Başbakan Erdoğan: Kurdukları tuzak alt üst oldu

/ Kaynak: AA
Başbakan Erdoğan: Kurdukları tuzak alt üst oldu

Politika Haberleri  / AA

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan AK Parti Adıyaman mitinginde konuştu. Erdoğan: Kurdukları tuzak alt üst oldu. Ellerine yüzlerine bulaştırdılar.

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Adıyaman'da partisinin mitinginde yaptığı konuşmada, "Sizin başınızdaki zatın vatanı burası değil mi? Amerika mı? Niye oradan Türkiye'yi karıştırıyor? Eğer dürüstse, doğruysa bu vatanı karıştırmasın, vatanına gelsin. Niye gelemiyor? Yoksa onunla ilgili de yasaklar mı var, kumpaslar mı var? 'Niçin gelemiyor' diye bir sorun." ifadelerini kullandı.Kurdukları tuzağın artık bozulduğunu kaydeden Başbakan Erdoğan, "CHP'nin, MHP'nin, Pensilvanya'nın, onlarla birlikte medyanın, iş çevrelerinin kurdukları tuzak alt üst oldu. Ellerine yüzlerine bulaştırdılar. 'Darbe yapalım, sandıksız hükümeti devirelim' dediler, ayakları dolaştı, tökezlediler. Şimdi bunun hesabını verecekler, millet sandıkta bunun hesabını soracak. Hukuk yoluyla da biz hesabını soracağız" şeklinde konuştu.

"Aradık, sorduk, diktatörü bulduk"

Başbakan Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Aradık, sorduk, diktatörü bulduk. Ey CHP diktatör senin içinde. Kim? İnönü. İnönü, İtalya'da Nazi, Faşizm iktidar olduğunda onları ilk tebrik edenlerden olmuştur. Ve öyle ki bunlar Dersim'de katliamın baş sorumlusudur. Katliamın baş sorumlusu olduğu halde bugün kalkıp da bu CHP'nin genel müdürü Dersimli olduğu halde orayla ilgili bir kelime edebiliyor mu?"

"Vatandaş da bunlara sandıkta yumruk vuracak"

"CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye adayı vatandaşa yumruk atıyor. Vatandaş da bunlara sandıkta yumruğu vuracak."

Başbakan Erdoğan'ın konuşmasında öne çıkan diğer başlıklar şöyle:

"Biz devlet içinde devlet, paralel devlete asla müsaade etmeyiz. Bunları ininden çıkaracağız."

"Bir yıldır artık şehitler gelmiyor. Siz teröre geçit vermediniz. Artık silahlar değil siyaset konuşuyor."

"Senin başörtün var, senin bıyığın var diye hiç kimse okulların kapısından dördürülemeyecek."

"Din ve vicdan hürriyetini engelleyenlere ceza getirdik. Bunlar tarihi reformlar. Ülkemize hayırlı olmasını diliyorum."

"Eğitim öğretim hakkını engelleyenlerin, vatandaşın kamu hizmetinden yararlanmasına engel olanın cezasını artırıyoruz."


BAŞBAKAN ERDOĞAN KIRIKKALE'DE HALKA HİTAP ETTİ

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Başkaları tahrip etmenin mücadelesini veriyor, varsın versinler. Bu milletin içine fitne sokmaya çalışanlar, varsın versinler. Ama bilesiniz ki hesabın üzerinde bir hesap vardır. Bilesiniz ki kaderin üstünde bir kader var ve bu fitneyi, bu fesadı milletimizin içine sokanlar, bunun hesabını er veya geç verecekler" dedi.Başbakan Erdoğan, Kırıkkale'de, partisinin Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlediği mitingde halka hitap etti.Erdoğan, yaptığı konuşmada, Kırıkkale ve ilçelerin isimlerini sayarak halkı selamlarken, "Aziz şehitlerin şehri Kırıkkale, bozkırın şehri, aşıkların, ozanların şehri Kırıkkale, bu ne güzel manzaradır, bu ne güzel muhabbettir. Kırıkkale bugün bir daha tarih yazıyor, Kırıkkale bugün kabına sığmıyor, seni yürekten selamlıyorum Kırıkkale" diye konuştu.

Konuşmasının başında, Merhum Neşet Ertaş'ın "Yeni geldik Dinek Dağı gurbetten, başım haldan kazadan dertten, adama kötülük mü gelir, merdoğlu mertten, kötülerin dalı olmaz gölgesi olmaz" türküsündeki dizeleri söyleyen Erdoğan, "Allah rahmet eylesin ne güzel insandı, Neşet Ertaş. Bu toprakların sesiydi, Kırşehir, Kırıkkale'nin sesiydi. Hak bildiği yoldan ayrı gitmedi. Dedikodular getirip gıybet etmedi. Gönüller kırıp can incitmedi. Bir garip olar geldi sazını çaldı ve gitti. Kendisini rahmetle, minnetle hürmetle anacağız" diye konuştu.

Neşet Ertaş'ın, "Aşkınan çalışan yorulmaz. Ne zaman ki öldüm işte o zaman yoruldum" sözünü her yerde hatırlattığını anlatan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Aşkla çalışan yorulmaz. Millet için çalışan yorulmaz. Milletine ülkesine bayrağına vatanına hizmet için çalışan yorulmaz. 12 yıldır, siz hizmetinizdeyiz. 12 yıldır 81 vilayetin, 780 bin kilometrekarenin bu vatan topraklarının her bir zerresinin her bir canın hizmetindeyiz. Buraya nereden geldik? Adıyaman'dan geldik. Ah bugün Adıyaman'ı bir görseydiniz. Nasıl biliyor musunuz? Aman Yarabbim, insan seli. O ne büyük bir coşkudur, ne muhteşem bir manzaradır. Buraya gelene kadar gittiğim 13 ilin hepsi birbiriyle yarışıyor. Ben buraya geldim baktım ki Kırıkkale de onlarla yarışıyor."

