Aksaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Acar: Rektör seçim sistemi değişmeli

Aksaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Acar: Rektör seçim sistemi değişmeli

EĞİTİM Haberleri

'Mevcut rektörlük seçim sisteminin gereksiz kamplaşma ve gerginliğe, insanın insana güvenini zedeleyen ayak oyunlarına yol açtığını görü-yorum.'

DOÇ. DR. SÜLEYMAN DOĞAN
Aksaray, Fatih Sultan Mehmet dönemindeki defterlerde vilayet olarak kaydedilmiş, İstanbul'a zorunlu ev göçleri ve Osmanlı Devlet politikası nedeniyle gerilemiş, ilk olarak liva(nahiye), daha sonra kaza hâline getirilmiştir. 1920 yılında vilayet yapılan Aksaray, 1933 yılında çıkartılan hususi kanunla nüfus ve gelişmişlik bakımından kendisinde küçük olan Niğde'ye, kendi ilçesi olan Şereflikoçhisar da Ankara'ya bağlanmıştır. 1989 yılında yeniden vilayet olan Aksaray'da şimdi nbsp;kalkınmada önemli görev icra eden Aksaray Üniversitesi yükseliyor. Üniversite Rektörü Prof. Dr. Mustafa Acar, genç, dinamik ve çalışkanlığıyla öne çıkıyor. Aksaray'a geldiğimde rekörlük seçim süreci içinde telaşlı görünen Rektör Prof. Dr. Mustafa Acar, "Çözüm sürecine" ilk destek veren Aksaray Üniversitesi olduğunu, belediye ile önemli protokoller yaparak şehrin gelişmesine katkıda bulunduklarının altını çiziyor. Söyleşimizin bir bölümünde ikili protokol için rektörlüğe gelen Aksaray Belediye Başkanı Haluk Şahin Yazgı da rektör ile uyumlu çalıştıklarını belirti. İşte Rektör Acar ile yaptığım söyleşinin soru ve cevapları. nbsp;
-Sayın hocam, rektör olarak üniversiteyi nereden nereye getirdiniz?
Rektörlük görevine 2011'de atandım. Dört yılda Aksaray Üniversitesi gerek fiziksel altyapı, gerek öğrenci ve akademisyen sayısı, gerekse başarı performansı bakımından son derece önemli bir gelişme gösterdi. Bu süre içinde fiziksel altyapı ikiye katlandı, halen devam eden yatırımlarımızın bitmesiyle üçe katlanmış olacak. nbsp;
-Üniversiteniz Türkiye için ne ifade ediyor?
Üniversitemiz Türkiye'nin genç, dinamik, hızla büyüyen üniversitelerinden biridir. Türkiye'nin en özgür üniversitesidir. Kimseye karşı ayrımcılığın yapılmadığı, herkesi birinci sınıf vatandaş olarak bağrına basan, bütün öğrencilerin girişimcilik dersi aldığı, 'Çözüm Süreci'ni destekleyen, hızla dışa açılan, 24 ülkeden 500'e yakın uluslararası öğrencinin öğrenim gördüğü, emsalleri arasında akademik performans yönünden en iyi durumda olan üniversitedir. nbsp;
-Sizce üniversitelerin temel acil sorunları ve çözüm yolları neler olabilir?
Üniversitelerin en temel sorunu, kalitenin artırılması ve Türkiye'nin orta gelir tuzağından kurtulmasını sağlayacak sıçramaya yeterince katkı verememesidir. Bunun için yapılması gereken en önemli şey, çalışkanları ödüllendiren, tembelleri ayıklayan bir insan kaynakları politikası benimsemek; ücret ve istihdam politikasını değiştirip, üretken-ouluşturucu beyinleri ödüllendirip, kapasitesi yetersiz, tembel ve verimsizleri sistemin dışına atacak bir sistemi benimsemektir. nbsp;
-Üniversitelerin sanayi, bilim ve teknik iş birliğini yeterli buluyor musunuz?
Son yıllarda gözle görülür iyileştirme gayretlerine rağmen, üniversite-sanayi işbirliğinin yeterli olduğunu söylemek zordur. Büyük şehirlerimizdeki bazı üniversitelerimiz hariç, üniversitelerimiz sanayi ile yeterince iş birliği yapamamaktadırlar. Bunun sanayiden kaynaklanan nedenleri (proje kültürünün gelişmemiş olması, proje talebinin olmaması gibi), olduğu kadar, üniversitelerden kaynaklanan nedenleri de vardır (hocaların ders yükünün fazlalığı, araştırma-geliştirme-proje üretme konusunda teknik donanım ve tecrübe eksikliği gibi).
