'Türkiye 1 milyar dolar için savaşa girecekti'

/ Kaynak: CHA
- Güncelleme:
'Türkiye 1 milyar dolar için savaşa girecekti'

Ekonomi Haberleri  / CHA

İş adamı Ethem Sancak, '2001'de Irak savaşına girip karşılığında ABD'den 1 milyar dolar alacaktık. Şu an sadece İnegöl 1 milyar ciro yapıyor' dedi.

İNSİAD 'Bir Konu Bir Konuk' programına konuşmacı olarak katılan işadamı Ethem Sancak, 'Kurumsallaşma ve Dışa Açılım' konusunda bilgiler verdi. nbsp;İnegöl'de olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Sancak, "İnegöl'e ve Bursa'ya gelmek çocukluğumdan beri beni hep heyecanlandırır. Tarih okumaya başladığımızdan itibaren Bursa benim için başka anlam ifade ediyor. Çünkü Bursa, insanlık tarihinin bugüne kadar şahit olduğu en ileri organizasyonun doğduğu yerdir. Bursa, büyük Osmanlı'nın büyük başkentidir. İnsanlık tarihinin en büyük profesyonel ordusunu kuran ve insanlığa ışık tutan Sultan Orhan, burada yaşıyor ve buna rehberlik eden Emir Sultan burada yaşıyor. Böyle bir kent Bursa." ifadelerini kullandı.
"15 YILDIR İNEGÖL'E GELEMİYORDUM"
İnegöl hakkındaki düşüncelerini de paylaşan Sancak, "Geçmiş yıllarda İnegöl'e sık sık gelip gittim. Hatta İnegöl'de benim çok güzel öğretmenlerim var. Hedef Alliance Holding'in iştigal alanı eczacıya hizmet. Hedef Alliance Holding'in tek ve gayesi var, insan sağlığına hizmet ve insan sağlığının olmazsa olmazı eczacıya hizmet. Eczacıya hizmet benim için kutsal bir hizmettir. 40 yıldır bunu severek yaptım, ömrüm yettiği kadar da yapacağım. İnegöl benim için çok anlamlı. 15 yıldır İnegöl'e gelemiyordum. Bu program ile birlikte hasret giderdim." diye konuştu.
"TÜRKİYE İNEGÖL'ÜN SAYESİNDE MOBİLYA ÜLKESİ OLUYOR"
İnegöl'ün Türkiye'nin gururu olduğunu da kaydeden Sancak, "İnegöl mobilyası, dünya markası oldu. Milano ile yarışıyor. Belki bir süre sonra Kayseri ile birlikte Milano'yu geçecek. Türkiye hızla İnegöl'ün sayesinde mobilya ülkesi haline geliyor." şeklinde konuştu.
"80 DARBESİ HAYATIMIN DÖNÜM NOKTASI OLDU"
Ethem Sancak, 1980'lere kadar ticaret dışında her şeyi yaptığını, 80 darbesinin hayatının dönüm noktası olduğunu ifade ederek şöyle konuştu: "12 Eylül 1980'de askerdim. Ondan önce Türkiye İşçi Köylü Partisi'nin Merkez Komitesi üyesiydim. Askere gittiğim için istifa ettim. Darbe olunca, Merkez Komitesi 10 yıl hapis yedi. Tesadüfler beni hapse girmekten alıkoydu. 1980'de bu yapılar dağıtılınca, o sırada bir arkadaşımla ecza deposu kurdum. 5-6 yıl içinde de toplam ilaç sektörünün yüzde 40'ı üzerimizden geçmeye başladı. Bu iş bizim en iyi bildiğimiz iştir. Bu sebeple yabancı ülkelerde de aynı türden iş yapalım istedik. Fakat o dönemde Türkiye'nin ekonomisi çok kötü olduğu için, enflasyonumuz yüzde 100'e yakın olduğu için pasaportlarımızın hiçbir kıymeti yoktu. Birçok ülke bizimle ortak iş yapmak istemedi. En sonunda İtalyan bir ortakla yine aynı işi yapıyoruz. Mısır'da, Cezayir'de, Rusya'da çok iyi noktadayız. İlaç dağıtım pazarında 21 bin çalışanımız var, 6 milyar dolar ciromuz var. Önümüzdeki dönem içinde Romanya, Ukrayna, Yunanistan, Hindistan, Sudan, Libya, Fas, Suriye, Kazakistan gibi ülkelerde de yatırımlar planlıyoruz."
"BANKALARIN ÇOĞU TEFECİLİK YAPIYOR"
Konuşmasında bankalardan da söz eden ve bankaların çoğunun tefecilik yaptığını dile getiren Sancak, şöyle devam etti: "Türkiye sıralamasında 15'inci büyük şirketiyiz Türkiye'nin. Son zamanlarda bankalar vergiyi çok arttırdılar. Son yıl bankalar biraz öne geçti. Bankalar çok kazanıyor, biz yine aynı vergiyi veriyoruz. Bankalar fırladılar. Çünkü çoğu tefecilik yapıyor. Bu hükümetin, bu sorunu çözmesi lazım. Bankaların görevi tefecilik değil. Bankların nisbi görevi halkın tasarruflarını alıp, girişimcinin eline sunmaktır. Buna aykırı hareket edenin bankacılık yetkisini iptal etmek lazım. Toplumsal karakteri olan sermayeyi öldürmektir. Durağan hale getirip bir tarafa istif etmektir. Ama maalesef bizim bankacılık sistemimizin özü tefeciliğe dayanıyor."
