Uzun: Gezi, cemaatin bir kumpasıdır

Düzenleyen:
Uzun: Gezi, cemaatin  bir kumpasıdır

GÜNDEM Haberleri

“Gezi olayları bir ayaklanma değildir. Gezi, cemaatin bir kumpasıdır.”

Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetine ilişkin kamu görevlilerinin yargılandığı 2’si tutuklu 35 sanıklı davaya devam edildi. Cinayet öncesi dönemde Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı olarak görev yapan Sabri Uzun çapraz sorgusunda, Dink’in öldürüleceğine daire istihbarat raporlarının kendisine iletilmediğini söyledi, “Dink cinayeti kumpastır” dedi.
Davanın sanıklarından İstihbarat Daire Başkanı (İDB) Başkan Yardımcısı Coşkun Çakar’ın, cemaatin emniyet imamı olan ‘’Kozanlı Ömer’’ lakaplı Osman Hilmi Özdil ile irtibatı olduğunu belirten Uzun, şunları kaydetti: ‘’Çakar, cemaatin emniyet istihbarattaki şurasının başındaki kişidir. Hilmi Özdil’in kayınbiraderi de vali İbrahim Özçimen’dir. (15 Temmuz darbe girişimin ardından FETÖ’den tutuklandı) Bunu müfettişlere verdiğim ifadede söyledim ancak devlet 4 yıl bulamadı. Çakar’ın kayınbiraderi de eski emniyet müdürü Ramazan Emekli’dir. Emekli, Gezi olaylarında zabıtalara çadırı yakma talimatı verdiği gerekçesiyle yargılanmaktadır. Bununla ilgili bir yetkili müdür beni çağırarak, Gezi olaylarını sordu. Gezi olayları bir ayaklanma değildir. Gezi, cemaatin bir kumpasıdır, beyefendiyi yanıltmayın dedim. O da bana bir şey bilmiyorsun cevabını verdi.’’ 
Sanık Sabri Uzun, Rahip Santoro’nun Katolik, Dink’in Ortodoks, Malatya’da öldürülenlerin de Proteston mezhebine mensup olduklarına dikkati çekerek, ‘’Cemaat, Rahip Santoro cinayeti, Malatya Zirve Yayınevi Cinayeti ve Dink cinayeti ile Batı ülkelerinin kamu vicdanlarını da yanına çekti. Bu cinayetlerin arkasında Kemalist ve milliyetçi yapı olduğu intibası için çalıştı. Dink cinayeti davası, üzüm salkımın sapı gibidir’’ dedi.
Sorgusu sırasında kendisi hakkında ihbar yazısından da bahseden sanık Uzun, hakkındaki ihbar yazısının 17 Şubat 2006’de gönderildiğini, Hrant Dink’in öldürüleceği bilgisinin olduğu F4 raporunun da 17 Şubat 2006’da daireye geldiğini vurgulayarak, ‘’Dink ile ilgili raporu hazırlayan müfettiş Mehmet Ali Özkılınç aynı zamanda benim hakkımdaki raporu da hazırlayan müfettiş. Buradan duysun diye söylüyorum. Bunlar bir bütündü. İstihbarat dairesini ele geçirmeden hiçbir örgütün yaşaması mümkün değil. FETÖ’nün yaşaması için daireyi ele geçirmesi gerekiyordu.’ ifadesini kullandı.

Düzenleyen:  - GÜNDEM
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...