46 yıl sonra Kabil'e ilk Erdoğan gitti...

46 yıl sonra Kabil'e ilk Erdoğan gitti...

GÜNDEM Haberleri

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 1968'den bu yana Kabil'i Cumhurbaşkanı seviyesinde ziyaret eden ilk Türk lider oldu

Günübirlik ziyaret maksadıyla Afganistan'a giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a, Devlet Başkanı Eşref Gani tarafından Şeref Madalyası takdim edildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ahmedzai'ye ev sahipliği dolayısıyla teşekkür ederek, bunun tarihin derinliklerinden gelen o ruh kökünün bugüne taşıdığı anlayışın en güzel tezahürü olduğunu belirtti.Kısa bir süre önce Afgan halkının ilk defa seçimle yeni yönetimini oluşturduğunu dile getiren Erdoğan, halkın burada iradesinin tecelli ettiği ve bunun neticesinde Afganistan'da bir milli mutabakat hükümetinin kurulduğunu belirtti. nbsp;
Görüşmede özellikle bölgedeki gelişmeleri değerlendirme fırsatı bulduklarını aktaran Erdoğan, bu değerlendirmeleri yaparken tarihe de döndüklerini, Afganistan'ın, Türkiye'nin 1920'deki doğuşuna katkısının unutulmasının mümkün olmadığını belirtti. O doğuşta Afganistan'ın çok farklı bir konumu ve yeri bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, Türkiye'nin de bugüne kadar var olma mücadelesi veren Afganistan'ın yanında olduğunu ve bundan sonra da olmaya devam edeceğini söyledi. Erdoğan, bu yılsonu itibarıyla ISAF'ın görev süresinin artık sona ereceğini ama Türkiye, ABD, Almanya ve İtalya'nın bu yolculuğa devam edeceğini bildirdi. Afganistan ile müşterek olarak ne yapılabileceğini görüşme fırsatı bulduklarını anlatan Erdoğan; siyasi, askeri, ticari ve kültürel alanda atılacak adımlar üzerinde durulduğunu belirtti. Burada alt yapı ve üst yapıyla ilgili birçok adım atıldığını dile getiren Erdoğan, özellikle TİKA'nın her geçen gün kendisini çok farklı bir şekilde hissettirdiğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra ISAF bünyesinde Türk askerinin görev yaptığı Doğan Kışlası'nı ziyaret etti. Burada konuşan Erdoğan, "Suriye'nin Kobani şehrinden Türkiye'ye sığınanlara da en başta kucak açan, onları dostça, kardeşçe kucaklayan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz olmuştur. Bazı densizler Mehmetçiğe taş atıyor olabilirler. Bazı alçaklar Mehmetçiğe kurşun sıkıyor olabilirler. Türk Silahlı Kuvvetleri, bu insanlık dışı saldırıların hiçbirine boyun eğmez, hiçbirinden etkilenmez ve vazifesini kararlılıkla yerine getirme idealinden asla vazgeçmez" dedi. Nerede bir hadise varsa, nerede bir ihtiyaç sahibi varsa, nerede bir mazlum varsa, Türkiye'nin devletiyle, askeriyle, yardım kuruluşlarıyla oraya yardıma koştuğunu belirten Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: "Sizin buradaki dik ve vakur duruşunuz bizim, Türkiye'de emniyet ve huzur içinde olmamızı sağlıyor. Türkiye'deki emniyet ve huzur ortamı, sizin burada özgüvenle görev yapmanızı temin ediyor. Bu şekilde devam edecek, hem ülkemizin itibarını hem de dost ve kardeşlerimize tarih boyunca silinmeyecek vefa örnekleri emanet edeceğiz. Her birinizin tek tek o pak alınlarınızdan öpüyorum." Erdoğan, daha sonra yurda döndü.
46 yıl sonra Kabil'e ilk Erdoğan gitti...
ERDOĞAN'A ŞEREF MADALYASI
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Afganistan Devlet Başkanı Eşref Gani Ahmedzai, baş başa görüşmelerinin ardından çalışma yemeğinde heyetlerle bir araya geldi. Ahmedzai, Erdoğan'a, Afganistan'ın en yüksek şeref madalyası olduğunu belirterek Gazi Amanullah Han Şeref Madalyası'nı takdim etti. Erdoğan, ortak basın toplantısına şeref madalyası ile çıktı.
