Geleneksel sanatlar akademiye kavuştu

Geleneksel sanatlar akademiye kavuştu

KÜLTÜR - SANAT Haberleri

Sefaköy Kültür Sanat Merkezi bünyesinde Geleneksel Sanatlar Akademisi kurduklarını açıklayan Aziz Yeniay, "Alanında duayen isimlerin ders vereceği akademiye imtihanla yüksek lisans ve doktora seviyesinde öğrenci alınacağını söyledi.


##tgvideo##







Sefa KOYUNCU-İSTANBUL-ÖZEL RÖPORTAJ

Küçükçekmece Belediye Başkanı Aziz Yeniay'a, Sefaköy Kültür Sanat Merkezi bünyesinde kurdukları Türk İslam Sanatları Merkezi, diğer adıyla Geleneksel Sanatlar Akademisi üzerine konuştuk. Sorularımız ve aldığımız cevaplar şöyle:
Aziz Bey; Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da önemle üzerinde durdukları, geleneksel sanatlarımızın modernize edilerek çağdaş bir anlayışla sunulması konusunu yakından takip ediyorum. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Mustafa İsen'in yaklaşık bir yıl önce muhafazakâr sanatla ilgili açıklamasından sonraki gelişmeleri de dikkatle izliyorum.

Sefa Koyuncu: Bu çerçevede sizin, Küçükçekmece'de Türk İslam Sanatları Merkezi (Geleneksel Sanatlar Akademisi) açma projenizin de detaylarını öğrenmek isteriz. Nedir bu projenin mahiyeti?

