Tevekkül Karman: Keşke bütün dünya sizin gibi ilkeli olsa

Tevekkül Karman: Keşke bütün dünya sizin gibi ilkeli olsa

GÜNDEM Haberleri

Tevekkül Karman'la Aydın Üniversitesi'nce düzenlenen "Barış'ın Kadınları" konulu konferansta konuştuk.

Fuat Uğur İSTANBUL
Şu anda ülkesi Yemen, İran tarafından desteklenen Husilerin silahlı müdahalesi sonucu karışmış durumda barış aktivisti Tevekkül Karman'ın... 2005'te "Zincirsiz Kadın Gazeteciler" adlı organizasyonu kurarak Yemen'deki basın özgürlüğü savunucusu oldu ve adaletsizliklerin duyurulması için büyük çaba harcadı. Cesareti, hırsı, açık sözlülüğü ve ısrarı, mücadelesini başarıya ulaştırdı. nbsp;2011'de Yemen Başbakanı Ali-Abdullah Saleh istifa etmek zorunda kaldı. Ve aynı yıl Nobel Barış Ödülü'nün sahibi oldu. İstanbul'da katıldığı konferansta bir araya geldik. Röportaj için ayrılmış salona geçmeden önce kararlı, cesur ve gözüpek bir kadın olarak Karman'ı daha farklı hayal ediyordum sanırım. Ama daha ilk dakikalarda aynı zamanda güler yüzlü, sempatik ve esprili biriyle karşı karşıya olduğumu anladım. nbsp;
Nobel ödülünü aldığınızda bildiğiniz bir dünya ve sorunları vardı. O zamandan bu yana neler değişti? nbsp;
Nobel ödülü, çocukların ve kadınların problemlerini güçlü şekilde duyurmamızı sağladı. Bu bize ağır bir sorumluluk yükledi doğal olarak. Sadece Yemen'de değil dünyada da... Biz kadınların hayatında hep şiddet var. O yüzden dünyanın herhangi bir yerinden gelen şiddet haberi hiç de şaşırtmıyor.
Yemen dışında özel olarak ilgilendiğiniz ülke neresi?
Benim özel ilgi alanım öncelikle Arap halklarının yaşadığı coğrafyalardaki sıkıntılar ve oralarda yaşayan kadınlar. Şiddet genel anlamda bu bölgeleri kuşattı. Kadınlar ve çocuklar, şiddetten korunaksız olması sebebiyle çok daha fazla mağdur oluyor. Ne yazık ki dünya bu konuda sessiz ve hiçbir şey yapmıyor.
Tüm bu olanları izlediğinizde Türkiye'yi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bizler Türkiye'nin yaptıklarından gurur duyuyoruz. Türkiye, zulmedilen insanların arkasında duruyor. Bütün dünyadan beklediğimiz de bu. Türkiye Samimiyeti ve ilkesel duruşuyla diğer ülkelerden ayrı bir yerde. İnsan olarak kendimi bu ülkeye ait hissediyorum. Özellikle Orta Doğu politikalarıyla gurur duyuyorum. nbsp;
Muhalefet bu kadar çok Suriyeli göçmeni kabul ettiği için hükümeti suçluyor. CHP'nin lideri Kemal Kılıçdaroğlu, "İktidara gelirsek Suriyeli göçmenleri göndereceğiz" bile dedi. Ne dersiniz, fikriniz aynı şekilde devam ediyor mu?
(Bir süre düşündükten sonra gülümseyerek) Şimdi vereceğim cevap, kesinlikle bir politik partiye cevap şeklinde algılanmamalı. Ama genel olarak görüşümüz odur ki; Türkiye'den ve dünyadan beklentimiz, Esad'ın gitmesi; IŞİD'in durdurulması. nbsp;Çözüm, Suriye'de gerçek bir demokratik irade ortaya çıkarabilmek.?Bu olmadan göçmenlerden birini bile geri göndermek, zulme ortak olmak anlamını taşır.
Ülkeniz Yemen'de durum nasıl ve İran'ın müdahalesi hakkında neler söylersiniz?
Şu an Yemen bir İran istilası altında. Tahran, Husi örgütü Ali Abdullah Salih'in yardımıyla bunu başardı. İran, para, silah ve eğitim yardımı yapıyor. Amacı; sadece Orta Doğu'da değil Arap yarımadasında da en büyük güç olmak. Kızıldeniz'in Hint okyanusuna açılan Bab-el Mendeb Boğazı'nı ele geçirerek hâkimiyetini pekiştirmek niyetinde. İran barışı tehdit ediyor. Yaptıklarını bütün dünyaya duyurmaya devam edeceğim.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...