2017 Avrupa Kurban Bayramı Namaz Saatleri Kaçta? Almanya ve Avrupa Bayram Namazı Saatleri

Düzenleyen:
2017 Avrupa Kurban Bayramı Namaz Saatleri Kaçta? Almanya ve Avrupa Bayram Namazı Saatleri

EDİTÖRÜN SEÇTİKLERİ Haberleri

1 Eylül 2017 Avrupa Kurban Bayramı namaz saatleri kaçta? ile ilgili detaylar burada... Mübarek Kurban Bayramına kavuşmuş bulunuyoruz. Özellikle Almaya'da ve Avrupa'nın bir çok bölgesinde yaşayan Müslümanlar, ''Avrupa'da Kurban Bayramı namaz saati kaçta, öğren'' gibi soruların cevabını merak ediyor... İşte detaylar...

1 Eylül 2017 Almanya ve Avrupa Kurban Bayramı namazı saat kaçta? gibi aradığınız detaylar burada... Mübarek Kurban Bayramında Avrupa'da yaşayan Müslümanların en çok merak ettiği, ''Avrupa'da Kurban Bayramı namaz saati kaçta?, Almanya'da Kurban Bayramı namaz saati öğren, Fransa'da bayram namazı saat kaçta okunuyor'' gibi soruları sizler için hazırladığımız haberimizde derledik. Aşağıda bulunan tabloda Fransa, Almanya ve Avrupa'nın bir çok şehrinde Müslümanların olduğu bölgelerin Kurban Bayramı namaz saatleri yer alıyor... İşte detaylar...

İşte Avrupa'da bulunan bazı bölgelerdeki Kurban Bayramı namaz saatleri: 

2017 Avrupa Kurban Bayramı Namaz Saatleri Kaçta? Almanya ve Avrupa Bayram Namazı Saatleri

2017 Avrupa Kurban Bayramı Namaz Saatleri Kaçta? Almanya ve Avrupa Bayram Namazı Saatleri

Kurban keseceklerin tıraş olması
 
"Kurban kesecek kimse, Zilhicce ayı girince, saçını kesmesin ve tırnak kesmesin!"
 
 
Sual: Her hafta tıraş olan, tırnağını kesen bir kimse, kurban kesecekse, Zilhicce ayından itibaren, saçını tıraş etmesi, tırnağını kesmesi uygun değil midir?
Cevap: Her hafta saç, sakal ve bıyık tıraş etmek, tırnak kesmek, koltuk, kasık temizlemek sünnettir. İbni Âbidînde konu ile alakalı olarak deniyor ki:
“Zilhicce ayının ilk on günü, bu sünnetleri geciktirmemelidir. Hadis-i şerifte; (Kurban kesecek kimse, Zilhicce ayı girince, saçını kesmesin ve tırnak kesmesin!) buyurulması, emir değildir. Bunları, kurban kesinceye kadar geciktirmenin müstehab olduğunu göstermektedir. Fakat daha fazla geciktirmek ve hele kırk gün uzatmak günah olur.”
Görülüyor ki, kurban kesecek kimsenin, Zilhicce ayının birinci gününden, kurban kesinceye kadar, saçını, sakalını, bıyığını ve tırnağını kesmemesi müstehabtır. Fakat vacib değildir. Bunları kesmesi günah olmaz ve kurban sevabı azalmaz. Özür ile sakal tıraşı olanın, bu günlerde sakal uzatması fitneye sebep olur.
           ***
Sual: Kurbanlık hayvanı kesmeyip, hayrına, sadaka olarak herhangi bir kimseye diri olarak vermek, kurban kesmek gibi olur mu?
Cevap: Diri kurbanı veya parasını sadaka olarak vermek caiz değildir. Sadaka olarak verilirse, üçüncü günün akşamına kadar, ikincisini alıp keser. Bayram kurbanını üçüncü günün akşamına kadar kesmeyen kimse, kurbanı satın almışsa, canlı olarak kendini veya kıymetini, gümüş veya altın olarak fakirlere verir. Bayramdan sonra keser ise, etinden kendi yiyemez, hepsini fakirlere dağıtır. Bütün etinin kıymeti canlı kıymetinden az ise, değer farkını da sadaka verir. Satın almamış ise, orta derece bir kurban değerini fakirlere verir. Böylece, cezadan kurtulur ise de, kurban kesmek sevabını kazanamaz.
           ***
Sual: Kurbanlık hayvan, kusurlu çıkarsa, nasıl hareket edilir?
Cevap: Kurbanlık hayvanı satın alırken kusurlu ise veya kesmeye uygun olarak alınıp sonradan, kesmeye mâni bir kusur hasıl olursa, zengin kimse bir başkasını alıp keser. Adak olan kurban kusurlu olursa, zengin de, fakir de onu keser. Adak ölürse, başka almaları icap etmez.
           ***
Sual: Kurbanlık hayvanın yünü ve sütü, fakire mi verilir?
Cevap: Kurbanlık hayvan kesilmeden önce, bunun yününden, sütünden istifade etmek caiz değildir. Yünü ve sütü fakire verilir.
 
