Şairler Sultanı Necip Fazıl'a

Şairler Sultanı Necip Fazıl'a

KÜLTÜR - SANAT Haberleri

Selam olsun! Kutsi nefesin üflediği kamışa, kaldırımların emzirdiği çocuğa… 20.asrın üstadına…

Selam olsun! İnsan bu su misali aktı, akıyor, akacak… Ancak görünen o ki bıraktığınız tahta iskemle bir daha asla dolmayacak. Kim bilir belki kimse bir daha sizin gibi Hakk'ı hakkıyla savunamayacak. Kimse seccadesini sermayesi saymayacak. Belki de kimse rahmete böylesine kucak açmayacak. 21.asrın ilk çeyreğini gösterse de, şiirlerinizi okudukça maddeden uzaklaşan bizler zamanın ötesine geçiyor gibiyiz. Maneviyat dünyası mı desem, mavera mı, nirvana mı? Bilemedik. Henüz tanımlayamadığımız o dünyanın buradakiyle pek alakadar olmadığını belirtmeliyiz. Mağrur yüreklerimizin kapılarını böyle bir dünyaya açtığınız için de şükran sunmak isteriz. Yâdında eksilmeyen ve eksiltmeyen, bizi bırakıp gitmeyen "O" Bir'e kavuşmaktır emelimiz. Ateşten örülü şu korkunç labirentte bize rehberdir izleriniz. Ne yöne baksak yön yön sarılmış. Oysa sizin de söylediğiniz gibi "Sarılan olur da saran olmaz mı ?". Siz; öyle bir devsiniz ki kendine pire görünen, maşukken âşık oluveren, dürtüsüne kapılıp kabuğunu delen… Şu illet yılanlı kuyuda bizlere kurtuluş müjdeleri veren bir dev, devken pireyim diyebilen. Hani bir tohumda gövdesi, dalları, yaprakları ve meyvesiyle bir ağaç gizlidir ya ! Gizleyeni sorgulattınız bize. Gözler ya merhamet ya da nefretin ışıldadığı bir kandildir ya! Gözleyeni sorgulattınız bize. Şiir Allah'ı sır ve güzellik yolundan arama biçimidir ya! Şairi sorgulattınız bize. Siz gibi bir devi, biz gibi pirelere bahşeden "O" Bir'e şükür. Öz vatanda gurbette kalmış hissiyatı veren beyitleriniz mi desek? Manayı maddeden çekip alıveren sonra çok uzaklara götüren şiirleriniz mi desek? Ya da susup da sükûtla mı yoğurup irdelesek bilemedik. İşte biz o kadar aciz, kelamınız o denli veciz. Biz o kadar çaresiz, siz o kadar eşsiz. Bizler üstadımız, iz bıraktığınız her harf için, mürekkep damlattığınız her sayfa için, ardında koştuğunuz, koşarken şevke gelip coştuğunuz kutsi, çok kutsi, en kutsi davanız için sizlere çok teşekkür ederiz. Selam size... Salat sevgililer sevgilisine… Şükür, elbette "O" Bir'e… nbsp;Hazal Tekin

BEN MADENCİ

Ben madenci, Türkiye'min kara bahtlı evladı.

Ali-Mehmet-Hasan olur biz bahtsızların adı.

Ekmek parası kazanmak, hepimizin muradı.

Kazma ile yer altında kaderimi yazarım,

Kazıdığım her bir oyuk, olur benim mezarım.


Tüm Dünya'yı yasa boğdu Soma'daki bu acı,

Şu gerçek ki, madencilik yurdumun ihtiyacı,

Yetkililer bir an önce bulsun buna ilacı.

Aksi halde bir onulmaz yara olur, azarım,

Şayet çare bulunmazsa, ocak olur mezarım.


Kömür gözlü çocuklarım, babalarını özler,

Kara gözlü anneleri, hasret ile yol gözler,

"Bir an evvel geleceğim" diye verilen sözler,

Sözde kaldı, yoktur benim cumartesi pazarım,

Yer altında galeriler, olur benim mezarım.


Bakışlarım umut dolu, yüzüm kömür karası,

Ölüm maden ocağında kaş ile göz arası,

Toprak çöker, yer üstünde yapılır yaygarası.

Yer altında olsam bile üstünüzde nazarım.

Üsttekiler! Siz sağ olun, bura benim mezarım.


Felaket üstüme çökmüş, bağırarak ölmüşüm,

Güneş yüzü göremeden, burda şehit olmuşum,

Selam size yaşayanlar, ben Cenneti bulmuşum.

Rabbime kavuşmak için, seve seve kazarım,

nbsp;Şairler Sultanı Necip Fazıl'a
Yer altında olsa bile, gül bahçesi mezarım.

Sezayi TUĞLA





Sizden nbsp;Gelenler
Yazı kuralları: Köşemizde milli manevi değerlere hakaret edici, kişilerin özlük haklarını ihlâl ve rencide edici, propaganda nitelikli yazılar yer almaz. Bu köşeye yazı gönderenler, yazılarının yayınlanmasına, noktalama işaretlerinin, kelime veya cümle hatalarının düzeltilmesine ve teliften doğan bir hak talep etmeyeceklerine razı olmuşlar demektir.

kultur.sanat@tg.com.tr
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...