Left
Lamba

HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__
Lamba
Right

Mesele Gezi değil

Mesele Gezi değil

GÜNDEM Haberleri

Türkiye'yi saran eylemlerin gördüğü yoğun dış desteğin arkasında farklı hesapların olduğu ortaya çıktı.

Gezi Parkı'nda başlayan eylemlerin gördüğü yoğun uluslararası desteğin arkasında farklı hesapların olduğu ortaya çıktı. Bu derin hesap, önceki gün Başbakan Erdoğan'a vekalet eden Bülent Arınç ile görüşen Taksim Platformu üyelerinin taleplerine de yansıdı. Hükümete 7 maddelik bildiri sunan platform üyelerinin talepleri arasında ayrıca Türkiye'nin son dönemde attığı dev yatırım hamlelerine tepki de vardı. Taksim eylemcileri, Cumhuriyet tarihinin en büyük ihalesi olan üçüncü hava limanı, çılgın proje olarak nitelenen Kanal İstanbul, bunlarla entegre olacak üçüncü köprü projesi ve HES'lerden şikâyetçiydi. Bu talepler, Gezi Parkı ile başlayan eylemlerin arkasındaki asıl niyeti ve güçleri de deşifre etti.
Eylemcilerin hedefe oturttuğu projelerden biri olan üçüncü hava limanı Cumhuriyet tarihinin en büyük yatırım bütçesine sahip. 22 milyar Euro gibi devasa bir parayla ihale edilen proje tamamlandığında İstanbul, dünyanın sayılı havayolu dağıtım merkezlerinden biri hâline gelecek. Bu durum bazı Avrupa ülkelerini fazlasıyla rahatsız ediyor. Üçüncü havalimanı tamamlandığında Avrupa'nın yolcu dağıtım merkezi olma konumunda olan Almanya'yı devre dışı bırakacak ve THY, Alman havayolu şirketi Lufthansa'nın önüne geçmiş olacak. Bu niyet açıktan öne sürülmediği için çevre örgütleri üzerinden bu atılım engellenmeye çalışılıyor. Alman vakıfları daha önce de Türkiye'nin altın madenlerine yaptığı yatırımları engellemek için çevre örgütleri ve medyayı finanse etmiş ve uzun süre gündem oluşturmuştu. Altın madenlerine yönelik çevre etiketli engelleme kampanyalarının arkasında Alman vakıfları olduğu sonra ortaya çıkmıştı.
Eylemlerin, 2011 yılında duyurusu yapılan "Kanal İstanbul" projesinin başlatılmasına denk gelmesi de dikkat çeken bir başka nokta. Kanal İstanbul, Türkiye'nin bağımsızlığını da doğrudan ilgilendiren projelerden biri. Dolayısıyla bu projeye karşı çıkan uluslararası pek çok merkez var. Bunların başında İngiltere ve Rusya geliyor. Projenin, Möntrö Boğazlar Sözleşmesi'ne aykırı olacağı ilk günden beri bazı çevrelerce gündeme getiriliyor. Başını İngiltere'nin çektiği ülkeler perde arkasından Türkiye'ye yaptırım uygulayabileceği yönünde tehditler servis etmişti. 2011 yılında proje ilk duyurulduğunda Rusya kaygılarını dile getirmişti. Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Vladimir İvanovsky o dönemde basına verdiği demeçlerde "Möntrö Boğazlar Sözleşmesi korunmalı" ifadelerini kullanmıştı.
"Taksim Dayanışma Platformu" üyelerinin Bülent Arınç'la yaptıkları görüşmede öne sürdükleri şartlar arasında yer alan HES'ler, özellikle enerji tekelinin elinde bulunduran İngiltere gibi ülkeler açısından önemli bir tehdit unsuru. Söz konusu ülkelerin Türkiye'nin başlattığı bu projeleri çevre örgütleri aracılığıyla sabote etmek için lobi yürüttüğü biliniyor. Eylemlerin arkasındaki uluslararası destek ve özellikle yabancı medyanın yürüttüğü dezenformasyon kampanyası bu sürecin çok büyük bir planın ürünü olduğunu gösteriyor. Eylemlerin sosyal medya aracılığıyla yurtdışından yönlendirildiğine dair çok önemli bilgiler de ortaya çıktı. Gözaltına alınanlar arasında yabancı ülkelerin istihbarat servis elemanları da bulunuyor. Uluslararası lobi merkezleri kirli hesaplarını toplumda biriken reaksiyonlar üzerinden servis ediyor. Geniş kalabalıklar da maalesef perde arkasını bilemeden yabancıların ülkemiz üzerindeki bu derin hesaplarına alet oluyor.

nbsp;Mesele Gezi değil

CNN'İN?YORUMCUSU:
HEDEFLERİ DEV PROJELERİ DURDURMAK
Gezi Parkı olaylarının başladığından bu yana birkaç defa Türkiye aleyhtarı yayın yapan CNN International, bu sefer farklı bir habere imza attı. Türk ekonomisini mercek altına alan CNN yorumcusu Tim Ash, "Erdoğan, tek başına iktidar oldu ve Boğaz'daki tanker trafiği için 40 kilometrelik Kanal İstanbul, yeni bir köprü, yeni bir havalimanı gibi inanılmaz dev projeler birbiri ardına geldi. Peki bunca başarıya rağmen Türkiye'de neden insanlar sokaklara döküldü? Bunun sebebi ise, Erdoğan'ın 2023 için koyduğu hedefler gibi görünüyor. Amaç bu projeleri bir anlamda geriletmek olabilir. Türkiye'nin birbiri ardına gelen mega projeleri ülkenin büyümesini istemeyen çevreleri rahatsız etmiş gibi sanki. Gezi olayları bunun için iyi bir fırsat olduğu denilebilir" yorumunda bulundu. nbsp;



Reuters nbsp;olaylardan nbsp;1 hafta önce nbsp;Türkiye'ye nbsp;üs kurdu!

UluslararasI tezgahın önemli ayaklarından birini de medya organları yürütüyor. Olaylar, uluslararası basın tarafından abartılarak aksettiriliyor. CNN International ana karargahını Türkiye'ye yönlendirdi. El Cezire, BBC Arapça, BBC English, Reuters gibi medya kuruluşları kadrolarının önemli kısmını Türkiye'ye gönderdi. Reuters'ın olaylardan bir hafta önce Türkiye'deki neredeyse bütün canlı yayın araçları ile anlaşma yaparak kendisine bağlaması da dikkat çeken önemli bir ayrıntı. nbsp;



UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...