir araya geldik. Caniler, katiller öldürmeyi hayvanları öldürerek öğrenmişlerdir. Hayvana işkence yapan, vahşet uyulalayan onun yaşam hakkını gasp eden kişiler hapisle cezalandırılsın." nbsp;
EYLEME KÖPEĞİYLE KATILDI
Yapılan basın açıklamasının ardından hayvanseverler ellerindeki pankart ve dövizlerle Atatürk Anıtı önünde 15 dakika oturma eylemi düzenledi. Atatürk Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğrencisi Orhan Gündoğdu da eyleme Alman kurdu köpeği Deyzi ile birlikte katıldı. Orhan Gündoğdu, "Son günlerde hayvanlarla ilgili yaşanan acı verici haberler bizi çok üzüyor. Buna tepki olarak eyleme köpeğimle birlikte katıldım. Hayvanlara karşı şiddetin durmasını ve bunu yapanlara en ağır cezanın verilmesini istiyorum" diye konuştu.


ESKİŞEHİR: nbsp;
İstiklal Mahallesi Porsuk Bulvarı'nda bir araya gelen, ellerinde pankart ve dövizler taşıyan grup adına açıklama yapan Ayten Tutkun, hayvanlara eziyet eden, şiddet uygulayan ve vahşice katleden insanların, sadece kabahat işlemiş sayarak verilen idari para cezalarının, toplum vicdanını rahatsız ettiğini söyledi.
Hayvanları Koruma Kanunu'nun yaptırımlarının yetersiz olduğunu savunan Tutkun, şöyle konuştu:
"Hayvan korumacıların ne için çabaladığı, bir kez daha açıkça görülmektedir. Kapalı yerde sigara içmek, yerlere çöp atmak ile dünyayı paylaştığımız can dostlarımıza yapılan zulmün aynı kefeye konması büyük bir insanlık ayıbıdır. Hayvanlara vahşetin bir sonraki adımı insana vahşettir. Bugün savunmasız bir hayvana şiddet uygulayan er geç çocuk, kadın, yaşlı veya kendisinden daha aşağı gördüğü insana veya insanlara aynısını yapacaktır. Hayvanlara eziyet eden, şiddet uygulayan ve vahşice katleden insanların, hiçbir şey yapmamış gibi toplum içinde dolaşmalarından son derece rahatsızız."
Protesto sırada Porsuk Çayı'na bir köpeğin atıldığını fark eden hayvanseverler, köpeği bulunduğu yerden çıkarttı. Hayvanseverler, köpeğine yüzmeyi öğrettiğini iddia eden kişiyle tartıştı.

ISPARTA: nbsp;
Üniversite öğrencisi M.C.A.'nın, 'Toros' adlı kedisini yatağına çiş yaptığı gerekçesiyle bıçaklayıp işkence yaparak öldürmesi, Isparta Hayvanseverler Derneği tarafından protesto edildi. 'Kedi katili serbest, niçin?' diye slogan atan hayvanserverler, Mimar Sinan Camii önünde toplandı. Eyleme, Isparta Barosu ve Atatürkçü Düşünce Derneği Isparta Şubesi de destek verdi. nbsp;
Isparta Veteriner Hekimleri Odası Sekreteri Abdullah Koyun, hayvanlara işkence yapan, yaşam haklarını elinde alanların hapisle cezalandırılması gerektiğini söyledi. Eskişehir'de yaşanan olayın 'vahşet' olduğunu savunan Koyun şöyle dedi:
"Bir cani, evindeki kediyi bıçaklayarak, işkenceyle öldürmüştür. Bağırsakları dışarı fırlamış halde evinde dolaşan kediyi, sapık bir zevkle seyretmiş, videoya almıştır. Bu cani katil, hiç bir ceza almadan serbest bırakılmıştır. Bugün Türkiye'nin dört bir yanında merhamet ve vicdan taşıyan binlerce kişi bu vahşeti kınamak, tek ses olarak 'Kedi katili serbest, niçin? diye sormak için bir araya geldi."
'YASA DEĞİŞTİRİLSİN'
Hayvanların işkence yaparak öldürmenin 'yere tükürmek' veya 'yasak alanda sigara içmek' gibi basit eylemlerle aynı çizgide değerlendirildiğini kaydeden Koyun, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bu vahşet, 'kabahat' olarak görülmüştür. Dolayısıyla hakim veya savcı vicdanen istese de hayvanlara işkence yapanlara ceza verememektedir. Oysa hayvan öldürmekle insan öldürmek arası sadece bir adımdır. Bütün katillerin ve toplum düşmanlarının mazisinde hayvanlara yapılan işkence vardır. Caniler, katiller öldürmeyi, hayvanları öldürerek öğrenmişlerdir. Bu gerçekler ışığında TBMM'den talebimiz, hayvana işkence yapan, vahşet uygulayan, onun yaşam hakkını gasp eden kişilerin hapisle cezalandırılması yönünde düzenleme yapılmasıdır. 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu 'kabahatler' kapsamından çıkarılıp, 'Türk Ceza Kanunu' kapsamına alınsın. Bu kediyi vahşice öldüren bu sapık katil, mutlaka adalet önüne çıkartılmalı, yargılanmalı ve ceza almalıdır." nbsp;
Grup, açıklamanın arından 'Kedi katili serbest, niçin' diye slogan atarak dağıldı.

