3 yaşındaki Alperen, unutulduğu servis aracında hayatını kaybetti

Düzenleyen:
3 yaşındaki Alperen, unutulduğu servis aracında hayatını kaybetti

YAŞAM Haberleri

3 yaşındaki Alperen, anaokulu servisinde baygın halde bulundu. Hastaneye kaldırılan minik Alperen, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamayarak can verdi.

İzmir Çiğli ilçesinde servis aracında unutulduğu iddia edilen 3 yaşındaki Alperen Sakin kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Olayla ilgili 2 kişi gözaltına alındı.

ARAÇ İÇİNDE UNUTULDU

Olay, Çiğli ilçesindeki bir özel anaokulunda meydana geldi. Sabah saatlerinde evinden alınan 3 yaşındaki Alperen Sakin, servis aracıyla okula geldi. İddialara göre, minik Alperen ardından da servis aracında unutuldu. Aradan dakikalar geçerken, minik Alperen servis aracında baygın halde bulundu ve okul içerisine alındı.

KALP MASAJI YAPILDI

Hemen minik Alperen'in ailesine haber verilirken, apar topar okula gelen baba Serkan Sakin, oğlunu hemen hastaneye kaldırdı. Hastaneye kaldırılan minik Alperen, dakikalarca kalp masajı yapıldı ancak hayata döndürülemedi. 3 yaşındaki çocuğun ölümü herkesi yasa boğdu.

3 yaşındaki Alperen, unutulduğu servis aracında hayatını kaybetti

GÖZYAŞLARIYLA UĞURLANDI

Alperen Sakin için Hacı Alaaddiin Top Camii'nde cenaze töreni düzenlendi. Cenazede, baba Serkan Sakin ve anne Buket Sakin gözyaşlarına boğuldu. Baba Serkan ve anne Buket Sakin'in ayakta durmakta güçlük çekti. Minik Alperen'in cenazesi, ikindi namazına müteakip Ulukent mezarlığına defnedildi. Olayla ilgili aynı okulda çocukları eğitim gören vatandaşlarda gözyaşlarına boğuldu. Vatandaşlar, olayın titizlikle araştırılması gerektiğini belirterek, kendilerinin de çocuğun servis aracında unutulduğunu duyduklarını söyledi.

2 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI

Öte yandan, olayla ilgili İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, emniyet ve valilik olayla ilgili bir soruşturma başlattı. Olayla ilgili servisçi ve servis görevlisi kadının gözaltına alındığı öğrenildi.

İHMAL ARAŞTIRILACAK

Yetkililer, olayda bir ihmalin olup olmadığını araştırırken, İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi de, olayla ilgili adli ve idari bir soruşturmanın yürütüldüğünü açıkladı. Yahşi, ölen Alperen'in ailesine de sabır dilediğini sözlerine ekledi.

Minik Alperen'den geriye ise babasıyla ve annesiyle beraber çektirdikleri fotoğraf kaldı. Olayla ilgili iki kişinin ise sorgusu devam ederken, Alperen'in kesin ölüm sebebi ise önümüzde günlerde belli olacak. Bu arada, olayın ardından anaokulunun 3 gün süreyle kapatıldığı öğrenildi.

KÜÇÜK ALPEREN'İN AİLESİNİN FERYATLARI YÜREK BURKTU 

Yaşanan acı olayın ardından, Sakin ailesinin feryatları yürek burktu. İki yıl önce Almanya'dan kesin dönüş yaparak İzmir'e yerleştiği öğrenilen Serkan Sakin, oğlu Alperen'in büyük bir ihmal sonucu hayatını kaybettiğini söyledi. 

