Encümeni Daniş Başkanı'ndan çarpıcı AK Parti itirafı

Encümeni Daniş Başkanı'ndan çarpıcı AK Parti itirafı

GÜNDEM Haberleri

Eski TBMM, yeni Encümen-i Dâniş Başkanı Necmettin Karaduman, 'Hükümet ülkeyi iyi yönetiyor. Keşke darbeciler olmasaydı'' dedi.

Eski TBMM Başkanı Necmettin Karaduman, Encümen-i Dâniş'te "derin devlet tecrübesi" olan kişiler bulunduğunu belirterek, Balyoz davasını böyle değerlendirdi. En son raporlarını 2008'de Çankaya Köşkü'ne sunduklarını kaydeden Karaduman, 5 yıldır rapor hazırlamamalarını da şöyle açıkladı: Raporluk bir kriz olmadı. Hükümet ülkeyi iyi yönetiyor. Gizemli yapısı ve kapalı toplantılarıyla gündeme gelen Encümen-i Dâniş'in Başkanı Necmettin Karaduman, askeri darbe döneminin kapandığını söyledi. Karaduman "Keşke darbeler olmasaydı. Darbelerle toplumun dizayn edileceği görüşü, Balyoz sanıklarının cezaevinde olma nedenidir" dedi. Mustafa Reşit Paşa tarafından kurulan 1851-1862 yılları arasında hizmet veren Encümen-i Dâniş, 1940 yılında yeniden kuruldu. Ergenekon davasının başladığı dönemde gündeme gelen yapının başkanı DYP-ANAP birleşmesinin mimarlarından, Turgut Özal döneminde TBMM Başkanı olan Necmettin Karaduman, başkanı olduğu Encümen-i Dâniş'in yapısını, çalışmalarını ve güncel gelişmeleri STAR'a değerlendirdi. 86 yaşındaki Karaduman, Encümen-i Dâniş'in son toplantısını yakın bir zamanda yaptığını dile getirerek tatile girdiklerini söyledi.
Derin devlet tecrübesi
Aralarında, profesörlerden tutun emekli büyükelçilere, 28 Şubat döneminin Genelkurmay Başkanı İsmail Hakkı Karadayı ve halefi Hüseyin Kıvrıkoğlu'na, Ergenekon sanığı Şener Eruygur'a kadar pek çok emekli generalin de bulunduğu 30 kişilik grup, gizemli yapısıyla dikkatleri üzerine çekiyor. Türk Parlamenterler Birliği İstanbul Şubesi ile Encümen-i Dâniş'in de hâlen başkanlığını yürüten Karaduman, kendilerini "Ülke menfaati için bir araya gelen derin devlet tecrübesine sahip eğitimli kişilerden oluşan bir yapı" olarak tanımladı.
Karaduman, Encümen-i Dâniş için şunları söyledi: "Toplantılarda herkes inandığı fikrini dile getirir. Ben her zaman demokrasiyi savunmuşumdur. Toplantılarda ülke meselelerini konuşuruz. Benim darbelere karşı olmam gibi buna karşı olmayanlar da var. Encümen-i Daniş askeri yönlendiren ve darbeye yönelten bir kurum değildir. Biz fikir topluluğuyuz. Biz yaşlı insanlar olarak günlük siyasetin içine girmek istemiyoruz."
Hükümet iyi yönetiyor
Yılın 6 ayı her 15 günde bir Moda Deniz Kulübü'nde toplandıklarını anlatan Karaduman, burada önemli ülke meselelerini konuştuklarını ve çok kritik bir konu olursa devleti yönetenlere rapor sunduklarını kaydetti. Karaduman, "En son raporu 2008 yılında Abdullah Gül'e sunduk. Son 5 yıldır hiç rapor hazırlamadık. Çünkü Türkiye'de rapor yazacağımız ve Başbakan ya da Cumhurbaşkanına sunacağımız kadar bir kriz yaşanmadı. Mevcut hükümet ülkeyi iyi yönetiyor" dedi.
Artık Türkiye'de darbe olmaz
Yargıtay Cumhuriyet Savcılığı'nın Balyoz Darbe Planı davasında birçok sanığa verilen hapis cezalarının onanmasını istemesini de değerlendiren Karaduman şunları söyledi:"Bu saatten sonra Türkiye'de darbe olmaz. Öteden beri askeri darbelerle bu toplumun bir yerlere varamayacağını savunmuşumdur. Balyoz davasında son kararı Yargıtay verecek. Aslında keşke ne toplum askeri darbeler görseydi, buna hacet olmasaydı. Ne de askeri darbe girişimleri nedeniyle bu insanların uzun yıllar boyunca tutuklu kalmaları gibi bir sonuçla karşı karşıya kalmasaydık. Aslında temennimiz bu. Ama demokrasiler hiçbir dünya toplumunda hemen kurulmuyor. Bu büyük mücadeleler sonucu elde ediliyor. İngiltere'ye demokrasi 750 yıl sonra gelmiştir. Demokrasi konusunda hem acele etmeliyiz hem de sabırlı olmalıyız. Askerin Türkiye siyasi hayatında etkili olmaması gerektiğini düşünüyorum. Geçmişte etkiliydi ama şimdi değil. Şu an politika dışında kalacak noktaya geldi. Doğru olan bu."
Yakınımızda bulunan ülkeler devletin zayıf olmasını istiyor
Karaduman, gezi olaylarında dış basında yer alan yanlı haberler ile İsrail'in tutumunu değerlendirirken, 'İngiltere'nin ebedi dostlukları yoktur ebedi menfaatleri vardır' sözünü hatırlattı ve "Ulusların kendi çıkarları hep ön plandadır" dedi.

