Zafer Çağlayan'dan AB ve ABD'ye 'Gezi' tepkisi

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, ABD ve AB ülkelerindeki bazı kişilerin Taksim'de yaşananlar nedeniyle uyarı yapması ile ilgili olarak, Türkiye'yi uyarmanın kimsenin haddine olmadığını belirtti. Çağlayan Büyükşehir Belediyesi Kongre ve Sergi Sarayında düzenlediği basın toplantısında Mersin'de yaptıkları çalışmalarla ilgili bilgi verdi. Çağlayan, partisinin Mersin milletvekilleri Ahmet Tefvik Uzun, Münevver Ökten ve Nebi Bozkurt'unda katıldığı basın toplantısı sonrasında gazetecilerin sorularını da cevaplandırdı. Gazetecilerin Taksim'de yaşananları ve AB ve ABD'deki bazı yetkililerin olaylar nedeniyle Türkiye'yi uyardığını hatırlatması üzerine Çağlayan, "Türkiye'ye uyarı yapmak kimsenin haddine değildir. Çünkü Türkiye büyük bir devlettir. Dünyanın 17. Avrupa'nın 6. büyük ekonomisiyiz biz. 76 milyon nüfusa sahibiz. 6 milyonda dünyada bizim yaşayan insanlarımız var. Bunun 5 milyonu Avrupa'da yaşıyor. Onun için uyarı yapmak kimsenin haddine değil. Oradakilerin sözlerini, görüşlerini ifade ettikleri şeklinde kabul ediyorum. Siz nasıl kullanırsanız kullanın." diye konuştu. Avrupa Birliği ve ABD'nin bu konulardaki hassasiyetlerini kendi ülkelerine göstermediğinden yakınan Çağlayan, "İngiltere'de dün yaşanan olayları herhalde izlemişsinizdir. Amerika'da Wall Street'de yaşananları herhalde izlemişsinizdir. Sayın Başbakanımız da geçenlerdede ifade etti. Fransa'da günlerce yolların işgal edildiği, yanan araçlarla, yakılan lastiklerle kapatıldığını biliyorsunuz. Bunları unutmayın. Almanya'da İtalya'da aynı şekilde Avrupa'nın her yerinde bu tür eylemlerde bulunanlar oluyor." ifadesini kullandı.
İyi niyetli çevre adına yapılan eylemlerle, devlet malını yakma yıkma vatandaşa zarar verme ve devleti siyasi ve ekonomik istikrardan yoksunmuş gibi gösterme çabası içinde olmanın kimsenin haddi olmadığını vurgulayan Çağlayan şöyle devam etti: "Türkiye 1960'ta otomobilini yapabilirdi. Türkiye rahmetli Nuri Demirağ döneminde engellenmeseydi bu gün dünyanın en büyük uçak üretimi yapan ülkelerinden biri olabilirdi. Eğer Türkiye'nin önü 1960 darbesi ile 1972 muhtırası ile 1980 darbesi ile 28 Şubat, 27 Nisan'larla kesilmemiş olsaydı bu gün çok farklı bir Türkiye vardı. Eğer Türkiye son 30 yılında PKK terörünün etkisi altında kalmamış olsaydı bugün çok farklı bir Türkiye vardı."
Bunların sadece içeriden kaynaklanan hareketler olmadığına dikkat çeken Çağlayan, "Nedir bunlar sadece içerden kaynaklanan hareketler mi? Bu kadar saf olmadığımızı ifade etmek istiyorum. Bunlar tamamıyla dış güçlerin Türkiye üzerinde egemen olmak isteyenlerin Türkiye'ye diz üstü durma pozisyonuna mahkum etme arzusu içinde olanların hevesi idi. Ama Evelallah onların hevesleri kursakların kaldı ve kalacak. Bunu herkesin bilmesi lazım." şeklinde konuştu.
Bu tür olaylar ekonomik ve siyasi istikrarın zayıf olduğu dönemlerde çok önemli etki gösterdiğini anlatan Çağlayan şunları söyledi: "Şimdi Türkiye son derece güçlü bir ekonomiye sahip. Dışarıdan emir alan bir Türkiye yok artık. Şükürler olsun. Dünya lideri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a sahip. Türkiye bu yapısıyla birçok ülkeyi birçok devleti bir çok kuruluşları rahatsız ediyor. Rahatsız etmeye devam edeceğiz, gayretimiz bu. Çalışmamız bu. Bu televizyonların bu yabancı medyanın Türkiye'yi göstermiş olduğu kötü gösterme gayretlerinin altında neler yatıyor. Allah aşkına bunlara dikkat edin. Kimler tarafından manipüle ediliyor? Faiz lobisi niye devreye giriyor? Niye borsa üzerinde spekülasyonlar yapılıyor? Niye faizler iniyor çıkıyor?
"Onların istediği iki ayağı üzerinde duran güçlü bir Türkiye değil" diyen Çağlayan, "Onların istediğini yapan, onlardan borç almaya mahkum edilmiş olan bir ülke olmasını istiyorlar. Niye? Çünkü Türkiye'nin yükselmesini hazmedemiyorlar. Bakın burada faiz lobisinin şer gurubunun bir koalisyonu ile karşı karşıyayız. Medyası ile iş dünyası ile (yabancılardan bahsediyorum) ve spekülatörü ile lobisiyle beraber. Bankacılık kesimi ile beraber. Bir koalisyon kurulmuş vaziyette. Evelallah güçleri yetmez. Bunların anlamadığı şu var Türkiye eski Türkiye değil. yeni bir Türkiye var." ifadesini kullandı.