-Üniversitenizin yakın ve uzak hedef olarak Türk bilimindeki vizyonunu ve yerini nerede görmek istiyorsunuz?
Üniversitemizin proje üretim kapasitesini artırmak için ciddi gayret sarfediyoruz. Bilimsel ve Teknolojik Araştırma ve Uygulama Merkezimizde 4 yıl önce hiç aktif laboratuar yoktu; 4 yıl içinde 26 laboratuar kurduk; Üniversite-Sanayi İşbirliği ve Koordinasyon Merkezi kurduk; Teknoloji Geliştirme Merkezi kurduk; Konya Teknokent'le işbirliği protokolü imzaladık; bölgemizdeki büyük çaplı sanayi kuruluşlarıyla işbirliği yapmaya başladık. Üretilen projelerden elde edilen gelirin mevzuatın izin verdiği maksimum miktarı araştırmacılarımıza geri veriyoruz; bilimsel kongre, konferans ve sempozyumlara katılımı cömertçe destekliyoruz.
-Yükseköğretim kurumlarında görmek istediğiniz öğrenci profili sizce nasıl olmalıdır?
Liseden özellikle matematik, Türkçe, İngilizce ve müzik becerisi bakımından daha nitelikli, okumaya ve öğrenmeye hevesli, soru soran, hocanın derste verdiğiyle yetinmeyen, araştırmaya meraklı, kendisine yapacağı yatırımın aynı zamanda milletine ve memleketinin geleceğine yatırım anlamına geldiğini bilen, "gideceği limanı bilmeyen gemiye hiçbir rüzgardan fayda gelmeyeceği" gerçeğini idrak etmiş bir öğrenci profili müthiş olurdu.
-Türkiye'deki üniversitelerin bilim, teknik ve üretimi katkı bakımından dünya üniversiteleri ile rekabet edebilecek düzeye gelmeleri için neler yapılmalıdır? nbsp;
Bence üniversiteleri "araştırma üniversiteleri" ve "öğretim üniversiteleri" olmak üzere ikiye ayırmalı; araştırma üniversiteleri laboratuar, teknik altyapı, araştırmacı ve araştırma imkanlarıyla donatmalıdır. Bizde bütün üniversiteler her ikisini birden yapmaya çalışmakta, ama –istisnalar dışında- tecrübesizlik, teknik donanım eksikliği, istihdam politikalarının yanlışlığı gibi nedenlerle dünya ile rekabet edebilecek duruma gelememektedirler. nbsp;
-Üniversite Rektörü olmak nasıl bir duygu, hissiyatınızı paylaşır mısınız?
Zor bir soru. Bir yandan çok yoğun mesai gerektiren bir iş yapıyor, sürekli sağa-sola koşuşturmaktan, idari sorumlulukların fazlalığından okuma, yazma ve araştırmaya yeterince zaman ayıramıyor, üzülüyorsunuz. Ama bir yandan da, binlerce gencimizi geleceğe hazırlayan, araştırma yapan, bilimsel proje üreten akademisyen ve araştırmacılara rahat ve huzurlu bir çalışma ortamı oluşturmanın, onların sorunlarını çözmenin hazzını yaşıyorsunuz. Sayenizde bir sorunu hallolan bir öğrenci veya akademisyenin içten bir teşekkürü, hayır duası bütün yorgunluğunuzu alıyor.
-Mevcut rektör seçim sistemini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bugünlerde Rektörlükte birinci dönemimizin sonlarına yaklaştık, çok yakında seçimler var. Makam-mevki uğruna, üniversiteyi uzaktan kumandayla yönetmek uğruna, "kötü olsun, benim olsun" uğruna, müthiş ayak oyunlarına, haksız ve yersiz suçlamalara, "çamur at, izi kalsın" oyunlarına, algı operasyonlarına, ahde vefasızlıklara şahit oluyoruz; benim için üzücü olduğu kadar da öğretici bir süreçten geçiyoruz. nbsp;
Aksaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Acar: Rektör seçim sistemi değişmeli



