ABD'nin Irak politikası 2014'te kökten değişti

/ Kaynak: AA
ABD'nin Irak politikası 2014'te kökten değişti

DÜNYA Haberleri  / AA

Irak'tan 2011 yılında askerlerinin tamamını çeken ABD, 2014'te IŞİD'in yükselişiyle bu ülkede uzun vadeli yeni politika oluşturdu.

Irak ve Suriye'de IŞİD'in beklenmedik yükselişi nedeniyle ABD'nin Irak'taki politikası 2014 yılında neredeyse kökten değişti.
Obama yönetiminin, 2014 yılında, dış politika yaklaşımlarında en büyük değişikliklerden biri Irak konusunda oldu.
Irak'tan 2011 yılında askerlerinin tamamını çeken ABD, bu ülkeye yönelik tekrar kapsamlı bir strateji içine girmeyi çok beklememesine rağmen, Suriye ve Irak'ta IŞİD'in yükselişi, ABD'yi uzun vadeli yeni politika ve terörle mücadele stratejisi yaşatmaya itti.
Irak'la ilgili gelişmeler yılın ikinci yarısında hız kazansa da aslında ocak ayında sinyaller gelmeye başlamıştı.
ABD yönetimi, 2014 yılının başında IŞİD'in Suriye'nin yanı sıra Irak'ta da otorite oluşturma çabalarından kaygısını dile getirdi ancak örgütün bu kadar büyüyeceğini ve toprak kazanacağını tahmin etmedi. Hatta Obama'nın bu konudaki itirafı da eylül sonunda geldi. ABD Başkanı Barack Obama, Amerikan istihbarat kuruluşlarının IŞİD'in Suriye'de oluşturduğu tehdidi zamanında "hafife aldığını" ve Irak ordusunun bu örgüte karşı savaşma kabiliyeti ve iradesini de gözünde büyüttüğünü söyledi.
IŞİD'in sahip olmadığı toprakları genişletmesi ve ABD'nin eğitim verdiği Irak güçlerinin IŞİD'den kaçması üzerine Washington ancak yılın ikinci yarısında konuya yoğunlaştı.
IŞİD konusunda haziranda ilk kez konuşan Obama, Irak'ta tüm seçenekleri değerlendirdiğini söyledi. ABD yönetimi, Irak'ın o dönemki Başbakanı Nuri el-Maliki'ye kamuoyu önünde eleştirilerini ilk kez ciddi anlamda yükselterek Maliki'nin ulusal birliği oluşturmada yeterli çabayı göstermediğini belirtti.
Buna rağmen Obama yönetimi, yazın başlarında Irak konusunda acil adımlar atmaktan kaçındı. Hatta Obama, Irak liderlerinin aralarındaki mezhepsel sorunların üstesinden gelmedikleri ve uzlaşmaya varmadıkları müddetçe ABD'nin herhangi bir askeri eyleminin sorunu çözmeyeceğini kaydederek bu konuda adım atmaları için önce Iraklıların kendi aralarında birlik oluşturması gerektiği şartını ortaya koydu.
- İlk hava saldırıları ağustosta
Obama'nın açıklamasından kısa süre sonra, IŞİD'le etkili şekilde mücadele edemeyen Irak yönetimi, ABD'den hava saldırısı düzenlemesini istedi.
Bunun üzerine Obama yönetimi, 300 Amerikalı askeri danışmanı Irak'a gönderdi ve Bağdat ile Erbil'de ortak operasyon merkezleri oluşturmaya karar verdi.
Irak'ın hava saldırısı talebine ABD'nin cevabı ise ancak bir ay sonra ve kapsamı sınırlı olarak geldi. Obama, IŞİD'in Irak'ın kuzeyindeki Amerikan personelini tehdit etmesi durumunda ABD ordusuna hava saldırısı yetkisi verdi. ABD ordusu başta Erbil ve Sincar Dağı civarı olmak üzere IŞİD hedeflerini vurmaya başladı, Sincar Dağı'nda mahsur kalan Yedizilere havadan insani yardım gönderdi.