Erdoğan, sözlerinin, "Bu millet seninle gurur duyuyor" şeklindeki sloganlarla kesilmesi üzerine, "Biz sizlerle gurur duyuyoruz. Arkasında böyle millet olunur da onunla gurur duyulmaz mı, be" ifadelerini kullandı.

-"12 yıldır büyük devlet vizyonuyla hareket ediyoruz"

Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

"Büyük devlet Kırıkkale'ye yol yaparken, dağları aşarken, tüneller açarken elini ta Myanmar'a kadar uzatabilen devlettir. Büyük devlet Kırşehir'e hizmet ederken Gazze'ye el uzatan devlettir. Büyük devlet Çankırı'ya okul yaparken, Somali'ye, Mogadişu'ya hastane yapan devlettir. İşte 12 yıldır büyük devlet vizyonuyla hareket ediyoruz. Bu büyük milletle bu yolda yürüyoruz. Siz bize o gücü verdiniz. Siz bizim rotamızı çizdiniz, siz bizim istikametimizi belirlediniz. 81 vilayete ulaşıyor, dünyadaki tüm kardeşlerimize yardım elimizi, barış elimizi, dostluk elimizi uzatıyoruz."

-"İnsan olan insanı darıltır mı hiç"

Merhum Neşet Ertaş'ın, "Allah sevmediğini yaratır mıydı hiç? İnsan olan insanı darıltır mı hiç" sözlerine de işaret eden Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Yunus Emre de bir başka şekilde ne diyor; Yaradılanı yaradandan ötürü severim, diyor. İşte onun için bizim dinimizde, bizim inancımızda,Türk, Kürt, Laz, Çerkez, Gürcü, Abaza, Roman, Boşnak, Arnavut, böyle bir ayrım var mı? Siyah beyaz ayrımı var mı? Biz insanı insan olduğu için severiz. İşte AK Parti'nin farkı bu. AK Parti hiçbir etnik unsurların birebir partisi değil veya bir dini unsurun partisi değil. 77 milyonun partisi. AK Parti, 780 bin kilometrekarenin partisi. AK Parti, bu ülkede milletine efendi olmaya gelen parti değil. Milletine hizmetkar olmaya gelen bir parti. 77 milyonu her zaman bir gördük, beraber, birlikte gördük. Ayırmadık, dünya üzerinde her insana can olarak baktık. Allah'ın kulu olarak baktık, gönüller kırmaya değil gönüllere yapmaya, gönülleri fethetmeye, bunun mücadelesini verdik."

-"Biz hep yapan olduk, yapar olacağız"

"Birileri yıkmanın mücadelesini veriyor. Varsın versinler" ifadelerini kullanan Erdoğan, şöyle dedi:

"Başkaları tahrip etmenin mücadelesini veriyor, varsın versinler. Bu milletin içine fitne sokmaya çalışanlar, varsın versinler. Ama bilesiniz ki hesabın üzerinde bir hesap vardır. Bilesiniz ki kaderin üstünde bir kader var ve bu fitneyi, bu fesadı milletimizin içine sokanlar bunun hesabını er veya geç verecekler. Başkaları, bozmanın, dağıtmanın, parçalamanın mücadelesini veriyor, varsın oyalansınlar. Biz hep yapan olduk, yapar olacağız. Biz inşa eder olduk, imar eden olduk, öyle devam edeceğiz."

"Kardeşlerim, biz laf değil icraat ürettik" diyen Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ama diğerlerine bakın. Biz yine icraat üreteceğiz. Televizyonlardaki AK Parti'nin reklamlarını izliyorsunuz, değil mi? Nasıl, benim Anadolu'daki insanım, 'ben laf değil icraata bakarım' diyor ya. O kadar. İşin zaten idraki içinde, benim milletim. Ben laf değil icraate bakarım. Kara kışta kapısının önüne paletli ambulans gelen hamın kardeşim söylüyor, 'ben laf değil icraata bakarım' diyor. Makineleri tıkır tıkır işleyen, özlediği istikrara kavuşan, ihracatını her yıl artıran sanayici kardeşim, bunu söylüyor; 'ben laf değil icraat bakarım' diyor. Konya'dan Ankara'ya hızlı trenle gelen, okulunda, üniversitesinde derslerine girip akşam yine Konya'ya, evine dönen kız kardeşim söylüyor, 'ben laf değil icraate bakarım' diyor. Van-Bitlis çile yoluydu. Van-Bitlis arasındaki Kuzkıran tünelden geçen şoför kardeşim, ne söylüyor? 'Ben lafa değil, icraate bakarım' diyor. Oranın temelini attığım zaman Vanlı, Bitlisli kardeşim diyor ki, 'Başbakanım burası bitecek mi?' Ben demiştim ki, 'Biz Ferhat'ız Ferhat. Ferhat nasıl dağları delip geçtiyse, biz de Bitlis'i Van'a kavuşturacağız' dedik. Ankara-Kırıkkale arasını yapmadık mı? Neydi bu Elmadağ yolları? Neydi? Çile çile… Buralar ölüm kavşaklarıydı, ölüm mezarlarıydı. Buraları yapmadık mı, yaptık. Buraları gören ne der; 'ben laf değil icraate bakarım' der. Biz eser siyaseti yapıyoruz, biz milletine, derdine derman olacak, yarasına merhem olacak işlerin peşinde koşuyoruz."


Politika
Kaynak: AA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...