İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bulut: Üç dil öğretiyoruz

İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bulut: Üç dil öğretiyoruz

EĞİTİM Haberleri

Prof. Dr. Mehmet Bulut: 'Her öğrencimiz ücretsiz olarak verdiğimiz kurslarda 3 dil öğrenerek 4 yıllık lisans eğitimlerini tamamlayabilir.'

Mehmed Âkif'in hem öğrencilik hem de hocalık yaptığı mekânda bugün İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi yükseliyor. "Asil geçmişten aydınlık geleceğe" sloganıyla yola çıkan İZÜ, nbsp;İlim Yayma Vakfı'nın eğitim kurumudur. Ülkemizin yetiştirdiği değerli bir bilim adamı olan Sabahattin Zaim'in ismini kendisinin de kurucu mütevelli heyeti üyeliği yaptığı İlim Yayma Vakfı kurduğu üniversitesine bir vefakârlık örneği olarak vermiştir. 630 dönümlük kampüs alanında, bundan yaklaşık 130 yıl önce bugünün üniversiteleri düzeyinde eğitim veren Halkalı Ziraat ve Baytar Mekteb-i Alisi kurulmuştur. Tarihi değeri paha biçilemez bu kampüsü; insanlığa hizmet eden, geleceği şekillendiren, erdemli ve lider insanlar yetiştirmek için kolları sıvadıklarını belirten İZÜ Rektörü Prof.Dr.Mehmet Bulut, genç, dinamik ve üniversiteyi geliştirmeyi gaye edinmiş bir bilim adamı. Kendisiyle gerçekleştirdiğimiz söyleşide katkı sağlayan Basın Koordinatörü Ebubekir Kalkan ve Seval Baş'a teşekkür ediyor, sizi röportaj ile baş başa bırakıyorum. nbsp;
Üniversiteniz Türkiye'nin köklü İlim Yayma Vakfı'nın bir kurumu olarak kısa zamanda nereden nereye gelmiştir?
Yaş olarak genç bir üniversiteyiz ancak köklü birikim ve değerlerimizden aldığımız güç ve ülkemizin geleceğine katkı yapmanın verdiği heyecan ve azmimizle İZÜ ailesi olarak kısa zamanda çok önemli mesafeler kat ettiğimize inanıyoruz. Bu yıl üniversitemizin 4. Akademik yılı, yani ilk mezunlarımızı vereceğimiz yıl. Bir üniversiteyi, üniversite yapan öncelikle yetiştirdiği öğrencileridir. Bizler de medeniyetimizin kadim değerlerinden güç alarak, çağın bilgi ve teknolojisiyle donatılıp aydınlık geleceğe yürüyen ve istikbali şekillendirecek olan öğrenciler yetiştirmek için çalıştık, çalışıyoruz.
Geçtiğimiz yıl bin civarında lisans öğrencimiz varken, bu yıl yeni bölümlerimizle birlikte üç bine yaklaştık. nbsp;40 farklı ülkeden 180 öğrencimiz aramıza katıldı. İZÜ kampüsünden öğrencisinden akademisyenine çok uluslu bir mozaik olmuştur. Ayrıca bu yıl lisansüstü öğrenci sayımız bu dönem itibariyle 500'ü aştı. Yine lisansüstü programlarımızda da yurt dışından değişik ülkelerden öğrencilerimiz mevcut. Özellikle yakın coğrafyamızdaki elit beyin gücünü yetiştirmeye önem veriyoruz. Bu amaçla da yüksek lisans programlarımızda da burslar ve çeşitli imkânlar sunarak yabancı öğrencileri destekliyoruz.
Pergeli merkeze saplayarak etki alanımızı yakın coğrafyamızdan başlayarak genişletmemiz gerekiyor. Tarihi hinterlandımıza baktığımızda önemli olan bölgeler ve diller çok net görülüyor. Kuzeyimizde Karadeniz'de konuşulan Rusçaya da büyük önem veriyoruz. Bu yıl Rusça kurslarımızı da açık. Bunun dışında Çin'in yükselişinin farkındayız. Önümüzdeki yıllarda Çince biliyor olmak gençleri küresel piyasalarda öne çıkaracaktır. Çince kurslarımız da önümüzdeki dönemde başlayacak.
Üniversitenizi diğer özel vakıf üniversitelerinden ayıran fark nedir?
İZÜ'de İslami finans yani katılım bankacılığı alanında yüksek lisans programımızı açtığımızda Türkiye'de bir ilki gerçekleştirdik. Bu diğer özel vakıf üniversitelerinden ayıran farktır. Bu üniversitemizin ismine de yakışan bir durumdur. Doktora programı için de için imzamızı attık. Dünya ekonomisi 2008'den bu yana sorunlarla karşı karşıya. Sorgulanması gereken mevcut iktisat paradigmasının karşısında ise en büyük çözüm İslami finans olarak ortaya çıkıyor. Türkiye bu alanda maalesef geriden gitti. Uzun bir zaman, medeniyetimizin köklerinden gelen bu alandan uzak durduk. Ancak son on yılda ülkemizin geçirdiği önemli değişimler ve hükümetimizin İstanbul'u bir finans merkezi yapma konusunda gösterdiği kararlılık gelecek için umut vaat ediyor. Biz de üniversite olarak bu amaca akademik anlamda destek vermek için doktora programımızı başlatıyoruz.
