Left
Lamba

HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__
Lamba
Right

TARİHİ KONGRE - CANLI

TARİHİ KONGRE - CANLI

GÜNDEM Haberleri

Başbakan Erdoğan ve seçilmiş ilk cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Ankara Arena'nın dışında olan partililere seslendi.

Saat 09:40: Bakanlar salona girmeye başladı. Taner Yıldız ve Nihat Zeybekçi eşleriyle geldi. nbsp;

Saat 09:50: Salonun içinde ve dışında davetliler yerini aldı. Salonun dışında büyük bir kalabalık var..

Saat 10:00: Başbakan Erdoğan konutundan ayrıldı ve salona doğru geliyor.

Saat 10:00: Ahmet Davutoğlu eşi ile birlikte salona giriş yaptı. Salondakilerin büyük sevgi gösterileri yapılıyor.

Saat 10:05: Erdoğan kongrenin yapıldığı salonun girişine geldi. Burada salona giremeyen vatandaşları selamlıyor

Ahmet Davutoğlu konuşmaların yapılacağı platforma geldi ve eşiyle birlikte salondakileri selamlıyor..

ÖNCE DAVUTOĞLU SONRA ERDOĞAN GELDİ

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun tek aday olarak katılacağı kongrede sadece genel başkan seçimi yapılacak.

Saat 10.00'da başlaması planlanan kongreye 09.40'da Ahmet Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu'nun, 09.45'te de Tayyip Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan'ın birlikte geldi. nbsp;

40 bin kişinin katılacağı kongrede Erdoğan veda konuşması yapacak. Tek aday Davutoğlu partililere ilk mesajını verecek. Kongrenin ana teması ise: ''Hep birlikte yeni Türkiye''

SALON DIŞINA DEV EKRAN KURULDU

Salonun dışında kalan konuklar, bahçeye konulan dev ekranlardan hem Tayyip Erdoğan'ın veda konuşmasını hem de Ahmet Davutoğlu'nun konuşmasını dinleyebilecek.

TÜM DELEGELER DAVUTOĞLU İÇİN İMZA ATACAK

Cumhurbaşkanı seçilen Başbakan Erdoğan'ın koltuğuna oturacak olan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, kongrede tüm delegelerin imzasıyla aday gösterilecek.

nbsp;20 OTOBÜS GELDİ

AK Parti, bugün olağanüstü kongreyle yeni genel başkanını ve Başbakan adayını seçecek. 3 bin kişiye davetiye gönderilen kongreye Ankara dışından bin 20 otobüsle, 40 bin kişinin katılması bekleniyor. Kongrenin yapılacağı Arena Spor Salonu'nda hazırlıklar tamamlandı.

ERDOĞAN HALKA SESLENDİ

İşte Erdoğan'ın konuşmasından satır başları...

-Sizlerle 1. olağanüstü kurultayımızda böyle anlamlı bir buluşmada birarada olmanın mutluluğu içerinde sizleri en kalbi duygularıma selamlıyorum. Oradan sizlere çok daha detaylı hitap edeceğim. Bizim bu konuşmamız bir misyon değişikliği değildir sadece isim değişikliğidir. Bir veda değildir. Bilesiniz ki bu da bir Fatiha'dır bir başlangıçtır yeni bir milattır. Şu anda 40 bine varan Türkiyemizin 81 vilayetinden gelen siz değerli kardeşlerim birşeyi ortaya koyuyorsunuz biriz beraberiz kardeşiz hep birlikte Türkiye'yiz. Misyonumuzdan hiç bir zaman taviz vermedik. 77 milyonu sevdik, kucakladık ayırt etmeksizin kucakladık, hizmet götürdük. Aynı şekilde devam edeceğiz. Modern bir Türkiye'yi gerçekleştiriyoruz. Asla taviz vermek yok. Tek vatan tek bayrak tek devlet dedik. Böyle yürüyeceğiz. Bu mücadele beraber yürüdüğümüz kardeşimizi aday gösterdik. Ortak adayımız Ahmet Davutoğlu bey oldu. Ve süratle yarın cumhurbaşkanlığıyla ilgili yemin törenini yaptıktan sonra devir teslim töreninden sonra kendilerine kabine kurma görevini vereceğiz. Cuma günü de yeni kabine gerçekleşmiş olacaktır. Sizlerden ayrılmıyorum. 10 Ağustos'ta seçmiş olduğunuz ilk cumhurun başkanı olarak aranızda olacağım. Bu kardeşinizi haklarınızı helal eder misiniz? Ben de sizlere hakkımı helal ediyorum. nbsp;