''Alperen bayıldı, biz hastanedeyiz acilen gelin'' 
Olay günü işten çıktıktan sonra eşi ile buluşan baba Sakin, alışveriş yaptıkları sırada kreşten arandığını ifade ederek, ''Bize telefon açtılar 'Alperen bayıldı, biz hastanedeyiz acilen gelin' dediler. Şimdi ben hastaneye gittiğim zaman, kreş çalışanları ve kreşin sahibi, 'Biz çocuğu yatağına yatırmıştık, yemeğe kaldırmak için gittiğimiz zaman çocuğu uyandıramadık. Ondan sonra uyanmayınca da apar topar hastaneye götürdük. Öğlen yemeği için uyandırmaya çalışmıştık' şeklinde ifade verdiler. Beni aradıkları zaman saat 17.00'a geliyordu. Şimdi öğle yemeği 17.00'de mi yenir bu bir, ikincisine gelince de hastanede Alperen'e müdahale eden doktor, 'Bir saattir çocukla ilgileniyoruz gerekli müdahaleyi yapıyoruz, maalesef yaşatamadık. Çocuk zaten buraya geldiği zaman vefat etmişti. Yolda vefat etmiş, yahut daha öncesi var bu işin' dedi. Daha sonra kreş çalışanlarına soruyorum, yolda nefes alıyordu diyorlar. Ondan sonra bugün çelişkili ifadeler vermişler polise, bunun sonucunda çocuk sabah 07.30'da buradan alınmış, sonra kreşin orda çocuklar servisten aşağı inmişler. Alperen bu serviste uyuyor, bir şekilde bu serviste unutulmuş ve çocuk akşam 16.30'a kadar o servisin içinde havasız, insan aç susuz belki bir gün yaşar ama benim çocuğum o saate kadar İzmir'in sıcağında camları kapalı bir minibüsün içerisinde ne kadar kalabilir. Benim çocuğum zaten çoktan ruhunu teslim etmiş, ben gözüm gibi baktım yavrularıma, her anne babanın baktığı gibi. Vatanına milletine hayırlı bir evlat olsun diye didindim durdum. Biz vatanını milletini seven insanlarız, belki bugünün Başbakanı belki yarının Cumhurbaşkanı olacaktı.'' diye konuştu. 

''Ben yandım başkası yanmasın'' 
Baba Serkan Sakin sözlerine şöyle devam etti, "Benim çocuğum saçma sapan bir ihmal yüzünden hayata gözlerini yumdu. Canımdan can koptu kardeşim, canım gitti yani ben yandım başkası yanmasın. Devletimizden benim ricam, biz kanunlarımıza güveniyoruz, devletimize güveniyoruz, güvenimiz sonsuz. Bu işin arkasında kendimiz de duracağız, devletimizinde bu konu üzerinde titizlikle duracağına inanıyoruz. Birde şöyle bir kanun getirilsin isterim, kreşte annelik ve serviste servis anneliği yapacak kişilerin ya belirli bir kurs yada belirli bir sınava tabi tutulsun. Bunu başaramayan yapmasın kardeşim bu işi, can taşıyor. 3 yaşındaki çocuğumun hesabını kim verecek bana, canımdan can koptu, Alperenim gitti. Başka aileler yaşamasın, çok acı. Bugün kendi ellerimle götürdüm, kendim taşıdım, kendim gömdüm toprağa, o mezarın içine kendim girdim, bir avuç zaten" 

''Alperen anlatılmaz ki...'' 
Öte yandan, kreş yönetimine tepki gösteren baba Sakin, servis annesi olan kişinin ne kadar tecrübesi olduğunu araştırılmasına dikkat çekerek, '' Nasıl bir arabanın içinde çocuk unutulabilir. Şoför de bunu kontrol etmez mi, bu nasıl bir umursamazlıktır, nasıl bir ihmalkarlıktır. Alperen'in en ufak bir rahatsızlığı yoktu, Alperen anlatılmaz ki alperen, yerinde duramayan, afacan, mutlu ve kıpır kıpır bir çocuktu.'' dedi. 

Üç gün önce İzmir'e gelen küçük Alperen'in amcası Ahmet Sakin, yaşadıkları acının tarifi olmadığını, hala Alperen'in öldüğüne inanamadıklarını belirtti. Alperen'in hiç bir şeyi olmadığını belirten amca Sakin, ''Alperen cana yakın, oyunu seven güçlü bir çocuktu. Ben önce Allahın adaletine sığınıyorum, bunu yapan şahıs bizi seyredecektir mutlaka, elini vicdanına koysun, 16.30'a kadar bekletsin bu İzmir sıcağında, kapıları da kapatsın otursun çocuğunu seyretsin, ancak bizim acımızı o şekilde paylaşabilir. Ordan ben çok üzgünüm, hakimin karşısına çıktığında çok pişmanım demesin. Onu yargılayan hakimden Allah rızası için, kendi çocuğuna yapılmış gibi yargılasın onu. Sayın savcıma da rica ediyorum, kendisi bizim yerimizde olsa ne yapardı, o şekilde yargılasın bu insanları.'' şeklinde konuştu. 

''Çok neşeli bir çocuktu, uçtu gitti'' 
Alperen'in ölümünün ardından sarsılan Annanesi ise, ''O gün ben onu sevdim sevdim, ayranını verdim, sütünü verdim. Güzelce okşadım, kucakladım. Kucakladıktan sonra o da beni kucakladı, 'Annane' dedi öyle ayrıldık. Çok neşeli bir çocuktu, uçtu gitti.'' dedi. 

Düzenleyen:  - YAŞAM
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...