46 yıl sonra Kabil'e ilk Erdoğan gitti...
"PYD de PKK?gibi terör örgütüdür"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Afganistan dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını cevapladı ve çarpıcı açıklamalarda bulundu. Erdoğan'ın açıklamalarından bazı satır başları şöyle:
Paralel Yapı: Paralel devlet yapılanması ulusal güvenliğimizi tehdit eden unsurlardan bir tanesidir. Bu ay yapılacak olan Milli Güvenlik Kurulu toplantımızda ulusal güvenliğimizi tehdit eden unsurlar gündemimizde yerini alacaktır. Hükümet bu konuyla ilgili tavsiye kararı alması halinde o zaman bu Milli Güvenlik Siyaset Belgesi içinde tehdit unsuru olarak yerini alır. nbsp;
Öcalan'ın şartlarında iyileştirme:Ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum olmuş olan bir insan var. Bu insana şartların iyileştirilmesine yönelik yapılması gereken her şeyi bu devlet yapmıştır. Bundan daha ilerisi zaten olamaz. Herhalde kalkıp özel villa tahsis edilecek halimiz yok. Şu anda orada 2 odası var, 2 odasının dışında televizyonu… Bunların hiçbirisi yoktu, bizim iktidarımız döneminde bunları verdik. Bunun dışında oradaki 5 tane diğer mahkumla görüşebilme imkanı var, bunun dışında daha ne olacak. Başmüzakereci, vesaire gibi böyle bir şey… Bunlar çok büyük tehlike, çok büyük yanlış. İstihbarat müsteşarımız gidiyor, zaten kendisiyle görüşülmesi gereken konuları görüşüyorlar. Ama son zamanlarda bir şeyler değişti. Şu anda bakıyorsunuz İmralı farklı bir havada, dağ farklı bir havada, Parlamento'daki temsilcileri farklı bir havada, böyle bir ayrışmanın, bölüşmenin olduğu yerde ülkemi karıştıranların hali de ortada. Yarın akil insanlarla Başbakanımız toplantısı olacak, hafta içinde kendileriyle konuşur, görüşürüz. Benim Cumhurbaşkanı olarak kanaatim kesinlikle bugüne kadar olan 11 yıllık tecrübemle budur. Böyle bir genişletilmesi şusu, busu… Ne kadar genişletilecekse zaten genişletilmiş, imkan her şey verilmiş. Sağlık noktasında tedavi falan her şey aksatılmadan yapılıyor
PYD: PYD'ye verilecek silah desteğiyle IŞİD'e karşı burada bir cephe oluşturmak… Tamam da PYD şu anda bizim için PKK ile eştir, o da bir terör örgütüdür. Bir terör örgütüne kalkıp da bize dost olan NATO'da beraber olduğumuz Amerika'nın böyle bir desteği, açıktan açığa söyleyerek bizden 'evet' ifadesini, yaklaşımını beklemesi çok çok yanlış olur, böyle bir şeyi bizden beklemesi mümkün değil, böyle bir şeye de biz 'evet' diyemeyiz.
İncirlik Üssü: İncirlik'te bizden istenen ne? O henüz belli değil. Bunu gördüğümüz anda değerlendiririz. Bizim güvenlik birimleriyle otururuz bunları konuşuruz, uygun gördüğümüz bir şey varsa buna 'evet' deriz ama uygun değilse buna 'evet' dememiz de mümkün değil.
Güvenli bölge: Güvenli bölge bir işgal hareketi değil ki, güvenli bölge sadece kendi topraklarından kaçıp Türkiye'ye sığınan vatandaşa, Suriyeli vatandaşa kendi topraklarına dönme imkanını verme. Suriyeli sığınmacılara kendi topraklarında da olsa güvenli bir bölge temin etmek, onları güvenceye almak gerekiyor. Güvenli bölge sınır boylarında belli kilometre mesafede yer alabilecektir.
Kobani eylemleri: 'Kobani'ye sahip çıkıyoruz' diyerek ülkemi karıştıranların Kobani dışındaki bölgelerde 250 bin insanın öldürülmesinden rahatsız duymadığı bir tabloyu görüyoruz. Burada Türkiye olarak biz Ayn el- Arap'tan yani Kobani'den ülkemize gelenlere kapımızı kapamadık, kapımızı açtık ve 200 bin insan şu anda ülkemizde. Daha ne yapacaktı bu iktidar? Yapılması gerekeni yaptı. nbsp;






UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...