ERDOĞAN ARENA'DA KONUŞUYOR

İşte Başbakan Erdoğan'ın konuşması:

Sevgili yol arkadaşlarım, sevgili kader arkadaşlarım, buraya gelen herkesi en kalbi duygularımla selamlıyorum.

Adalaet ve Kalkınma Partisi'nin kongresinin hayırlara vesile olmasını rabbimden niyaz ediyorum.

GÖREV ALMIŞ HERKESİ KUTLUYORUM

13. yaşındaki AK Parti teşkilatı her türlü övgüyü hak ediyor. AK Parti teşkilatında görev almış herkesi selamlıyorum.

AK Parti Kadın kollarına şükranlarımı sunuyorum.

Alnı ak gençler sizleri gönülden selamlıyorum. Sizlere her zaman inandım ve güvendim. Gençler bu milletin umudusuzunuz. Dünyadaki mazlumların umudusunuz.

Bugün sizleri çok daha farklı, çok daha samimi bir şekilde selamlıyorum.

ALPASLAN VE YAVUZ SULTAN SELİM'İ RAHMETLE ANIYORUM

Bugün sınırdaki mehmetçiğimizi, polisimizi selamlıyorum. Saray Bosna'da, Afganistan'da olan mehmetlerimi selamlıyorum.

26 Ağustos Malazgirt zaferimizin 943. yılımızı kutladık. Sultan Alpaslan ve şehitlerini hürmetle yad ettik. Çaldıran zaferinin 500. yılını kutladık. Yavuz Sultan Selim ve askerlerini hürmetle yad ettik.

Kurtuluş Savaşı'nın tüm şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Terörle mücadalede şehit düşen askerlerimize, polislerimize Allah'tan rahmet diliyorum.

AK PARTİ TEŞKİLATI TARİH YAZDI

10 Ağustos'ta bu teşkilat tarih yazdı. Dağ, tepe demediniz her yere ulaştınız. Bu tarihi hadiseyi siz kendi ellerinizle inşaa ettiniz.

Türkiye Cumhuriyeti'nin halk oyuyla gelmiş ilk Cuhmurbaşkanını sizler seçtiniz. Gayretleriniz, alın terleriniz için sizlere teşekkür ediyorum.

AK PARTİ İLKLERİN PARTİSİDİR

Şahsımı aday gösteren grubumuza teşekkür ediyoruz. Tarihimizde ilk kez Cumhurbaşkanını halk seçti. İlk turda sizler bu kardeşinizi seçtiniz.

Türkiye yeniliklere en kadar uyum sağladığını gösterdi. İlk kez yapılmasına rağmen hiçbir sorun çıkmadı. AK Parti her zaman ilklerin partisi olmuştur.

Demokratik olgunluğunu gösteren aziz milletime sonsuz teşekkürler.

Bu olağanüstü kongreyle 13 yıldır gururla taşıdığım Genel Başkanlık görevini sizlere teslim ediyorum. 13 yıl 13 gün sonra görevim sona eriyor.

Yarın saat 14:00'da Meclis'te mazbatımızı teslim alacağız. Türkiye Cumhuriyeti'nin 12. Cumhurbaşkanı olarak görevimize devam edeceğiz.

