Bel ve boyun fıtığında devrim!

Düzenleyen:
Bel ve boyun fıtığında devrim!

EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ Haberleri

Op. Dr. Murat Uğur, genel anestezi almadan, hastanede yatmaya gerek kalmadan, ameliyat olmadan bel ve boyun fıtığı ağrılarından kurtulmanın yöntemini açıkladı.

Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Murat Uğur, genel "Hastaları anlamaya çalışmak gerekir ise, ameliyat korkusu, anestezi yani narkoz alma korkusu, ameliyat riskleri ve özellikle de ameliyat olurlarsa sakat kalacakları tarzında kaygılar ameliyat dışı tedavi arayışının sebebi sayılabilir" dedi.

AĞRI DAHA KOLAY ORTAYA ÇIKAR

Günümüz teknolojisinin, modern ve güvenilir ameliyatsız tedavi yöntemleri olarak isimlendirilen uygulamaları tanıma ve kullanabilme şansı verdiğini belirten Uğur, "Bel ve boyun fıtığı hastalığında omurga kemikleri arasında bulunan disk eklemi yıpranmıştır. Özellikle eklem kapsülü adını verdiğimiz simit şeklindeki halka yıpranır, üzerinde çatlaklar gelişir, bel ya da boyun ağrısının ortaya çıkmasını sağlayan kimyasal maddeler açığa çıkar. Yıpranmış eklemi mikroskop altında incelediğimiz zaman, normal ve sağlıklı bir ekleme göre çok daha fazla sayıda sinir ucunun geliştiği görülür. Bu nedenle de ağrı daha kolay ortaya çıkar. Yıpranmış bir disk eklemi fıtıklaşmamış olsa dahi, bel ya da boyun ağrısına neden olabilmektedir" ifadelerine yer verdi.

COBLATION TEKNİĞİ

Modern tıp teknolojisinin bel ve boyun fıtıkları için geliştirdiği ameliyatsız tedavi yöntemlerinden bir tanesinin 'Coblation Tekniği' olduğunu vurgulayan Uğur, "Tıbbın diğer alanlarında başka hastalıkların tedavisi için de kullanılan bu yöntem radyo dalgalarını bir güç kaynağı olarak kullanır. Radyo dalgaları ile açığa çıkan enerji, dokuda ısı nedeni ile oluşabilecek herhangi bir hasara yol açmaz. Amaçlanan yumuşak dokuları enerji sayesinde buharlaştırarak küçültmektir. Radyo dalgaları ile ortaya çıkan enerji hücre içinde birtakım karmaşık kimyasal reaksiyonlara yol açar. Hücre içinde bulunan sodyum atomlarını iyonize eder ve yüksek enerjili iyonik bir plazma alanı oluşturarak moleküller arası bağları parçalar.

HÜCRE İÇİNDE YETERİ KADAR SODYUM BULUNMASI GEREKİR

Disk eklemi hacminde oluşan küçülme eklem içindeki basıncı azaltarak ağrının önemli derecede azalmasına neden olur. Bu modern ve güvenilir tekniğin çalışabilmesi için hücre içinde yeteri kadar sodyum bulunması gerekir. Eğer disk eklemi ileri derecede yıpranmış ve sıvı kapasitesinde önemli bir azalma olmuş ise ortamda yeteri kadar sodyum bulunmaz. Bu nedenle, çok ileri yaştaki kişilerin ileri derecede yıpranmış eklemlerinde bu yöntemin birkaç defa uygulanması gerekebilir" şeklinde belirtti.

TEKNIK NASIL UYGULANIR?

Coblation tekniği uygulamasının oldukça ağrısız olduğunu söyleyen Uğur, "Bel ve boyun bölgesinde, floroskopi adını verdiğimiz özel bir röntgen aleti eşliğinde yerleştirilen birkaç adet özel iğne elektrod kullanılarak enerji eklem içine ulaştırılır. Bipolar elektrod dediğimiz bu elektrodun ucundaki birkaç milimetrelik alanda iki kutup vardır, bu sayede açığa çıkan enerji birkaç milimetrelik alanda güvenli olarak kalır, çevreye yayılmaz, kontrol edilebilir bir güçtür.

BAZI HASTALARDA ENMG İLE TANISAL DESTEĞE İHTİYAÇ DUYULABİLİR

Elbette her tedavi yönteminde olduğu gibi bu yöntemde de uygun hastaların seçimi tedavi başarısını artırmaktadır. MRI ve Bilgisayarlı Tomografi bu konuda yol göstericidir. Bazı hastalarda ENMG ile tanısal desteğe ihtiyaç duyulabilir. İşlem sonrası, uygulama yerine göre bir boyunluk veya bel korsesi kullanımı gerekebilir. Coblation Tekniği üzerine yapılan klinik çalışmalar ve bilimsel makaleler tüm dünyada kabul görmekte ve yüzde 75 ile yüzde 80 arasında başarılı sonuçlar olduğu bildirilmektedir. Tedavideki amaç; bel ya da boyun ağrılarının azalması ve yaşam kalitesinin artmasıdır. Sonuç olarak, bel ve boyun fıtığı hastalara ilaç ve fizik tedavisinde yeterince fayda görmemiş ise, fıtık parçalanmış ya da halk arasında ifade edildiği gibi patlamış bir fıtık değilse Coblation Tekniği tedavi alternatifi olarak mutlaka düşünülmelidir" dedi.

Bel ve boyun fıtığında devrim!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...