Darbeci yüzbaşıdan "polislerin kafalarına sıkın" talimatı

Düzenleyen:
Darbeci yüzbaşıdan "polislerin kafalarına sıkın" talimatı

GÜNDEM Haberleri

FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Tuzla Orhanlı Gişeleri ve Mehmetçik Vakfı'nda meydana gelen olaylara ilişkin hazırlanan iddianamede, darbeci Yüzbaşı Sinan Canlı'nın yanındaki diğer darbeci askerlere, beylik tabancalarını, çelik yeleklerini, mühimmatlarını, cep telefonlarını ve telsizlerini toplattığı polislere kafalarını kaldırmaları halinde ateş açmaları talimatını verdiği belirtildi. Darbeci subayların birçok polise ve vatandaşa öldürme kastıyla ve hedef gözeterek ateş ettikleri anlatılan iddianamede, Yüzbaşı Canlı'nın fotoğraf çekmek isteyen vatandaşa ateş ettiği belirlendiği kaydedildi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe  girişimi sırasında Tuzla Orhanlı Gişeleri ve Mehmetçik Vakfı'nda meydana gelen  olaylarda biri polis 6 kişinin şehit edilmesi, 42 kişinin yaralanmasına ilişkin 4  subay, 178 Hava Harp Okulu öğrencisi ve 5 er olmak üzere 184'ü tutuklu 187  şüpheli asker hakkında hazırlanan iddianamede, darbeci Yüzbaşı Sinan Canlı'nın  yanındaki diğer darbeci askerlere, beylik tabancalarını, çelik yeleklerini,  mühimmatlarını, cep telefonlarını ve telsizlerini toplattığı polislere kafalarını  kaldırmaları halinde "Polislerin kafalarına ateş açın" şeklinde talimat verdiği  belirtildi. 

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu  savcılarından Bülent Başar ve Hikmet Pak tarafından hazırlanan 866 sayfalık  iddianamede, Tuzla Mehmetçik Vakfı bölgesinde yaşanan olaylara ve darbeci  subayların eylemlerine yer verildi.

Darbe kalkışması kapsamında takviye unsurlar olarak Yalova Hava Meydan  Komutanlığı'ndan (kamptan) İstanbul'a intikal eden ve Tuzla Mehmetçik Vakfı  bölgesinde bir dizi eylemlerde bulunan eski Yüzbaşı Sinan Canlı, eski Üsteğmenler  Ali Apaydın ve Aydın Gülşan, 3 sözleşmeli er ve 116 Hava Harp Okulu öğrencisinin,  İstanbul'da bir medya kuruluşuna ait binanın kontrol altına alınmasına yardımcı  olmakla (takviye güç olarak) görevlendirildikleri aktarılan iddianamede, bu medya kuruluşunun hangi medya kuruluşu olduğu ve nerede bulunduğunun belirlenemediği  kaydedildi.

İddianamede, 15 Temmuz'da Tuzla TEM Kuzey Yolu Mehmetçik Vakfı  Dinlenme Tesisleri'nde asayiş uygulaması noktasında görev yapan müşteki polis  memurları Mehmet Başol, Mehmet Pay, Beyit Sezgen, Hakkı Kalyoncu, Ertaç Karakoç,  Ertekin Karadağ ve Sinan Karakollu'nun, il dışından İstanbul'a doğru seyir  halinde olan bazı askeri birliklerin geçişlerini engellemeleri talimatı uyarınca  "Z20 Ilgaz" isimli zırhlı araç ile tedbir aldıkları anlatılarak, 01.00  sıralarında Tuzla Mehmetçik Vakfı mevkisine gelen şüpheli 122 askerin, kolluk  görevlileri tarafından trafik akışının kesilmesi ve bölgede çok sayıda vatandaşın  toplanması üzerine daha fazla ilerleyemedikleri aktarıldı. İddianamede, bölgede  toplanan vatandaşların şüphelilere tepki gösterdikleri anlatıldı.

 "Bu yaptığınız suçtur, hepimiz bu vatanın evlatlarıyız, birbirimizi  mi vuracağız?" 
Şüpheliler Sinan Canlı, Ali Apaydın ve Aydın Gülşan'ın araçlardan  inerek konuştukları vatandaşları ilerlemelerine engel olmamaları için uyardıkları  belirtilen iddianamede, vatandaşların yolu açmamakta ısrar etmeleri ve tepki  göstermeye devam etmeleri üzerine, şüpheli Sinan Canlı'nın müştekiler Osman Nuri  Esen ve Aydoğan Onmaz'ın bacaklarına tabanca ile ateş ederek yaraladığı  kaydedildi.

Şüpheliler Canlı, Gülşan ve Apaydın'ın, sivil vatandaşların ve kolluk  kuvvetlerinin bulunduğu yere doğru, etkili mesafeden, uzun namlulu silahlarla,  öldürme kastıyla hedef gözeterek ateş ettikleri anlatılan iddianamede, açılan  ateş sonucu vatandaş Sedat Özoğul ile polis memurları Mehmet Başol ve Mehmet  Pay'ın yaralandığı belirtildi.

