Guliyev'in hayatı kısa bir koşu değil aksine zorlu bir maraton

Son yıllarda efsane atlet Usain Bolt’un ambargo koyduğu, ancak Londra’da ‘Sadece 100’de koşacağım” diyerek katılmadığı 200 metre finali bittiğinde dünya iki bayraklı bir adam gördü statta tur atan. Biri boynuna bağlayıp boynunun borcunu ödemeye çalıştığı Azerbaycan bayrağı, diğeri de sırtında taşıdığı Türk bayrağı. Onunkisi tam bir başarı öyküsü. İçinde büyük çileler, gözyaşı, hırs ve zafer barındıran. İşte, hani şu bizim sadece 20.09’luk kesiti izleyip “Helal olsun” dediğimiz ama perde arkasını fazla bilmediğimiz Ramil’in dünyası...
Kapıyı Ruslar çaldı
2007 yılında Dünya Gençler Atletizm Şampiyonası’nda 200 metrede ikinciliği göğüsleyen Guliyev, o yıllarda efsanevi atlet Usain Bolt’un derecelerini zorlamaya başlamıştı bile. Azerbaycan adına mücadele ediyordu ancak hedefleri büyüktü Ramil’in. Önce Ruslar kapısını çaldı. Rusya vatandaşlığına geçip pistlerde onlar adına yarışacaktı.
Fenerbahçe’den telefon
Moskova’nın ağır bürokrasisi onu sıkmaya başlamıştı.  Türkiye’den bir telefon aldı. Fenerbahçe’nin sporcusu olmasını teklif ediyorlardı. Düşünmeden rotayı İstanbul’a kırdı. Fakat Azerbaycan, Guliyev’in sadece maddi çıkarlar nedeniyle Türkiye adına yarışmak istediğini ileri sürdü. 
Gitmesini istemiyorlardı
Azerbaycan’ın 2014’e kadar Guliyev’in bütün uluslararası şampiyonalara katılımını engelleme hakkı bulunuyordu. 2012’de Azerbaycan Spor Bakanı Azad Rahimov, Guliyev’i ‘Karşılanması imkânsız taleplerde bulunmakla’ suçluyordu. 
İki ülke arasında kriz
İş karşılıklı çekişmeye dönünce araya iki ülkenin cumhurbaşkanları girdi ve Ramil Türk vatandaşlığına alındı. Guliyev o günleri anlatırken, “Cumhurbaşkanları anlaştı fakat Azerbaycan Atletizm Federasyonu izin vermedi. Yoksa Londra Olimpiyatları’nda yarışacaktım. Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım bize çok yardımcı oldu. Azerbaycan Atletizm Federasyonu sonunda pes etti ama geçmişte yaptığım kamp masraflarını bile benden istediler. 30 bin dolar gibi bir rakam. Bu durumda onlara nasıl bakmamı istersiniz?” ifadelerini kullanmıştı.
HERKESİN DİLİNDE
Dünyayı salladı 
Mirror: “Geçen yıl Avrupa’da gümüş madalya sahibi olan ancak küresel başarıya yabancı olan Guliyev, 20.09 saniyede altın madalyanın sahibi oldu”
BBC: Türkiye’den Ramil Guliyev, 400 metre şampiyonu van Niekerk ve Isaac Makwala’nın 200 metre hayallerini gerçekleştirmekten alıkoydu. 
L’Equipe: Türk Ramil Guliyev, Güney Afrikalı favori Wayde van Niekerk geçip 200 metre yarışını kazanarak en büyük sürprizlerinden birine imza attı. 
IAAF: Guliyev Türk Lokumu. Türkiye’nin ilk dünya şampiyonluğunu almaya gölgelerden çıktı. 
Marca: Dünya Kupası’nda 200 metrede Avrupa ikinci şampiyonunu çıkardı. Bazı sürpriz sonuçları getiren bir turnuvada yeni bir sürpriz daha ortaya çıktı.
Bolt: Unvanını koru!
Ramil Guliyev, 100 ve 200 metrelerde dünya rekorlarının sahibi efsane atlet Usain Bolt ile bir araya geldi. Millî atletimiz, Bolt’u kariyerinin son yarışında kazandığı bronz madalya için tebrik ederken, Bolt da 200 metrenin spn şampiyonu olan Ramil’e, “Unvanını korumanı dilerim. Ülken ve sinin adına çok sevindim” dedi.
Tehdit ettiler, vermedik!  
Fenerbahçe Amatör Şube Sorumlusu Fikret Çetinkaya, Ramil Guliyev’in Türkiye’ye geliş öyküsünü Lig Radyo’ya anlatırken, çarpıcı açıklamalar yaptı. Çetinkaya, “Vatandaşlık işlemlerine başlayınca Azerbaycan ayağa kalktı. Azerbaycan hükümetinden ‘Ramil’i bir hafta içinde teslim edin’ diye tehdit aldık” dedi. Çetinkaya ayrıca antrenörüyle birlikte Gulüyev’in Fenerbahçe’ye maliyetinin yıllık 700 bin lira olduğunu söyledi.

GÖZYAŞLARIYLA KÜRSÜDE
200 metrede dünya şampiyonu olarak Türk spor tarihinin en büyük başarılarından birine imza atan Ramil Guliyev madalyasını aldı. Millî atlet İstiklal Marşı’mız okunurken asker selamı verirken, kürsüde gözyaşlarını da tutamadı.

Ramil Guliyev, Mersin’de düzenlenen 2013 Akdeniz Oyunları öncesi gazetemize verdiği röportajda 3-4 yıl sonra Bolt’la yarışıp onu geçmek istediğini açıklamıştı.