'Madende sıfır ölüm böyle olur'

'Madende sıfır ölüm böyle olur'

GÜNDEM Haberleri

Almanya'da kömür ocaklarında 30 yıl çalışan Maden Yüksek Mühendisi Kemal İnan'ın anlattıkları Almanya'nın maden kazalarını nasıl tarihe gömdüğünü özetliyor

Kemal İnan çekirdekten yetişme bir Maden Yüksek Mühendisi. Çok deneyimli bir isim. Zaten şu anda da bazı Alman şirketlerine danışmanlık yapıyor. Hatta bu çalışma çerçevesinde Türkiye'ye gelip Zonguldak ve Soma'daki madenlere inip incelemelerde de bulunmuş. Kemal İnan'ı geçtiğimiz hafta Avrupa'da Gündem (ATV Avrupa) programında ağırladım ve ezberleri bozan açıklamalar yaptı. Süre kısa olduğu için kendisini tekrar arayıp konuştum ve röportajı tamamladım.
Soma'daki kazanın sebebi size göre ne? nbsp;
-Ben 30 yıldan fazla Almanya'da hem işçi hem de maden mühendisi olarak madenlerde çalıştım.Aynı zamanda tahlisiye ve havalandırma konusunda ihtisaslarım var. Almanya'da emniyet standartları çok yüksek. Ben Türkiye'de de aynı standartlar olsun demiyorum ama en azından bu kadar da kötü olmamasını dilerdim. Türkiye'ye geldiğimde bir tek Zonguldak'taki devlet işletmelerinin biraz iyi olduğuna şahit oldum ama Soma çok kötüydü. Soma'da madene girdiğiniz zaman sanki bir modern işletmeye giriyormuş gibi hissediyorsunuz ama emniyet tedbirlerine bakıldığında işçilerin ne kadar korunmasız olduklarına, zayıf emniyet tedbirleriyle çalıştıklarına tanık oluyorsunuz.
Almanya'da bu standartlar nasıl? nbsp;
Almanya 1962 yılında 299 madencinin hayatını kaybetmesinin ardından oturup "Biz neyi yanlış yapıyoruz" diye kendini sorguladı ve daha sonra bu işi son derece iyi bir şekilde plânladı. Kurulan komisyon en başta havalandırmanın çok kötü olduğu kanaatine vardı. Bunun üzerine maden kanunu ve yönetmeliği yenilendi; her şey yeniden yapılandırıldı. O zamandan beri Almanya'da ölümlü kaza çok çok az oldu.
Neler yapılıyor Almanya'daki madenlerde de kaza az oluyor? nbsp;
Şimdi şöyle sıralayalım herkesin anlayacağı şekilde;
a) Yeraltına giren her insanın kaliteli karbon monoksit filtresi (gaz maskesi) takması gerekiyor. Bu filtreler Almanya'da 2-4 saat arasında dayanabiliyor.
b) Madende çalışan herkesin yanında grizu ya da karbon monoksit gazı ölçüm cihazı var.
c) Madendeki gazların çok düzgün, düzenli ve sistematik biçimde ölçülmesi gerekiyor.
d) Kömür taşıyan bantlar her zaman bir tehlike teşkil ederler. Ocaklara indirilen bu bantların sönen lastik denen yanmayan malzemeden yapılması gerekir.
e) Bantların üzerinde, yani güzergâhı üzerinde her 25 metrede bir su vanası ve bantların dönüşüm noktalarında da yangın söndürme cihazları bulunması gerekir.
f) Havalandırma çok güçlü olacak ve hiçbir elektrik kesintisi olmayacak. Almanya'da benim çalıştığım madene havalandırmayı çalıştıran sisteme üç ayrı yerden enerji geliyordu.
g) Çalışanların eğitilmesi gerekiyor. Hem de çok güçlü bir eğitim. Sık sık tatbikatların yapılması da mühim.
Tüm bu tedbirler faciaların önlenmesi için yeterli oluyor mu peki? nbsp;
Bizim burada da yangın oluyor. Zaten madenin, kömürün olduğu yerde, özellikle linyitse her zaman gaz kaçağı, gaz sızıntısı ve içten içe yanma ihtimali vardır. Mühim olan bu tehlikeyi zamanında tespit edecek sistemi kurmak. Benim meslek hayatımda da en azından 15-20 yangın oldu ve zamanında müdahalelerle büyük facialara sebep olmadan yangın söndürüldü. Hemen yeri tespit edilip CO (karbon monoksit) gazı meydana gelen yere müdahale ediliyor.
Bu sistemi kurmanın maliyeti yüksek mi? nbsp;
Bakın, madencilik büyük sermaye gerektiren bir iş. Mesela yürüyen tahkimatlar. Benim Soma'da gördüğüm, televizyonlarda da gördüğüm yürüyen tahkimatlarda bir ayağın maliyeti 20-25 milyon euroyu bulur. Madende 4 ayak olduğu düşünülürse 100 milyon euro, 8 ayak olursa da 200 milyon euro yatırım yapmak gerek. Maden sahipleri bir zahmet harcadıkları bu paranın sadece ve sadece yüzde 2-3'ünü emniyet tedbirleri için ayırsınlar.