Aziz Yeniay: Teşekkür ediyorum. Kataloğu da elimde. Şu anda konuştuğumuz konular aslında bir medeniyetin devamını sağlama adına temel taşlarını oluşturmakta. Biz kimiz? Değerlerimizle birlikte, kültürümüzle birlikte taşıdıklarımızla birlikte, işte bu değerler manzumesi içerisinde bunun et ve kemiğe bürünmüş hâliyiz. Aksi takdirde o değerleri kültürü çıkarttığımızda geriye bir insan kalır. Çin'de de bir insan var, Amerika'da da bir insan var. Aradaki farkı nasıl tanımlayacağız? Kültürümüzle tanımlayacağız. Bizi biz yapan değerlerdir. Ancak bu manada da taklitçi de olmamak gerekir. Bir noktada bir eseri taklit etmek, aynısını yapmak anlamına gelmez. Bu bir mimari eserde de böyledir, bir kültür sanat eserinde de böyledir. Bunu bir hat yazısı için ifade etmiyorum. Ancak şunu ifade etmeye çalışıyorum; örnek olsun diye nbsp; söylüyorum: Bir Mimar Sinan'ın eserinin benzerini yapmak marifet değildir. Aslı olan yerde biz niye aslına benzetmeye çalışalım, var zaten. Biz ne yapmak zorundayız? Mimar Sinan kendi kültürümüzdür. Mimar Sinan'ın eserlerinden izler taşımak, kendi kültürümüzün izlerini taşımak anlamına gelir. Bunları yaşatacağız. Ancak şunu yapacağız; biz kendi çizgimizi de şu andaki çağın, şu andaki yüzyılın teknolojisini ve kazanımlarını da elimize almak suretiyle, bunlarla birlikte harmanlamamız gerekiyor. Bu manada özellikle adına kısmen modern sanat desek de bu aslında gelenekselden uzaklaşmak değil, gelenekselin günümüze uyarlanması, yeni teknolojik imkânlarla birlikte başka bir boyut kazandırma anlamına gelmiyor. O yüzden de buradaki o sergideki gerçekten yaşadığımız da buydu. Çünkü orada güzel hatlarımız var, güzel tezhiplerimiz var, güzel kalem işlerimiz var, benzer manadaki sülüs hat çalışmalarımız var. Bunları yeni bir versiyonla yeniden onlardan yola çıkaraktan, türeterekten farklı bir sanat dalını yakalamanın çok da mümkün olduğunu o sergide gördük, orada bir seçki vardı. Dolayısıyla bu manada biz özellikle de kendi sanat dallarımızla kendi kültürümüzle ilgili bu merkezleri önemsiyoruz. Yakın bir zamanda orada ifade ettiğim gibi geleneksel Türk İslam sanatlarıyla merkezimiz, geleneksel sanat merkezimiz açılacak. Şu anda altyapısı hemen hemen tamamlandı, oluştu. Önümüzdeki kısa süre içerisinde kayıtlarımız başlayacak. Buradaki amacımız da, doğrusunu söylemek gerekirse biz Üsküdar'daki nakkaşhaneyi gezdik, çok etkilendik. Orada Semih İrteş Hoca'mızın gerçekten çok olağanüstü bir mekânda, olağanüstü çalışmaları var. Tabii şunu da ifade edeyim. Küçükçekmecede biz kültür sanatla ilgili çok ciddi çalışmalar yapıyoruz. Bu manada 30'un üzerinde branş var. Altyapımızda senede 10 binin üzerinde sadece kültür sanat eğitimi alan öğrencimiz var. Bilgi Evlerinde 47 bin öğrenci var. Yıllık bazda, 57 binin üzerinde öğrencimiz var. Fakat bir yerde eksiklik duyduk. Dedik ki bunlar tamam, çok güzel çalışmalar. Ama bir de kendi geleneksel sanatlarımız var. Geleneksel kültürümüzü ve kimliğimizi, bizi biz kılan değerlerimizi yansıtan sanat dallarımız var. Bu bizim için bir eksiklikti. Bu manada biz bunun daha ilk adımını atıyoruz. Şunu çok net ifade edeyim: Birkaç yıl sonra, bu iki yıl sonra olabilir, üç yıl sonra olabilir. Bunlar çok daha büyük merkezlerde büyük nakkaşhanelerin kurulacağı yolun ilk adımları olarak görülmeli. Çünkü bizim şunu yapmamız gerekiyor: Mekânlar sadece bir binadan ibaret değildir. Mekânlar aynı zamanda bir yaşamı şekillendiren alanlardır. Mekânlar insanların kişilik ve kimliklerine şekil verirler, tabiri caizse ruh verirler. İnsanlar da o mekânlara değer katarlar. Dolayısıyla biz sadece saraylarda, eski binalarda veya eski konaklardaki birtakım süslemelerle yetiniyoruz. Yeni yaptığımız eserlerde, yeni yaptığımız mekânlarda kendi kültürümüzün renklerini, motiflerini, süslemelerini niye yapmayalım? Dolayısıyla da yurt dışına gittiğimizde, eski ya da yeni bir mekâna, nitelikli bir mekâna girdiğimizde bizi karşılayan şey nedir? İşte bir tablodur, bir heykelciktir ya da bir bir şeydir. O ülkenin kendi kültürünü, kendi kimliğini, kendi değerini yansıtan bir şeydir. Biz şu anda camdan binalar, zaman zaman da nbsp; kavanozlar yapıyoruz. Eskiden gazyağı tenekeleri vardı.eskiden, onlar gibi binalar ortaya çıkartıyoruz. Bu biraz kimliksiz bir gelecek oluşturmaya başladı. Aslında yapmak istediğimiz şey, arzu ettiğimiz şey bu manada kendi kültürümüzle sadece dört duvar arasına sıkışıp kalmamalı. Burada artık bu işin yeni profesyonel erbapları çıkmalı. Bizim yapacağımız çalışma İSMEK-ki önemsiyorum, çok ciddi çalışmalar yapılıyor- ayarında bir çalışma değil, bir üst kademesinde akademidir. Çünkü, biz burada bir akademi oluşmasını istiyoruz. Yüksek lisans seviyesinde, doktora seviyesinde, daha doğrusu bir profesyonel, kendisine bu işi meslek olarak edinen ve bu işten nafakamı kazanacağım, bu benim sanatım olacak, sadece zanaatım olmayacak, sanatım olacak diyen bu işin sevdalılarını burada yetiştirmek istiyoruz. Ve o insanları bu manada katma değer üreten, ürettikleri değeri de kamuoyuyla paylaşan bireyler hâline getirmek istiyoruz. Bu çerçevede yaptığımız veya yapacağımız merkez gerçekten önemli bir merkez. Tabii burada çok değerli danışmanlar, danışma kurulu var. Bunlardan az önce ifade ettiğim gibi Semih İrteş Hoca'mız koordinatör Hoca'mız olacak. Tabii Semih İrteş Hoca'mızla birlikte pek çok değerli hocalarımız var. Onların buradaki danışmanlıkları çerçevesinde gidecek. Alparslan Babaoğlu var ebru sanatında danışman hocamız. Davut Pektaş Hoca'mız hat sanatında, Dürdane Ünver Hoca'mız katı sanatında, İslam Seçen Hoca'mız cilt sanatında, az önce ifade ettiğim gibi Semih İrteş Hoca'mız kalem işi ve tezhip sanatında, Taner Alakuş Hoca'mız yine minyatür sanatında. Şu anda Türkiye'de sanatının zirvesinde olan hocalarımızdan bahsediyorum. Bu danışma kurulunun danışmanlığında yine yürütücü hocalarımız da olacak. Belki onlarca belki yüzlerce öğrencimiz, öğrenci demeyeyim de bu işin sevdalıları olacak. Ve dolayısıyla da bu sanat inanıyorum ki çok farklı bir noktaya gelecektir.
Ben burada hemen şunu da örnek olarak vermek isterim: Mesela bizim şu anda kültür merkezlerimiz başlığındaki bazı birimler için İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Konservatuarı ile protokol imzaladık üç sene önce, akredite olduk. Niye? Şunun için:
Burada yüzlerce, binlerce çocuğumuz eğitim alıyor, aralarında gerçekten çok yetenekli olanlar var. Bizde şu anda üç kur gelip kurs alan öğrencelerimiz yüz üzerinden yetmiş puan aldıklarında imtihansız olarak konservatuara girme hakkı kazanıyor. Yani bizim kurslarımız aynı zamanda konservatuarın altyapısını oluşturmakta. İşte tiyatroda şu anda İstanbul Üniversitesi ile belirli akreditasyon çalışmalarımız var. Yine bu manada yapacağımız diğer çalışmalarla da benzer akreditasyonlar oluşturmayı arzu ediyoruz. Şu anda bir müzik akademisi oluşturuyoruz. Çünkü gerçekten güçlü bir altyapıdan nesil geliyor. Bunlara daha ileri seviyede bu vermiş olduğumuz eğitimlerin karşılığını alacak bir eğitimi de altyapıyı da sunmak zorundayız. Dolayısıyla şuraya gelmeye çalışıyorum: Biz bir şeyi fark ettik. Milletleri millet yapan ve onları ayakta tutan şey değerleridir, kendi öz değerleridir, kendi öz kültürleridir. Eğer biz bu değerlerle bu halkı bir potada buluşturamazsak biraz işimiz zor; başka değerlerin baskıları altında kalıyorlar. Dolayısıyla artık insanlar dünyaya çok açık. Özellikle bu bilişim çağında, teknoloji çağında, bilgi çağında bizim insanları buradan uzaklaştırmak gibi bir niyetimiz de bir lüksümüz de olamaz. Ama bu manada olumluları aldığı gibi olumsuzları da alıyor. İşte bu olulmlular ve olumsuzluklar arasında ayakta kalmasının olmazsa olmaz şartı kendi değerleri, kendi kültürü, kendi folklorüdür. O yüzden buradaki yaptığımız sanat dalları, buradaki neslin de gelecekteki varlığıyla direkt orantılı çalışmalar olduğunu söyleyebilirim.