DAVAMIZ DEĞİŞMİYOR

1 Temmuz'da adaylığımın açıklandığı toplantıda bunun bir başlangıç olacağını söyledim. Balkon konuşmasında da aynı şeyleri söyledim.

Bugün değişen şekildir. Öz değişmiyor. Davamız, ideallerimiz değişmiyor. Bugün sadece isimler değişiyor.

AK Parti 13 yıllık bir siyasi parti olsa da asırlar öncesinde başlamış kutlu yürüyüşün devamıdır. 1071'de Sultan Alpaslan'ın ardında dua eden askerlerin duyguları neyse bizim duygularımız da aynen odur. Selahaddin Eyyübi'nin askerlerinin duyguları neyse bizim de odur.

Mohaç'ta, Arabistan çöllerinde, Sarıkamış'ta, Çanakkale'de olanlar bizim dedelerimizdir.

Kurutuluş Savaşı'nda yaşamak ve ya da şerefiyle ölmek için yola çıkan mehmetçiğin torunlarıyız.

Tüm mazlumları korumak için mücadele veriyoruz. Biz kökü maziden olan atiyiz.

Biz kökü olmayan, geçmişiyle irtibatını koparan bir hareket değiliz. Bu harekette Abdülhamid'in ruhu, Sultan Alpaslan'ın imanı, Mustafa Kemal'in ufku vardır. Bu harekette Necmettin Erbakan'ın da emeği vardır. Turgut Özal'ın da alın teri vardır.

Bu hareket nebisini kendisine rehber edinmiş bir hareketttir.

Bu hareket Ahmet Yesevi'den, Hacı Bektaşi'ye, Necip Fazıl'dan Nazım Hikmet'e Mehmet Akif'ten Sezai Karakoç'a bu tatlı pınarlardan beslenmiş bir harekettir.

İsimler önemli değildir. Hz. Adem ile başlayan Hak ile Batıl mücadelesi devam ediyor.

Bu dava sancağını gençler alacak onurla, şerefle yola devam edecektir.

Bu dava mensuplarına şeref verir. Ben yoksam dava da yok diyenler daha en baştan kaybetmiş olanlardır. Ben olmazsam dava ilerlemez diyenler kibir tuzağına düşmüştür.

"Size emrolunduğu gibi dosdoğru olun" İşlerinizde istişare edin.

Bu dava hiçbir zaman koltuk davası olmamıştır. Davasına ihanet edenlerin ne olduğunu tarih göstermiştir. Bizim içimizde de bunlardan çıktı. İşte onları hiçkimse hatırlamıyor hatırlamayacak.

Okyanus ötesinden gelen telefonla istifa edenleri, darbecilerin sözleriyle iş yapanları kimse hatırlamıyor ve hatırlamayacak.

Bu dava dimdik yoluna devam ediyor. Unutulmayan namzet adaylar da yok değil. Ama onlar da zamanı geldiğinde çöplüğe gidecek.

Bu kadim dava ne isimler gördü. Hepsi geldi geçti ama dava devam etti. Bu dava arkasında eser bırakanlar asırlar boyunca hatırlanacak.

Bu davanın neferleri olarak inşallah hayırla hatırlanmamızı bizlere nasip etsin.Bizim sancaktarlığını yaptığımız 1923'te başlayan Türkiye davasıdır. Biz Türkiye için farklı hayaller peşinde koşan bir yapı değiliz.

Bu topraklar Osmanlı bakiyesinde kurulmuş Türkiye Cumhuriyeti'dir. 91 yıllık Cumhuriyet tarhimiz boyunca bazı girişimler olmuş ama millet buna izin vermemiştir.

13 yıllık genel başkanlık görevim süresince ben ve arkadaşlarım 23 Nisan 1920 tablosunu hatırlattık.