Ama denetimler yapılmış. Bir falso bulunmamış. nbsp;
Fuat Bey, insanlar yukarıdan baskı gelmeden hiçbir şey yapmazlar. Bütün dünyada bu böyledir. Kaza varsa kusur da vardır. Siz bir iş yapacaksanız bunun kurallarına uymak, gereken emniyet tedbirlerini almak zorundasınız. Almanya ile Türkiye arasında bir fark var. Onu söyleyeyim size. Almanya'daki maden ocaklarında her gün bir müfettiş vardır. Haftanın hiçbir gününü boş bırakmazlar. Kimisi elektrik kısmına, kimi makine, kimi de üretim kısmına bakar. Buradaki müfettişler o kadar sık kontrol ederler ki işverenin yönetmeliklerden sapma ihtimali kalmaz. Ben Türkiye'de iki müfettişle tanıştım; biri kadındı. Dediler ki o kadar maden var ki, ocakların hiçbirine yetişemiyoruz.
Kemal Bey, bir de yaşam odaları meselesi var. Almanya'daki madenlerde yaşam odaları var mı? nbsp;
Türkiye'de bu konunun üzerinde sıkça duruluyor ama Almanya'da da yaşam odaları Türkiye'deki yasalarda olduğu gibi "sığınma ve revir odası" olarak adlandırılabilecek şekilde tanzim ediliyor. Sizin Türkiye'de tarifini yaptığınız, Güney Afrika ve Güney Amerika çıkışlı akımların tavsiye ettiği yaşam odalarından yok Almanya'da.
Yani Almanya yaşam odalarından çok emniyete ve önleyici tedbirlere, alarm sistemine, teçhizata ağırlık vererek ölümlü kazaları minimize ediyor öyle mi? nbsp;
Evet, öyle ama yaşam odası olmaz anlamında söylemiyorum bunu. Olabilir... Güney Afrikalılar ve Amerikalılar bunu galerilerde odalar açarak yapıyor ve daha maden açılırken bu odaları yerleştiriyor. Toplam 15-30 kişilik odalar. Bu odalar yerüstüne elektrik ve hava deliğiyle bağlı oluyor. Isıya dayanıklı ve gaz geçirmez odalar. Yapılabilir yani.
Tabii yaşam odalarına ulaşabilmek için de gerekli donanıma sahip olmak gerek ve bu teçhizatların çalışması gerek, öyle değil mi? nbsp;
En başta havalandırma… Hiç kesilmemeli. Bu bir. İkincisi gaz filtresi. Bizim karbon monoksit gazına karşı filtrelerimiz söylediğim gibi 2-4 saat dayanıyor. Ama Güney Afrikalılar ve Amerikalılar yaşam odaları kurdukları için bir başka gaz maskesi kullanıyor. Uzay seyahatlerinde astronotların kullandığı bir gaz maskesi bu.
Sahi mi, nasıl bir maske bu? Ne özelliği var? Gaz filtrelerinden farkı ne? nbsp;
Çok basit olduğu için tercih ediliyor bu gaz maskesi. Maskenin içinde oksijen gazının katılaştırılmış hali olan bir tablet var. Taktığınızda nefes almaya başlar başlamaz, dışarıda isterse tamamen zehir olsun, size serin bir oksijen gelmeye başlıyor. Özellikle ABD'de kullanılıyor.
O zaman bu maske çok daha iyi. nbsp;
Çok iyi ama biraz pahalı... Ve bir de 30 dakika dayanabiliyor.
Peki sizin kullandığınız gaz filtrelerinin avantajı ve dezavantajı ne? nbsp;
Bizim kullandıklarımız dediğim gibi daha uzun süre dayanıyor ve çok daha ucuz ama eğer dışarıdaki oksijen miktarı yüzde 10'un altına düşerse artık işe yaramaz hale geliyor. Özellikle Soma'da olduğu gibi büyük facialarda, ortamda hiç oksijen kalmadığında trajediler yaşanıyor.

nbsp;'Madende sıfır ölüm böyle olur'
MADEN SAHİPLERİ ADINA UTANDIM
Faciadan sonra yapılan basın toplantısını izlerken şahsen utandım. İşverenlerin, mühendislerin ve yöneticilerin yetersizliği, işlerine vakıf olamayışları da çok garip geldi bana. Sadece durumu idare ettiler o basın toplantısında. Tam bir kargaşa vardı.

nbsp;'Madende sıfır ölüm böyle olur'
ABD'DE BU MASKE KULLANILIYOR
Amerikalılar astronotlarınki gibi gaz maskesi kullanıyor. Maskede oksijen gazının katılaştırılmış hali olan bir tablet var. Dışarıda tamamen zehir olsa da sizi koruyor.

Fuat UĞUR / RÖPORTAJ


UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...