Sizce üniversitelerin temel acil sorunları ve çözüm yolları neler olabilir?
Bildiğiniz üzere üniversitelerin; eğitim, araştırma ve topluma hizmet olmak üzere üç temel fonksiyonu vardır. Birinci fonksiyon yani kaliteli eğitim; Kaliteli eğitimin temel şartı kaliteli nitelikli akademisyenlerdir. Niceliğe değil niteliğe önem vererek bir akademik kadro oluşturmak gerekiyor. Akademik kadronun kaliteli eğitim vermenin yanında, nitelikli araştırmalara öncülük eden hocalardan oluşması önemlidir. Bu da üniversitenin ikinci fonksiyonunu yerine getirmek demektir. Bizim akademisyenlerimizi seçerken temel şartımız, uluslararası arenada kendini kanıtlamış, yayınlar yapan, projeler üreten hocalar olmalarıdır. Alanında yetkin, ulusal ve uluslararası alanda tanınan, araştırma ve yayınlar yapan, iyi Üniversitelerde doktoralarını tamamlamış hocalardan oluşan bir akademik kadromuz oluşmuştur. Bu yıl ayrıca ABD, İngiltere, Ürdün, Mısır gibi ülkeler başta olmak üzere dünyanın iyi Üniversitelerinden yeni hocalarımız da aramıza katıldı. Üniversitelerin 3.fonksiyonunu ise topluma hizmeti kâmil anlamda gerçekleştirebilmeleri için yeni müfredatlar oluşturmak gerekiyor. nbsp;
Türkiye'nin en büyük ihtiyaçlarımızdan biri de yabancı dil eğitimidir. Maalesef yabancı dil eğitimi ülkemizde istenilen düzeyde değil. Biz öğrencilerimizin kariyerlerine bir adım önde başlamaları için "En Az 3 Dil Projemizi" hayata geçirdik. Dileyen her öğrencimiz ücretsiz olarak verdiğimiz kurslarda en az 3 dil öğrenerek 4 yıllık lisans eğitimlerini tamamlayabilir. Dil konusu tüm üniversitelerimizin önem gösterdiği konulardan biri olmalı. En Az 3 Dil Projemizin bu konuda öncülük etmesini ve tüm üniversitelerimizde yaygınlaşmasını diliyoruz. Bu üç diller şunlardır. Osmanlıca, İngilizce ve Arapça veya Rusça'dır. nbsp;
Yükseköğretim kurumlarında görmek istediğiniz öğrenci profili sizce nasıl olmalıdır? nbsp;
Ben tüm öğrencilerimin bir ağabeyleri ve rektörleri olarak üniversite hayatları boyunca altı ilkeyi edinmelerini önemsiyorum.
1. Çok kitap okumaları.
2. Hocalarınıza derste ve ders sonrasında mutlaka soru sormaları.
3. İhtimamlarını (Dikkatlerini) biraz daha keskinleştirmeleri.
4. Gayretlerini lisedekine göre biraz daha arttırmaları.
5. Ve sabır göstermeleri. Bilimin ilmin başı ve ortası biraz zahmetli ve acı ama sonu lezzetli ve tatlıdır.
6. Yabancı dil öğrenmeye önem vermeleri, en az 3 yabancı dil öğrenmeleri.
Üniversite yıllarını ancak bu şekilde geçirerek başarıya ulaşacaklarıdır. Öğrencilerin başarılı olmaları için en kıymetli hazineleri olan 'Zaman'ı en iyi şekilde değerlendirmeleri gerekir. nbsp;
Türkiye'deki üniversitelerin bilim, teknik ve üretimi katkı bakımından dünya üniversiteleri ile rekabet edebilecek düzeye gelmeleri için neler yapılmalıdır? nbsp;
Artık bilgiye ulaşmak hiç zor değil. Küresel iletişim çağında herkes bilgiye ulaşabilir konumda. Biz üniversite olarak metodoloji yani "usul" öğretmeliyiz. Türkiye'deki üniversiteler önümüzdeki dönemde belli alanlarda dünyada isimlerini daha iyi duyuracaklar. Çok iyi üniversitelerimiz var, hem vakıf hem de devlet üniversiteleri. nbsp;Biz de İZÜ olarak en iyilerinden olma yolunda ilerliyoruz. Küresel ölçekte gelişmiş ülkelerin üniversiteleriyle yarışabilmek için Türkiye'de yükseköğretim alanında reform yapılması artık bir zorunluluktur. Bugün Türkiye'de 200 civarında üniversite var ve bu üniversitelerin hepsi tek bir model değil. Yükseköğretimimizin önemli bir kısmını vakıf üniversiteleri yüklenmiş durumda. Bu nedenle mevcut YÖK düzeni Türkiye'ye yeterli gelmiyor.