-Sanat akademisin dönersek, buraya kayıt kriteri nedir, kimler kayıt olabilecek?

Bu çerçevede burası biraz daha dediğim gibi akademidir. Bu işte yeni beceri öğrenmek isteyenler buraya giremeycekler. Belirli bir seviyesi olanlar -ki hocalarımız imtihana tabi tutacak, birtakım mülakatlarla alacaklar- ve bunu daha ileri seviyeye taşımak isteyenler girecek.

-Yani buradan bir hattat, bir ressam, bir ebruzen yetişecek diyorsunuz?

Öyle olacak zaten. Öyle olacak çünkü bizim şua anda Küçükçekmece'de 15 bin İSMEK kursiyeri var. Bunların içerisinde en az üç yüz beş yüz tanesi hat, ebru, sülüs noktasında zaten eğitim görüyor. Biz tekrar 50-100 öğrenciye yer açma adına bunu yapmıyoruz. Ama şunu yapıyoruz: Bu beş yüz öğrenci içerisinde beş tane öğrenci gerçekten profesyonel olarak devam etmeli. Ya da bir başka ilçede ya da başka bir yerde diyelim ki hehangi bir üniversitede lisans dersini almış; üniversiteyi bitirmek demek bu işte oldum demek anlamına gelmiyor. Bir hocanın dizinde bunun çalışmasını devam ettirmek gerekiyor. İşte onun adresi burası.





UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...