KAYSERİ: nbsp;
Kayseri Cumhuriyet Meydanı Polis Noktası yanında toplanan bir grup hayvansever 'Katilim serbest, niçin?', nbsp;'Türkiye'de hayvana işkence hala suç değil', 'Öldürme yaşat sevmeyi dene' pankartları açarak, hayvan katliamlarına tepki gösterdi. Bağımsız Hayvanseverler adına basın açıklaması yapan Hasan Yurdakun, "5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu 'kabahatler' kapsamından çıkıp, 'Türk Ceza Kanunu' kapsamına alınmalıdır. Biz yaygınlaşan hayvana karşı şiddet olaylarına devlet kurumlarının seyirci kalmasına karşıyız. Adalet tüm canlılar için olduğu sürece adalettir" dedi.
Eskişehir'de evinde kediyi bıçaklayarak işkence ile öldüren bir kişinin hayvanın bağırsakları dışarıda evin içinde dolaşmasını sapık bir zevkle seyredip videoya kaydettiğini belirten Yurdakan, "Hayvan öldürmekle insan öldürmek arası sadece bir adımdıR. Biz katiller serbest kalmamalı diyoruz. Biz hayvanlarımız için de yaşam hakkı istiyoruz" şeklinde konuştu.

TRABZON: nbsp;
Trabzon Atatürk Alanı'nda toplanan Trabzon Hayvanları Koruma ve Yaşatma derneği üyesi 30 kişilik grup, ellerinde 'Sessiz kalma cana ortak olma', 'Trabzon vahşet için ayakta', 'Bugün onlar yarın biz', 'Var olmak haktır' yazılı pankartlarla toplandı. Grup adına açıklama yapan Hacer Kalyoncu, şunları söyledi:
"Eskişehir'de bir üniversite öğrencisi, yatağına pisledi diye kedisini işkenceyle öldürmüştür. Bu kişi hiçbir ceza almadan serbest bırakılmıştır. Bir katil nasıl serbest kalır? Çünkü hayvana işkence ve vahşet maalesef tıpkı yere tükürmek veya yasak yerde sigara içmek gibi basit eylemlerle aynı çizgide değerlendirilmiş ve 'kabahat' olarak görülmüştür. Dolayısıyla hakim veya savcı vicdanen istese bile hayvanlara işkence uygulayanlara ceza verememektedir. Oysa hayvan öldürmekle insan öldürmek arası sadece bir adımdır. Caniler, katiller öldürmeyi hayvanları öldürerek öğrenmişlerdir. Bu geçekler ışığında TBMM'den somut bir talebimiz var. Biz hayvanlara vahşet uygulayanların Kabahatler Kanunu çerçevesinde sadece idari para cezası ile cezalandırılmasına karşıyız. Hayvana işkence yapan, vahşet uygulayan, onun yaşam hakkını gasp eden kişiler hapisle cezalandırılsın. 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nun Türk Ceza Kanunu kapsamına alınmasını talep ediyoruz."

ZONGULDAK: nbsp;
Eskişehir'de kedinin işkenceyle telef edilmesi nedeniyle Ereğli ilçesinde yürüyüş düzenlendi.
Gönülden Hayvanseverler Derneğinin organizasyonuyla 50'ye yakın hayvansever, ilçede slogan atarak Atatürk Anıtı'na kadar yürüdü. Gruptakiler, "Hayvanlarımız için de yaşam hakkı istiyoruz", "Tüm hayvanların bilinci ve duyguları vardır", "Katiller serbest kalmasın" yazılı pankart ve dövizler taşıdı.
Gönülden Hayvanseverler Derneği Üyesi Gülper Kurt, grup adına yaptığı açıklamada, Eskişehir'de üniversite öğrencisinin kafeden sahiplendiği kediyi işkenceyle öldürdüğünü ve görüntüsünü çektiğini iddia ederek, hayvanlara şiddet uygulayanlara karşı ağır cezalar verilmediği sürece benzeri eylemlerin süreceğini savundu.
Olayı gerçekleştirildiği öne sürülen üniversite öğrencisinin ceza almadan serbest bırakıldığını belirten Kurt, şöyle konuştu:
"Bugün burada ve Türkiye'nin dört bir yanında merhamet ve vicdan taşıyan binlerce kişi bu vahşeti kınamak ve tek ses olarak 'Kedi katili serbest, niçin?' diye sormak için bir araya geldik. Evet, bir katil niçin serbest kalır? Çünkü hayvana işkence, vahşet, maalesef tıpkı yere tükürmek veya yasak yerde sigara içmek gibi basit eylemlerle aynı çizgide değerlendirilmiş ve kabahat olarak görülmüştür. Dolayısıyla hakim ve savcı vicdanen istese de hayvanlara işkence uygulayanlara ceza verememektedir. Oysa hayvan öldürmekle insan öldürmek arası sadece bir adımdır. Bütün katillerin ve toplum düşmanlarının mazisinde hayvanlara işkence vardır."
Hayvana işkence yapan, vahşet uygulayan, yaşam hakkını gasbedenlerin hapisle cezalandırılmasını isteyen Kurt, sözlerini şöyle tamamladı:
"5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu, Kabahatler Kanunu kapsamından çıkartılıp, Türk Ceza Kanunu kapsamına alınsın. Bu kediyi vahşice öldüren bu sapık katil, mutlaka adalet önüne çıkartılmalı, yargılanmalı ve ceza almalıdır. TBMM'ye sesleniyoruz ve 'Katillere geçit vermeyin' diyoruz. Türkiye'deki hayvan hakları savunucuları, hayvanlara vahşet ve işkence uygulayanların Kabahatler Kanunu kapsamında sadece idari para cezasıyla cezalandırılmasına karşıyız. Hayvana karşı şiddet olaylarına devlet kurumlarının seyirci kalmasına karşıyız."
Grup, açıklamanın ardından dağıldı.

Kaynak: Ajanslar