Asil geçmişten aydınlık geleceğe

Kuruluş: 2010
8 Fakülte, 2 Yüksek Okul ve 2 Enstitü, 21 lisans, 26 Yüksek Lisans ve 7 doktora programı.
Akademik personel: 137
İdari personel: 90
Kampüs: İlim ve zarafet üssü
Yurt: 300 kapasiteli kız ve 320 kişilik erkek yurtları. 2500 lisans, 500 lisansüstü, toplam 3000 öğrenci. nbsp;
Misyon: Medeniyetimizin değerlerini özümseyen, bilim üreten, insanlığa hizmet eden, donanımlı, geleceği şekillendiren, erdemli ve lider insanlar yetiştirmek.
Vizyon: Akademik ve fiziki alt yapısı ile öne çıkan, mezunları tercih edilen, yayınları başvuru kaynağı olan ve üniversitelerimiz arasında ilk yedide yer alan bir araştırma üniversitesi olmak.
Değerler: Bilimsellik, Özgünlük, Sürekli Gelişme, Mükemmeliyet, Buluşçuluk ve Yenilikçilik, İnsan ve Öğrenci Merkezli Yaklaşım, İddia Sahibi Olmak, Özgürlük, Değerlerimize Bağlılık, Düşünceye Saygı ve Hoşgörü, Toplumumuza ve İnsanlığa Değer Katma.
Akademik İlkeler: 1-Akademik Hürriyet, 2-Akademik ve İlmî Ahlak, 3-Ayrımcılığa Karşı Tavrımız, 4-Cinsel Tacizin Önlenmesi Beyannamesi.
İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bulut: Üç dil öğretiyoruz
İslami Finans Modeli üniversitede nbsp;

Özel Üniversitelerin Türkiye'de yeri, konumu ve statüsü sizce doğru strateji üzerine mi kurulmuştur?
Öncelikle Türkiye'de özel üniversite yoktur, özel diye halk diline geçmiş haliyle bahsettiğimiz üniversiteler statü olarak Vakıf üniversitesi statüsündedir. Ama tabii her vakıf üniversitesinin vakıf mantığıyla işlediği tartışılır. Biz YÖK Üyeleri olarak yeni YÖK Yasası konusunda 2013 yılında 6 aydan fazla süren uzun vadeli bir çalışma yaptık. Bu çalışmada 3 tip üniversite modeli önerildi, devlet, vakıf ve özel üniversite modeli. Yasa tasarısı hükümete sunuldu. Konu hükümetin önündedir. Yapılacak düzenlemelerle, üniversite giriş sistemi de dâhil olmak üzere pek çok yeniliğin geleceğini düşünüyorum.