-Öğrencilerin üniversite tercih ve yerleştirilmesinde sizce üniversitenin yeri ve rolü ne olmalıdır?
Aslında öğrencinin (sadece YGS sınav sonucu değil) o güne kadarki bütün müktesebatını çantasına koyup gitmek istediği üniversiteye müracaat etmesi, üniversitenin de kendisine müracaat edenler arasından iyilerini seçmesi çok daha isabetli olurdu. Son yıllardaki kısmi iyileştirmeye rağmen, bizde hâlâ gençlerimizin kaderi birkaç saatlik bir performansa bağlı, çok riskli bir sistem.
-Öğrenciler neden Aksaray üniversitesini tercih etsin, diğer üniversitelerden farkınız nedir?
7 farkımız var: 1) En özgür üniversiteyiz, çeşitliliğe saygılıyız, hiçbir ayrımcılık yapmıyoruz, nbsp;2) Çözüm Süreci'ne kurumsal olarak destek veren tek üniversiteyiz, 3) En hızlı büyüyen ve gelişen üniversitelerden biriyiz, 4) Bütün öğrencilerimize girişimcilik dersi ve –başarılı olanlara- sertifikası veriyoruz, 5) Araştırma projelerini ve bilimsel toplantılara katılımı cömertçe destekliyoruz, 6) Hızla dışa açılan bir üniversiteyiz, 7) Başarılıyız; akademik performans yönünden emsallerimiz arasında ilk ikinci sıradayız. "En İyi Üniversite" ve "Yılın Yöneticisi" ödüllerimiz var.
Üniversitenizin tercih edilecek yabancı öğrenci profili nedir, hangi bölge ve ülkelerden öğrencileriniz var?
24 ülkeden 480 yabancı öğrencimiz var, seneye olmazsa bir sonraki seneye bu sayı 1000'e ulaşacak, böylece öğrenci nüfusunun %5'i uluslararası öğrenci olacak. Bize öğrenci gönderen ülkeler şunlar: Afganistan, Almanya, Azerbaycan, Bulgaristan, Burkina Faso, Çin, Fas, Filistin, Fransa, Gana, Hollanda, Irak, Kenya, Kırgızistan, Özbekistan, Pakistan, Sri Lanka, Sudan, Suriye, S. Arabistan, Tacikistan, Tanzanya, Türkmenistan ve Yemen.
-Akademisyenlerin performansa dayalı ücret almasını doğru buluyor musunuz, özel üniversite ile devlet üniversitesi arasındaki ücret dengesizliğini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Doğru buluyorum, böyle bir sistem olması gerektiğini yıllardır savunuyorum. Bedava ekmek verdiğiniz sürece insanoğlu çalışmamayı yeğler; iş garantisinin olduğu, çalışanla çalışmayanın aynı ücreti aldığı yerde "kötü para iyi parayı kovar," kalite düşer. Tekerleği yeniden icat etmeye gerek yok, dünyanın en iyi üniversitelerinin olduğu ülkelerdeki sisteme bakmak yeter.
-Yeni Türkiye'nin yeni üniversitesi ve yeni rektörü nasıl olmalıdır?
Tam da bizim "motto"muzda ifade ettiğimiz gibi, "evrensel düşünen, yereli gözeten" olmalıdır. İnsanların saçına sakalına, siyasi görüşüne veya ideolojisine değil, yaptığı işe bakmalıdır. Bilim ve teknolojide, proje üretiminde yarışmalıdır. Dünyada olan biteni yakından takip etmeli, önceliği yerel sorunların çözümüne vermelidir. İyi bir yönetici makamından güç devşiren, gövde gösterisi yapan değil; adaletle hükmeden, özgürlüklere ve çeşitliliğe saygılı, ehliyet ve liyakati önemseyen ve yönettiği insanlara hayatı kolaylaştıran kişidir.
-İkinci kez seçilirseniz hedefiniz nedir?
Devam eden yatırımlarımızın tamamlanmasıyla artık fiziksel altyapımızı büyük ölçüde tamamlamış olacağız. Bundan sonraki hedefimiz daha çok kalitede derinleşme yönünde olacak. Daha nitelikli eğitim, daha çok proje üretimi, çift anadal, yan dal, uzaktan eğitim, akreditasyon, Erasmus ve Mevlana değişim programlarının daha etkin kullanımı gibi konular olacaktır. nbsp;