 

Kurban edilen, İsmail aleyhisselamdı

Kurban edilmek istenenin hazret-i İshak olduğu, uydurma Tevratta bildirilmektedir.
 
Sual: Bazı kimseler, kurban edilmek istenen İshak aleyhisselamdı diyorlar. Böyle bir şeyin aslı var mıdır?
Cevap: Kurban edilmek istenenin hazret-i İshak olduğu, Yahudilerin ellerinde bulunan uydurma Tevratta bildirilmektedir. Halbuki, eldeki Tevratların bozuk, uydurma olduğunu Kur’ân-ı kerim haber vermektedir. Kur’ân-ı kerim, kurbanlığın İsmail aleyhisselam olduğunu gösteriyor. Sâffât sûresinin yüzüncü ve sonraki âyetlerinde mealen;
(Ya Rabbi! Bana iyilerden bir oğul ver. Biz de, Ona halim, çok uysal bir oğlan müjdeledik. Çocuk, İbrahim aleyhisselam ile yürüyecek çağa gelince, İbrahim; “Ey oğulcuğum! Rüyada, seni boğazladığımı görüyorum. Bir bak, ne dersin?” dedi. Babacığım, sana emredilen ne ise, onu yap! İnşaallah beni sabredicilerden bulursun, dedi. İkisi de, Allahın emrine teslim olunca, İbrahim, oğlunu alın üzeri yere yatırdı. Bıçak çocuğu kesmedi. Ey İbrahim! Rüyaya sadık oldun. İyi hareket edenleri biz böyle mükafatlandırırız, dedik. Bu iş, açık bir imtihan idi. Oğlunun yerine, kesilmek üzere büyük bir koç verdik. Bundan sonra, Ona iyilerden İshak’ı Peygamber olarak müjdeledik. Ona ve İshak’a bereket verdik. Onların soylarından iyi olanlar da, nefsine zulmedenler de vardır) buyuruldu.
Bu âyet-i kerimeler, kurban edilenin İsmail aleyhisselam olduğunu açıkça göstermektedir. Çünkü, İbrahim aleyhisselam, Rabbim bana emrettiği yere giderim diyerek hicret edince, önce İsmail aleyhisselam sonra İshak aleyhisselam ihsan edildi.
Mir'ât-i Mekke kitabında deniyor ki:
“Ömer bin Abdülaziz hazretleri zamanında Yahudi hahamlarından biri Müslüman oldu. Halife buna;
-Kurban olunacak, İsmail mi, yoksa İshak mı idi? dedi.
-Ya halife, Yahudiler, hazret-i İsmail’in kurban olunduğunu bilirler. Fakat İsmail aleyhisselam, Muhammed aleyhisselamın ceddi olduğu için, kendi cedleri olan İshak aleyhisselamın kurban olduğunu söylüyorlar, dedi.”
İbni Âbidîn hazretleri buyuruyor ki:
“Müslümanların lüzumu olmayan din bilgilerini konuşmaları uygun değildir. İsmail mi daha üstündür, İshak mı üstündür? Kurban edilen hangisidir? Hazret-i Aişe mi daha üstündür, yoksa hazret-i Fatıma mı, sormamalıdır. Bunları öğrenmek lazım değildir. Allahü teâlâ bu gibi şeyleri öğrenmeyi emretmedi.”
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...