IŞİD'in ağustosta Musul Barajı'nı ele geçirmesi üzerine de Obama, ABD ordusuna Musul Barajı'nı alabilmek için ek hava saldırısı yetkisi verdi ve ertesi gün, Musul Barajı IŞİD'in elinden alındı.
- Yaz sonuna doğru kaygılar artmaya başladı
Yaz aylarında ülkede ABD'nin Irak'tan 2011 yılında tamamen çekilmesinin hata olup olmadığı tartışmaları alevlendi. Obama yönetimiyse bunları reddederek Irak'ın Amerikan güçlerine yasal dokunulmazlık vermeyi reddetmesi nedeniyle geride asker bırakmadıklarını hatırlattı.
ABD Savunma Bakanı Chuck Hagel'in "IŞİD (tehdidi), daha önce gördüklerimizin çok ötesinde" sözleri gündem yaratırken, Obama'nın IŞİD'e karşı "henüz bir stratejilerinin olmadığını" söylemesi tartışmaları daha da alevlendirdi.
Kongre'nin iki kanadından da Obama'ya IŞİD'e karşı daha sert olması çağrıları yükselirken, IŞİD'in önce Amerikalı gazeteci James Foley'yi ardından Amerikalı serbest gazeteci Steven Sotloff'u başını keserek öldürdüğü haberleri ülkedeki gerginlik ve kaygıları iyice yükseltti. Kasım ayında da Amerikalı yardım görevlisi Peter Kassig'in IŞİD tarafından öldürüldüğü öğrenildi.
- Tarihi karar ancak eylülde geldi
IŞİD'in giderek güçlenmesi ve yenilgiye uğratılmasında Irak'ın yetersiz olduğunun görülmeye başlanması üzerine ABD, yaz sonunda bir yandan seçenekleri daha yakından değerlendirmeye diğer yandan da IŞİD ile mücadelede geniş bir koalisyon kurma yollarını ele almaya başladı.
Irak'ta temmuz ayında yeni cumhurbaşkanı olarak Fuat Mahsum'un seçilmesi, IŞİD ile mücadelede federal yönetimin Peşmergelerle işbirliğine başlaması, eylül başında Irak Başbakanı Haydar el-İbadi'nin başkanlığında yeni hükümetin kurulması, IŞİD'in Amerikalıları hedef almaya başlaması ve sınırlı hava saldırılarının IŞİD'in durdurulmasına yetmemesi üzerine Obama, IŞİD'e yönelik tarihi kararını 11 Eylül'de açıkladı.
Irak'ta muharip ABD askeri olasılığını seçenek dışı bırakan Obama, geniş çaplı koalisyon kuracaklarını söyledi. Obama, "Ülkemizi tehdit eden teröristleri nerede olurlarsa olsunlar ele geçireceğiz. Bu hem Suriye hem de Irak'ta bu teröristlere karşı harekete geçmekte tereddüt etmeyeceğim anlamına geliyor. Başkanlığımın ana ilkesi şu: Eğer Amerika'yı tehdit ediyorsanız, sığınacak güvenli bir yer bulamayacaksınız" dedi.
Obama stratejisini, hava saldırılarını her türlü IŞİD hedefini vuracak şekilde genişletme, Irak'ta federal güçler, Suriye'de ılımlı muhalifler olmak üzere sahadaki güçleri ekipman ve eğitimle destekleme, insani yardım sağlama, IŞİD'in yabancı savaşçı ve para fonunu kesme ve IŞİD'in aşırılık ideolojisini zayıflatma üzerine kurdu.
- Bir yandan hava saldırıları diğer yandan koalisyon kurma çabaları
Koalisyon kurma çabaları konusunda yönetimin tüm kademelerinde müttefik ve partnerlerle sıkı istişare ve diyaloglar başladı. Bunun yanında, ekim ayında 21 koalisyon ülkesinin askeri liderleri, kasımda da 30'dan fazla ülkenin askeri temsilcileri ABD'de IŞİD'le mücadeleyi konuşmak için bir araya geldi.