O gün Mustafa Kemal'in emriyle Türkiye'nin her yerinde hatm-i şerifler ve dualar okutulmuş. Hatim dualarının ardından kurbanlar kesilmiş daha sonra meclis açılmıştı.

Meclis kürsüsünün arkasına Onlar işlerini istişare ile yaparlar. LŞura süresinin 39. ayeti vardı.

Orada Türkler, Kürtler, Araplar, Gürcüler, Boşnaklar, sünniler, aleviler vardı. İstiklal mücadelesi için birlik olmuşlardı. Millet tüm fertleriyle geleceği inşaa edecekti.

Farklılıklar zenginlik olarak görülmeli. Birinci Meclis'teki bu tablo korunamadı. Devlet millete istikamet çizmeye çalışıldı. Tek bir millet oluşturulmak istendi.

Bütün farklılıklar reddedildi. Diller, yaşam tarzlarına izin verilmedi. Devletle milletin arasındaki mesafe açıldı. Ret, inkar politikaları uygulandı.

AK Parti'yi kurduğumuzda iki önemli şey ant içtik. Adalat mücadelesi ve kalkınma mücadelesi dedik.

1923'teki kuruluştaki felsefeyle birinci meclis ruhuyla hareket ettik. 13 yıl boyunca mücadele ettik. Türkiye'yi bir seviyeye taşıdık.

2002'de görevi devraldığımızda karabulutlar ülkemiz üzerinde dolaşıyordu. Para fonu gönderdiği müfettişleri sadece ekonomiyi değil siyaseti dizayn etmeye kalkıyordu.

O zata şunu söyledim. "Siz bize verdiğiniz borçların alımı için işinizi yapın. Siyaseti dizayn etmeye çalışamazsınız" dedim. Yanımda Ali Bababcan da vardı.

O zat sonra o görevinden alındı. Neden alındığını da söylemeyeceğim.

İktidara geldiğimiz ilk günlerde devlet, memurdan, işçiden borç alıyordu. Bütün bu utancı ortadan kaldırdık.

Paradan 6 sıfır atıldığında Taksim meydanında anırırım diyen köşe yazarları vardı. Hala kendisinin anırmasını bekliyoruz.

Kişi başı gelir 3500 dolardı şimdi 11 bin dolar. Ekonomik krizi aldığımız önlemlerle atlattık.

ABD'de, Japonya'da ne varsa Türkiye'de de olsun dedik.

28 Şubat'ın eğitimdeki izlerini 4+4+4 ile buna son verdik. Meslek liselerindeki kat sayı engelini kaldırdık. Okulların tamamında seçmeli olarak Kur'an-ı Kerim dersi siyeri nebi dersi var.

Bunun yanında hukuk, sanat, dil ve anlatım derslerini koyduk. Kısa bir süre sonra tüm okullarımızda 10 milyon tablet bilgisayar vereceğiz.

Geldiğimizde 76 üniversitemiz vardı. Üniversite sayısı 175.

Sağlıkta 12 yılda 10.5 milyar dolar harcadık. Hastanelerimizi güçlendirdik. Sağlık kampüslerimiz tamamlandığında 52 bin kapasiteli hastanelerimiz olacak.

Ulaşımda da dev reformlar yaptık. Hızlı trenle tanıştırdık. Marmaray'la kıtaları birleştirdik.

3. Havalimanı ve 3. Köprüyle dev projelere imza attık. Körfez köprüsü de çok önemli projeler arasında.

Batıda en varsa Güneydoğu'da da o olacak. Savunma sanayinin bağmlılığını yüzde 45'e indirdik.

Siyasetin vesayetini kaldırdık. Devletle milleti barıştırmanın üzerinde durduk. Yaşam tarzlarına müdahaleleri kaldırdık. Başörtüsü zulmünü bu ülkede yaşadık. Devlet dairesine başörtülü giremez. Bu zulmü ortadan kaldırdık. Ne oldu ülke bölündü mü?

#

#

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...