5 adımda açlık krizine dur deyin

Düzenleyen:
5 adımda açlık krizine dur deyin

SAĞLIK Haberleri

Hatalı beslenme, kan şekerinin aniden düşerek kontrolsüz yeme isteğinin ortaya çıkmasına sebep oluyor. İşte beş adımda kan şekerini dengede tutmanın formülü...

Ziyneti KOCABIYIK

Sofradan kalkalı birkaç saat olmasına rağmen, mideniz kazınmaya mı başlıyor? Hemen çekmecedeki kremalı bisküviye ya da sabahtan sakladığınız yağlı poğaçalara mı elinizi atıyorsunuz? Her sofraya oturuşunuzda kurt gibi acıktığınızı hissedip tabağınızdakini hemen bitirmek mi istiyorsunuz? Siz de “Ne yesem yarıyor” diye şikâyet ederek sürekli kilo alanların safındasınız demektir. Bütün bu sayılanların hatalı beslenme sonucu ortaya çıkan kan şekeri dalgalanmalarından kaynaklandığını söyleyen Acıbadem International Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Özge Güneş “Kandaki glukoz miktarı düşen kişilerde beynin belirli bölgesine sinyaller gider ve kişi dayanılmaz bir şekilde özellikle tatlı ve hamurlu gıdalar yeme ister. Bu isteğe karşı koyamayınca da gelsin tatlılar, hamur işleri ve kilolar...” diyor. Kontrolsüz yeme isteğine bağlı gelişen kilo artışının yanında diyabet ve kalp-damar hastalıklarının da ortaya çıkabileceğini söyleyen Güneş, açlık krizlerinin önüne geçmek için basit beslenme düzenlemeleri yapılabileceğini anlattı. “İşin sırı metabolizmayı aç bırakmamak” diyen Güneş alınabilecek tedbirleri şöyle sıraladı:

 

KAHVALTIDA YUMURTA OLSUN

Bütün gece aç kalan mideyi krizlerden korumak için iyi bir kahvaltı şart. Özellikle protein ağırlıklı kahvaltı etmek güne dinç başlamanıza yardımcı olacaktır. Beyaz peynir, yumurta veya süt, kaliteli protein kaynakları olarak güzel birer seçenektir. Susuzluk da beyine açlık sinyalleri gönderir. Susamasanız da günde 8 bardak su için.

5 ÖĞÜNDE "DENGE" VAR

Düzenli yemek yemekkan şekerinin gün içinde dengeli seyretmesine yardımcı olur. Özellikle kahvaltı, öğle ve akşam yemeği olan ana öğünleri atlamamalı ve en az 2 defa ara öğün yaparak kan şekeri dengesini sağlamalısınız. Magnezyum, fosfor, çinko gibi minerallerden zengin olmalarının yanı sıra bitkisel yağ içerikleriyle de midede uzun süre kalarak tokluk hissi veren ceviz, fındık ya da badem doğru bir tercih olacaktır.

TAHIL YULAFIYLA ARA ÖĞÜN YAPIN

Kaliteli karbonhidrat içeren proteinli bir ara öğün sizi doyuracağı gibi bununda yanında tatlı isteğinizin de önüne geçilmesini sağlar. Tahıl ve proteinin birleştiği ara öğünler kan şekeri dengenizi koruyarak tokluk hissi verir. Bunun için yulaf ve yoğurt ya da süt size yardımcı olacaktır. 1 su bardağı süt içerisine 3 yemek kaşığı yulaf ezmesi ilave ederek karıştırın. İçine 1,5 çay kaşığı toz tarçın ilave edin. İsteğinize göre 7-8 tane çiğ badem veya yarım muz veya herhangi bir meyve ilave edebilirsiniz. 

TATLI YERİNE MEYVE

Canınız tatlı istediğinde şeker oranı yüksek tatlılar yerine, vitamin ve minerallerden zengin, posa içeriği yüksek meyveleri tercih edin. Tabii ki meyvede de porsiyon kontrolü yapmanız önemli. Gün içinde 1-3 porsiyon arasında meyve tüketmeniz yeterli olacaktır. 1 orta boy elma veya 4 tane kayısı veya 1 adet şeftali veya 1 tane portakal ya da 15 adet üzüm bir porsiyon meyveye denk geliyor.

ÇUBUK TARÇINLI YEŞİL ÇAY İÇİN

Özellikle ara öğün zamanlarında içeceğiniz yeşil çay açlık duygunuzu bastırmanıza yardım eder. Yeşil çay ve tarçın insülin seviyesini dengeleyerek kan şekerinin aniden düşmesini önler. Ayrıca ana öğünlerde salata tüketmek aldığımız posa miktarını arttırarak midenin boşalma hızını yavaşlatır. Tam tahıllı unlardan yapılan ekmekler  de daha yavaş sindirildiği için tokluk hissini artırır.

 

 

 

 

Düzenleyen:  - SAĞLIK
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...