Tümöre dört koldan saldırı

Ziyneti Kocabıyık

Boehringer Ingelheim’ın kanser tedavisindeki çalışmaları hakkında bilgi veren Dr.  Michel Pairet, son dönemlerde kanser tedavisinde kişiselleştirilmiş hedefe yönelik ilaçların geliştirilmeye başlandığını belirterek “Her ilaç her kanser hastasına iyi gelmiyor. Kişiselleştirilmiş tedavide kanser hücresinin büyümesine sebep olan gen bozulması hedef alınıyor. Bunlar kanser hücresinin büyümesinin kilit sebepleri. Bu kilit sebeplerin bir kısmı biliniyor ancak ilaçla tedavi edilemeyen sebepler olarak değerlendiriliyor. Bizim yaptığımız yeni ilaç geliştirme çalışmalarında bu kilit sebeplerin daha fazlasını çözmek istiyoruz” dedi. Dr. Pairet sözlerini şöyle sürdürdü: Şirketimizin yeni tedavi yaklaşımlarından biri de kanser hücreleri ile bağışıklık hücreleri arasındaki ilişkiyi düzenleyen ve kanser hücresini yok etmeye yönelik tedavi şekli olan immünoonkoloji. Biz bu konuyu bir adım daha ileri götürüp kanser hücresini öldürmeye yönelik tedavi ile immün yani bağışıklık hücresine yönelik tedaviyi birleştirmek istiyoruz. Onkolitik virüs tedavisi olarak adlandırılan kansere karşı virüs tedavisini geliştirmek için yatırımlar yapıyoruz.

BELİRTİLER TEDAVİDE İPUCU OLACAK

Özellikle solunum sistemi ve kardiyovasküler sistem hastalıklar gibi geleneksel tedavi alanlarının dışında, tıpta fark oluşturacak yeni yaklaşımlar peşinde olduklarını anlatan Boehringer  Ingelheim İlaç Bölümü Başkanı Allan Hillgrove “Merkezî sinir sistemi hastalıklarının tedavisinde belirtilerden tedaviye doğru bir yaklaşımla yeni ilaçlar geliştirmeye çalışıyoruz. Mesela, Alzheimer, şizofreni, depresyon gibi bir çok psikiyatrik hastalıkta ortak belirtilerden biri de bilişsel (kognitif, zekânın işleyişiyle ilgili) bozukluktur. Biz bu ortak belirtiden yola çıkarak kanserlerin  yeni mekanizmalarını ortaya çıkarmak istiyoruz. Eminim ki, ilaç şirketleri önümüzdeki 10 yıl içinde Alzheimer ve şizofreni gibi durumlarla ilgili korkuları silmeyi başarabilecek” dedi.