Encümen-i Daniş Başkanı Karaduman, Taksim eylemlerini değerlendirirken dış ülkelerden bazılarının tarih boyunca Türkiye'nin zayıflaması için çaba sarf ettiğini kaydetti. Dünya politikasında ülkelerin hep kendi menfaatlerini ön planda tuttuğunun altını çizen Karaduman, şöyle dedi: "Bir İngiliz Başbakan'ının nbsp; 'İngiltere'nin ebedi dostlukları yoktur ebedi menfaatleri vardır' sözü olayı özetliyor. Ulusların kendi çıkarları hep ön plandadır. Ülkemizin karmaşa içinde zayıflamasını arzulayan bunun için çabalayanlar her zaman olmuştur. Belki Gezi eylemlerinde kullanılan provokatörler o ülkelerin kullandıkları kişilerdir. İsrail'in, nbsp; nbsp; eylemlerle ilgili tutumu ve Türkiye'nin zayıflaması arzusu kendi geleceğinin menfaati içindir. Özellikle yakınımızda bulunan ülkelerin zayıf olmamızı isteme arzusu tarihten beri var. Suriye şu süreçte Türkiye'nin zayıf olmasını arzuluyor. Bizim İsrail ile politikalarımızda özellikle AK Parti döneminde sıcak bir ilişki kurulamadı. O yüzden bizim ülkemizde sıkıntılar yaşandığında İsrail bunu kullanmaya çalışır."
Derin devlet yok şu an
Karaduman şunları dile getirdi: "1980 darbesinden sonra askerler cezaevlerinde çok işkenceler yaptı. Derin devlet dediğimiz şey alt kademelerde yapılan haksızlıklardır. Derin devletin olduğunu 1980'lerde yaşananlarla gördük. Güneydoğu'da bir dönem yaşanan olaylar derin devletin işiydi. Şu anda derin devlet vardır diyebileceğimiz şeyler yaşanmıyor. Ergenekon süreciyle askerlerin siyasete müdahalesi zayıfladı. Askerin yönetimi altındaki bir derin devlet yok şu an."
Gezi eylemlerinin sürmesi yanlış olur
Necmettin Karaduman, Taksim eylemleri hakkında da görüşlerini dile getirdi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Taksim'de eylem yapanlar ile bir araya gelmesinin olumlu bir davranış olduğunu dile getiren Karaduman, mahkeme sürecinin beklenmesi gerektiğini söyledi. Karaduman "İş bu kadar olumlu bir nokta gelmişken parktaki eylemlerin devam etmesi yanlıştır. Yargı kararı beklenmeli" dedi. Eylemlerin her ne kadar çevrecilik refleksiyle çıktıysa da provokatörlerin işi başka yerlere çektiğinin altını çizen Karaduman, "Binlerce kişinin toplandığı bir yerde amacına ulaşmak için çabalar sarf eden provokatörler vardır. Bu kişiler her zaman toplum düzenini bozmayı amaçlar. Bunun iktidara yönelik bir başkaldırı olduğunu düşünmüyorum. Yargı süreci tamamlanana kadar bence bu eylemlere son verilmeli. Böyle topluluklarda fevri hareketler beklenebilir, burada hükümetin üslubunu yumuşatarak çözmesi gerekir. Sayın Başbakanının biraz daha yumuşak bir üslup takınmalıdır. Bugünlerde toplumsal ilişkileri çatışmaya dönüştürmeye engel olmak gerekir."
AK Parti'den takdir edilecek politikalar
AK PARTİ'nin başarılı bir siyaset yürüttüğünü ifade eden Karaduman, "Hükümet özellikle ekonomik açıdan önemli hamleler yapmış ve ülke güçlenmiştir. Bizi zayıf görmek isteyen devletler ekonomik açıdan güçlü olmamızı arzu etmezler. Hükümetin PKK sorununu çözmesi çok yerinde oldu ve desteklenmesi lazım. Bu süreç sona erdirilmek istenirken olumlu bir neticeye vardırılması temin edilmeli. Bunlar Türkiye'yi hep güçlendiren şeyler" diye konuştu. Karaduman muhalefetin Taksim eylemlerini hükümete karşı kullanmasını doğru bulmadığını anlatarak, "AK Parti memleketin korunması açısından takdir edilecek politikalar yürüttü. Muhalifler bunu görmek istemiyor. CHP, başarılı görünmüyor" dedi. (star)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...