ABD Merkez Kuvvetler Komutanlığı da (CENTCOM), IŞİD ile mücadelede koalisyon güçlerinin daha iyi koordinasyonu için aralık ayında, Korgeneral James Terry komutanlığında, ABD ile 30 ülkeden askeri personelden oluşan Birleşik Ortak Görev Gücü'nü kurdu.
ABD öncülüğündeki koalisyonda bölge ülkeleri dahil 60'tan fazla ülke yer alıyor. Irak'ta 600'den fazla, Suriye'de de 500'den fazla hava saldırısı düzenlendiği belirtiliyor. Bazı koalisyon ülkeleri Irak güçlerinin eğitime destek vereceğini açıklarken, silah yardımlarında da koalisyonun önemi görüldü.
IŞİD'in para kaynaklarının kurutulması, yabancı savaşçı akışının önüne geçilmesi ve insani yardımlar konusunda da koalisyon ülkeleriyle işbirlikleri arttı.
- Strateji benimsendi ama eleştiriler bitmedi
Obama'nın stratejisine dair eleştiriler yıl boyunca yükselmeye devam etti.
Obama ilk açıkladığında, stratejisi Demokratların desteğini aldı. Cumhuriyetçiler ise "çok geç adım" olarak nitelendirdikleri stratejinin kapsamının IŞİD'i yok etmeye yetmeyeceğini savundu.
Bunun yanında aralarında Demokratların da olduğu bazı Kongre üyelerinin, Obama'yı IŞİD'e karşı askeri eyleme geçmede Kongre'nin onayına başvurmamakla eleştirmesi üzerine Obama, kasım ayında, IŞİD'e karşı askeri güç kullanımında hükümete yeni yetki verilmesi için Kongre'yle görüşmelere başladı. Ancak bu yetki tasarısının sonuçlandırılması 2015 yılına kaldı.
Yine de Obama'nın IŞİD ile mücadele için istediği ek 5,6 milyar dolar kaynak, Kongre tarafından uygun bulunarak 2015 yılı savunma bütçesinden geçti.
Stratejinin Suriye ayağında Esed rejiminin belirsizliği ve eğitim verilecek ılımlı muhaliflerin nasıl belirleneceği de eleştirilerin odak noktalarından biri olurken, sahada Amerikan askeri olmadan bu konuda başarı sağlanıp sağlanamayacağı da yönetimin sık karşılaştığı sorulardan biri oldu.
ABD Genelkurmay Başkanı Martin Dempsey, eylül ortasında Kongre'deki bir oturumda, IŞİD ile mücadelede genişletilmiş hava saldırısı stratejisinin başarısızlığa uğraması halinde ABD'nin Irak'ta kara birliklerini konuşlandırmasını Obama'ya önerebileceğini söyledi ama yönetim, ABD birliklerinin konuşlandırılmaması yönündeki politikada değişiklik olmadığını vurguladı.
Ancak Obama, eğitim, rehberlik ve danışmanlık gibi görevler için Irak'a bin 500 asker daha gönderilmesine karar verdi. Kongre'nin bütçeyi onaylamasının ardından yıl sonunda bin 500 askerin bin 300'ünün Irak'a gitmek üzere yola çıkacağı bildirildi.
Bunun yanında ABD, 9'u Irak ordusu ve 3'ü Peşmerge tugayı olmak üzere 12 Irak tugayına eğitim verilmek üzere Irak genelinde çeşitli mekanlar oluşturacağını kaydetti. Bu konudaki çalışmalar sürüyor.
Yıl sonuna gelindiğinde, bir yandan ABD'nin IŞİD stratejisinin etkileri görülmeye başladı ama diğer yandan da stratejiye dair soruların birçoğu hala tartışılmaya devam ediyor ve bazı konulardaki belirsizlikler sürüyor.

DÜNYA
Kaynak: AA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...