İddianamede müşteki polis memurları Murat Ellibeş, Apdil Özcan, Sezgin  Önal, Erdal Yıldırım, Erdi Biçer ve Mehmet Biliç'in takviye güç olarak bölgeye  intikal ettikleri, "Yapmayın, bu yaptığınız suçtur, hepimiz bu vatanın  evlatlarıyız, birbirimizi mi vuracağız?" şeklinde sözler söyleyerek şüphelileri  eylemlerinden vazgeçirmeye çalıştıkları aktarılarak, şüpheli Sinan Canlı'nın,  kolluk görevlisi müşteki Murat Ellibeş'in yanına yaklaşarak uzun namlulu  silahıyla karın bölgesine, öldürme kastıyla yakın mesafeden ateş ettiği  anlatıldı.

"Polislerin kafalarına sıkın" talimatı
Eski Yüzbaşı Sinan Canlı, eski Üsteğmen Ali Apaydın, eski Üsteğmen  Aydın Gülşan ve öğrenci Abdüssamet Asan'ın eylemlerine devam ettikleri ve müşteki  polis memurları Apdil Özcan, Sezgin Önal, Erdal Yıldırım, Erdi Biçer ve Mehmet  Biliç’i silahla tehdit ederek zorla yere yatırdıkları kaydedilen iddianamede,  şüpheli Canlı'nın müşteki Biliç'i MP-5 marka silahının dipçiği ile yerde  darbetmeye başladığı, yine yere yatırdığı müşteki polis memuru Erdal Yıldırım'ın  beylik tabancasını aldığı belirtildi. İddianamede, şüpheli Asan'ın ise Canlı'nın  talimatı ile yerde yatan diğer müşteki polis memurlarının beylik tabancalarını,  çelik yeleklerini, mühimmatlarını, cep telefonlarını ve telsizlerini topladığı  kaydedildi. 

İddianamede darbeci Yüzbaşı Sinan Canlı'nın, yanındaki diğer  şüpheliler Ali Apaydın, Aydın Gülşan ve Abdüssamet Asan'a polislerin kafalarını  kaldırmaları halinde "Polislerin kafalarına ateş açın" talimatı verdiği  belirtildi. İntikale devam eden şüphelilerin 16 Temmuz 02.30 sıralarında  Sultanbeyli'de TEM Kuzey Yolu üzerinde toplanan ve kalkışmaya tepki gösteren  vatandaşlar tarafından durdurulduğu,  araçlardan inen şüphelilerin vatandaşlardan  yolu trafiğe açmalarını istedikleri anlatılan iddianamede, vatandaşların yolu  açmamakta ısrar etmesi üzerine şüpheliler Apaydın, Gülşan ve Canlı ile 10  öğrencinin ateş ettikleri, müştekiler Dursun Yazıcı ve Kemal Karavuş'un, açılan  ateş sonucu yaralandığı aktarıldı.

Fotoğraf çeken vatandaşı da yaraladı
İddianamede, şüpheli Sinan Canlı'nın, kendilerini cep telefonunun  kamerası ile görüntülemeye çalışan müşteki Yakup Udun'u silahla sağ bacağına ateş  ederek kasten yaraladığı vurgulanırken, müşteki Udun'un "Yüzbaşı olduğunu öğrendiğim Sinan Canlı isimli asker kendilerinin Harp Okulu'ndan geldiklerini, göreve gittiklerini, derhal yolun açılmasını istediğini söyledi. Bu sırada yüzbaşı başka bir vatandaş ile tartışırken ben tartışan vatandaşın ve askerin fotoğrafını çektim. Bu esnada fotoğraf çektiğimi gören Yüzbaşı, aniden bana tabanca ile ateş etti. Kurşun sağ bacağıma diz kısmına isabet etti. Yaralanınca kendimi yol kenarına attım. Bir ara arkamdan geldiğini gördüm, ancak daha sonra panik ortamı oluşunca beni takip etmeyi bıraktı." şeklindeki ifadesine yer verildi. Bazı kolluk görevlileri ile sivil vatandaşların yaralandığını öğrenen sivil vatandaş topluluğunun galeyana gelerek otobüsleri taşladıkları ve camlarını kırdıkları, araçlarda bulunan şüphelilerden bazılarını darbettikleri anlatılan iddianamede, kalabalığın fazla olması ve kolluk görevlilerinin sayısının azlığı nedeniyle olay yerine takviye kuvvet çağrıldığı, kolluk görevlilerinin müzakere yapmak istedikleri şüphelilerin buna yanaşmadıkları anlatıldı. Şüphelilerin 16 Temmuz'da 08.30 sıralarında yakalanarak gözaltına alındıkları, haklarında adli işlemler yapılmak üzere Sultanbeyli İlçe Emniyet Müdürlüğü Fatih Polis Merkezi Amirliği'ne götürüldükleri belirtildi.

Düzenleyen:  - GÜNDEM
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...