"IRAK'A GİRMEK ÜZEREYDİK"
Ethem Sancak, Türkiye'yi ciddi derecede etkileyen 2001 krizi hakkında da görüşlerini aktardı. O dönemde savaşın eşiğinden dönüldüğünü kaydeden Sancak, şu bilgileri verdi: "2001 yılında bir kriz yaşadık. Bu ülke para bulmak zorundaydı. Para musluklarının başında da Amerika vardı, o gün Saddam'la uğraşıyordu. Amerika dedi ki 'ben size para veririm. 1 milyar dolar hibe, 1 milyar dolar da borç veririm' dedi. 'Ama Kuzey Irak'a gireceksin.' Biz az kala giriyorduk, anlaşılmıştı da. Karşılığında 1 milyar dolar alacaktık. Şu anda sadece İnegöl yılda 1 milyar dolar ciro yapıyor. Nereden nereye geldi Türkiye."
"BİLGİ EN ÖNEMLİ HAZİNEDİR"
Ekonominin ve siyasetin temelinin bilgi olduğunu söyleyen Sancak, bilginin en değerli hazine olduğunu vurguladı. "Bilgi paylaşıldıkça hata payı azalır." diyen Ethem Sancak, "Geleceği daha iyi inşa edebilmek için bilgiyi paylaşmalı ve birbirimize faydalı olmalıyız. Bizim kadim medeniyetimiz 1400 yıllık süre içinde bilgiye önem verdikleri, bilgiyi paylaştıkları ve bilgiye dayanarak strateji geliştirdikleri dönemlerde tarihe yön vermişlerdir. Yüce kitabımızda Allah, 'Oku' emriyle bizlere okumamızı, bilgi sahibi olmamızı emretmektedir. Büyük bir devlet olabilmenin tek bir yolu var. Bilgi üretmek ve paylaşmak. Çünkü bilgi tüm servetlerden daha kıymetlidir. Bilgi kendini bilmektir, kendini bilmekte yaratanı bilmektir. Bilgi insan olmak için lazım. Bilgisiz insan, kokmuş çamur ve balçıktır. Bütün imparatorlukları biz bilgiye önem vererek, inşa ettik. En büyük hazinemiz bilgi." şeklinde konuştu.
AKISKALI: MOBİLYACILIK İNEGÖL'ÜN LOKOMOTİF SEKTÖRÜ
İnegöl Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Ahmet Akıskalı ise İNSİAD olarak ülke ekonomisine yön veren örnek ve özel isimleri İnegöllü işadamlarıyla buluşturmaya devam ettiklerini söyledi. TUSKON önderliğinde daha çok güzel işler yapma arzusu olan İNSİAD'ın 250 üyesi ile İnegöl'e hizmet etmek ve ülke ekonomisine katkı sağlamak için var gücüyle çalıştığını aktaran Akıskalı, "İNSİAD olarak yurt dışına yaptığımız iş formları sayesinde mobilya ihracatına önemli katkılar sunduk. Bu konudaki faaliyetlerimiz her zaman olduğu gibi bundan sonra da artarak devam edecek. Yeni pazarların oluşması için yoğun bir şekilde çalışıyor ve çabalıyoruz. Çünkü biliyoruz ki mobilya sektörü İnegölümüzün lokomotif sektörüdür." dedi.
İnegöl'ün sadece mobilya şehri olmadığını, aynı zamanda Bursa'nın en önemli tekstil ve tarım merkezi olduğunu da ifade eden Akıskalı, şöyle konuştu: "İNSİAD olarak biz de üyelerimizle birlikte, ortak iş yapabilme, dışa açılma ve kurumsallaşmayla ilgili taleplere cevap vermeye çalışıyoruz. Bu sektörlerde faaliyet gösteren üyelerimizle yurt dışı iş forumlarına katılım sağlamak için sürekli gayret gösteriyoruz. Bu faaliyetler kapsamında TUSKON olarak bu ay içersinde yapılacak olan yapı inşaat ve mobilya konusundaki dünya ticaret köprüsünde 140 ülkeden, bin 200 firmayı İstanbul'da sizlerle buluşturuyoruz. Yurt dışından İstanbul'a dünya ticaret köprüsüne katılmak amacıyla gelen Kenya, Rusya, Gambiya ve Fildişi Sahilleri'ndeki işadamlarını siz üyelerimizle İnegöl'de bir araya getireceğiz."
Programda İnegöl Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Metin Anıl ile Belediye Başkan Vekili Turgay Yel de birer konuşma yaptı. İnegöl Kaymakamı Aziz İnci ise konuşmasında İNSİAD'ın şaşırtmaya devam ettiğini dile getirdi. İnci, "Konusunda çok deneyimli ve Türkiye ekonomisine çok büyük hizmetleri olan, büyük şirketlerin ve kurumların yöneticilerini, temsilcilerini ve uzmanlarını İnegöl'e davet ediyor. Çok istifadeli toplantılar oldu. Bundan dolayı teşekkür ediyorum." açıklamasını yaptı.

Ekonomi
Kaynak: CHA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...