Dovi Mobilya üretim alanını arttırdı

Mobilyacılık sektöründe tasarım ağırlıklı mobilya üreten Dovi Mobilya, üretim alanını genişletme çalışmaları yapıyor. Dovi Mobilya Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Yalçın Özgül, hammadde bölgesi ve stok alanları için yeni alanlar oluşturduklarını belirterek, "2 bin metrekare alanı kapalı, bin 500 metrekare alanı yarı açık ve 500 metrekare alanı da açık olmak üzere toplamda 4 bin metrekarelik bir alan düzenledik" dedi.
Tasarım ağırlıklı ürünlere ağırlık vermeye başladıklarını kaydederek, bu ürünlerle, sektördeki yoğun rekabet içerisinde farklarını ortaya koymaya çalıştıklarını söyleyen Yalçın Özgül, Ar-Ge'nin doğru ve gerçek ifadesine ulaşabilmek için ciddi tasarımcılarla çalıştıklarını belirtti. Özgül, 2012'de üç ürün 2013'de de iki ürün ile görselliğin ön planda olduğu tasarım ürünlerine ağırlık verdiklerini aktararak, Türkiye'deki modern inşaat sürecindeki yeni binalarda kullanılmak üzere planlanan ürünlerinin de portföylerin de yer alacağını sözlerine ekledi. Özgül, "Tower veya plazalarda kullanılan, ihtiyaçtan ziyade görselliğin ön planda olduğu ve işlevselliğe sahip ürünler üretmeye ağırlık veriyoruz ve bu şekilde rakiplerimizde ayrılmayı hedefliyoruz" diye konuştu.


2012 yılında yatırımlarına ek tesis ile başladıklarını kaydeden Özgül, "Mobilya sektöründe stratejik güç metrekaredir. Makine, hammadde veya ürün değildir. Ürettiğiniz ürünler çok büyük alanlar kapladığı için onları bekletmek için büyük alanlara sahip olmanız gerekmektedir" şeklinde konuştu. Makine yatırımlarını da sürdürdüklerini aktaran Özgül, bu yatırımların daha çok üretim hattının eksik olan bölümlerini kapatacak ve hızlandıracak küçük çaplı yatırımlar olduğunu dile getirdi.


"Sektörde stratejik güç satış ve pazarlamadır"


Sektörde üretimin haricinde diğer bir stratejik gücün satış ve pazarlama olduğuna değinen Özgül, pazarlamaya yatırım yaparak, satış ayağının çok güçlü olması için çalıştıklarını belirtti. Satış departmanının her zaman kontrol altında olması gerektiğini vurgulayan Özgül, "Her departmanı güçlendirmeniz, disipline etmeniz ve kontrolünü sağlamanız gerekmektedir. Fakat, satış sizin kontrolünüzde olmadığı takdirde, sürdürülebilir bir büyümeyi sağlayamayabilirsiniz. Onun için biz, 2012 yılında ek genişlettiğimiz alanlarımızla birlikte, satış alanında da müşterilerimize daha yakın olabilmek adına bu yönde önemli çalışmalar yürütüyoruz, satış departmanımıza ağırlık veriyoruz" şeklinde konuştu.


Son zamanlarda ürün, katalog ve fiyat listesi gibi rekabet edilebilecek çalışmaları her firmanın yaptığını dile getiren Özgül, önümüzdeki dönemlerde ise, çok aykırı satış ve pazarlama stratejileri uygulamayı planladıklarını sözlerine ekledi. İhracat açısından en büyük rakiplerinin Çin olduğunu belirten Özgül, "Çin ile rekabet etmek çok zor. Daha önceden sadece ürün üreten Çin, şimdilerde tasarım ağırlıklı ürünler üreterek rekabeti daha da artırdı" şeklinde görüşünü açıkladı.


"İstanbul ile Amasya'nın aynı tutulması adil değil"


Özgül, Türkiye'deki büyümeye karşılık istihdam anlamındaki daralma nedeniyle, yeni alanlarda yeni işletmelerin açılmadığını ve eski işletmelerin de mevcut durumlarını korumaya çalıştıklarını dile getirdi. Kalifiye personel bulmakta zorluk yaşandığını söyleyen Özgül, eğitim verdikleri personelin çok küçük bir gelir artışı nedeni ile işletmeden ayrıldıklarını belirtti.


Sektörde ürünlerin çok erken kopyalandığını ve bu konuda bir engelin bulunmadığını söyleyen Özgül, tedarikteki yardımcı malzemelerin çoğunun yurtdışı kaynaklı olduğuna da değinerek, "Ülkemizin gelişmekte olan ve sanayi tesisi olmayan bölgelerde ayrımcı pozitif politikalar oluşturulmasının, Amasya veya Merzifon'daki yatırımlar ve üretimler açısından faydalı olacağını düşünüyorum. İstanbul ile Amasya'nın aynı tutulması çok adil değil, bu durum sektörün hızlı ilerlemesini de gelişimini de engelliyor" açıklamasında bulundu.