Bilgi, hikmet ve patent peşindeyiz

İlk beş yıllık stratejik planlamanız nedir, neler yapmayı hedefliyorsunuz?
Biliyoruz ki Stratejik Plan olmadan ciddi hedeflere ulaşılamaz, ulaşılsa da elde edilen sonuçlar analitik olarak tartışılamaz. İlk beş senede, fiziki ve kurumsal olarak eksikliklerini tamamlamış bir kampüs üniversitesi oluşturmayı; bizleri tercih eden gençlerin tüm eğitim-öğretim, kültürel, sosyal ve sportif ihtiyaçlarına cevap verebilecek model bir üniversite kurmayı planlamaktayız. Böylesine model bir üniversitede, çağdaş öğretim tekniklerini beceriyle kullanabilen, kaliteli, erdemli ve lider insanlar yetiştirerek ülkemize ve insanlığa fayda sağlamayı hedeflemekteyiz.
Gayemiz; geleceğin ihtiyaçlarına göre öğrencilerini dünya standartlarında bir yüksek eğitim ve öğretimle donatmak, öğretim elemanlarına alanlarıyla ilgili geniş bir araştırma altyapısı sunmak ve ulaşılan bilgi birikimini başta ülkemiz olmak üzere tüm dünya insanlığının hizmetine sunmaktır.
Öğrencilerimiz, üniversitemizdeki eğitim sistemi, öğretim elemanları kalitesi, program içerikleri, sosyal kampüs ortamı içinde kişilik ve meslekleri ile ilgili en iyi düzeye ulaştırılarak kendisi ve çevresiyle barışık, lider kişilikli, bilgi üreten, sorun çözen, sorgulayan, analiz yapan bireyler olarak eğitilmekte ve geleceğe hazırlanmaktadır. Bu manada üniversite olarak hikmet ve patent peşindeyiz. Bir taraftan ilmi, irfanı öğretirken diğer yandan teknik, teknoloji, proje ve patent odaklı çalışmalar yapmayı hedefliyoruz. O nedenle bir taraftan hikmet diğer yandan patent peşindeyiz. nbsp;
İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Bulut: Üç dil öğretiyoruz

PROF.DR.MEHMET BULUT
1970 yılında Çanakkale'de doğdu. İlk ve orta eğitimimi Çanakkale'de, yükseköğrenimimi İzmir'de iktisat alanında tamamladı. Ekonomi Tarihi alanında 1998 yılında Posthumus Enstitüsü'nden ikinci yüksek lisans ve 2000 yılında da Utrecht Üniversitesi'nden doktora derecelerini aldı. Kırıkkale Üniversitesi'nde ve Başkent Üniversitesi'nde çeşitli görevlerde bulundu. 2011 yılında Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Kurucu Dekanı ve Rektör Yardımcısı oldu. 2012 yılında YÖK Üyeliği'ne atandı. Çeşitli kamu kurumlarında ve özel kurumlarda yöneticilik yaptı. 2013 yılında İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi rektörlüğüne atandı. Osmanlı-Avrupa-Atlantik Ekonomik İlişkileri, İktisat Tarihi, İktisadi Düşünce, Finans ve Kurumlarla ilgili alanlarda çalışmaktadır. İsveç/Dalarna, İngiltere/Cambridge, Amerika Birleşik Devletleri/Harvard ve Princeton/IAS gibi üniversitelerde akademik çalışmalar yaptı. Bulgarca, Arapça, Felemenkçe ve İngilizce bilen rektör Bulut evli ve üç çocuk babası... nbsp;
DOÇ.DR.SÜLEYMAN DOĞAN-TÜRKİYE GAZETESİ



UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...