AKSARAY ÜNİVERSİTESİ KÜNYESİ
Evrensel düşünen nbsp;
yereli gözeten nbsp;

Kuruluş: 2006
Fakülte sayısı: 9, Yüksekokul sayısı: 4 nbsp;
Meslek Yüksek Okulu: 7, Enstitü: 2
Uygulama ve Araştırma Merkezi: 11
Akademik Personel: 720, İdari Personel: 327
Öğrenci Sayısı: 18 bin Öğrenci Kulübü: 41
Araştırma laboratuarı: 26
Master ve doktora programı: 53
Kampüs toplam alanı: 3 milyon 969 bin 868 metrekare
Misyon: Bilimsel özerkliğe sahip olmanın verdiği güçle, evrensel değerler ışığında bilim, teknoloji, kültür ve sanat birikiminden yararlanarak, ülkenin geleceği için nitelikli bireyler yetiştirmek; araştırma, eğitim ve hizmet alanlarındaki üretimini toplum yararına sunmak. nbsp;
Vizyon: Öğrencileri, öğretim elemanları, eğitim programları ve araştırmalarıyla bir model oluşturan, ulusal ve uluslararası ortamlarda mensubu olmaktan övünç duyulan, üniversite-sanayi iş birliği ile tanınan önder bir üniversite olmak. nbsp;



Kimdir? nbsp;
Prof. Dr. Mustafa Acar 1965 Karaman'da doğdu. 8 yaşnda gurbetçi babasını kaybetti. Annesinin okuma yazması yoktu. Ortaokul ve liseyi yatılı okudu. ODTÜ İktisat bölümünü bitirdi (1986). TÜİK ve İş Bankasında çalıştı (1986-93). ABD'de yüksek lisans ve doktora yaptı (1994-2000). Kırıkkale Üniversitesi'nde görev yaptı (2000-2011). 2011'den bu yana Aksaray Üniversitesi Rektörüdür. Evli ve 2'si kız, 2'si erkek 4 çocuk babasıdır. Bir de torun sahibidir. Bölgesel iktisadi bütünleşmeler, tarım, iktisat politikaları, AB, serbest piyasa ekonomisi ve ekonomik özgürlükler konusunda yayımlanmış 100'e yakın makale, 14'ü telif, 12'si çeviri 26 kitabı, 36 kitap bölümü, çok sayıda gazete ve internet ortamında yayımlanmış yazıları bulunmaktadır. nbsp;




UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...