Omuz ağrısı kolayca kronikleşebiliyor

Düzenleyen:
Omuz ağrısı kolayca kronikleşebiliyor

SAĞLIK Haberleri

​Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Uzm. Dr. Yaşar Sezen Oral, omuz ağrılarında fizik tedavinin önemi hakkında bilgiler verdi. Uzm. Dr. Oral, omuz ağrısının kolayca kronikleşebildiğini ifade etti.

Medicana Bahçelievler Hastanesi Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Uzm. Dr. Yaşar Sezen Oral omuz ağrılarında fizik tedavini önemi hakkında bilgilendirme yaptı. Omuz ağrısı bel ve boyun ağrılarından sonra 3'üncü sıklıkta görülen bir problem olduğu dile getiren Uzm. Dr. Oral, omuz ağrısının özellikle kolunu kullanarak çalışan kişilerde doktora başvurma nedenleri arasında ilk sırada yer aldığını belirtti. Ayrıca Uzm. Dr. Oral, omuz ağrısının kolayca kronikleşebildiğini ifade etti.

Uzm. Dr. Oral, ''Omuz eklemi karmaşık bir yapıya sahiptir. Ellerimizi çeşitli pozisyonlarda kullanmamıza imkan veren bir eklemdir. Omuz eklemi geniş bir hareket aralığına sahip olmasına rağmen çok sabit bir eklem değildir. Bu da eklemi oluşturan anatomik yapıların herhangi birinde sorun olması, eklem fonksiyonlarının problemi olmasına yol açar'' dedi.

''Omuz ağrıları özellikle 40 yaş üzerinde ortaya çıkar''

En sık karşılaşılan ağrının, omuzun kendi yapılarından kaynaklanan omuz ağrıları olduğunu belirten Uzm. Dr. Oral, ''En başta omuzun tendonlarını ilgilendiren sıkışma sendromu diye tanımladığımız patoloji gelmektedir. Donuk omuz, tendonlara kireç birikimi ile oluşan kalsifik tendinitler, omuz gevşekliği ya da omuzun yarı çıkıkları, omuz çevresindeki rotator manşon kas grubunun ya da bursit gibi omuz etrafındaki lokalize infalamatuvar durumlar, miyofasyal ağrı sendromu denilen omuzun çevresindeki kaslara bağlı zorlanma ağrıları en çok görülen problemlerdir. Omuz ile ilgili hastalıklar özellikle 40 yaş üzerinde ortaya çıkar. Gençlerde ise geçirilmiş cerrahi veya travma öyküsü varlığında görülür. Özellikle etkilenen taraf üzerine düşme veya tekrarlayan ya da ani baş üstü aktiviteler gibi travmatik olaylar omuz çevresindeki kasların ve yumuşak dokunun yaralanmasına neden olabilmektedir. Omuz kasları ile ilgili sorunlarda hastalar omuz bölgesinden çok kolun üst 1/3 lateralinde ağrı hissederler. Ayrıca tekrarlayan baş üstü aktivitelerde ağrısı artar. Adeziv kapsülitte yani donuk omuzda ise ağrı genellikle gün boyu ve gece hissedilir, istirahatle geçmez'' şeklinde konuştu.

''Hastalığın evresine göre fizik tedavi uygulanır''

Fizik tedavisine değinen Uzm. Dr. Oral, ''Omuz ağrılı hastaların tedavisinde oldukça etkili tedavi yöntemlerinde biri de 'fizik tedavi' uygulamalarıdır. Fizik tedavi yöntemlerinden hangisinin tercih edileceği hastalığın evrelerine göre değişiklikler gösterebilir. Akut evrede; ağrı kesici akımlar ve soğuk uygulamalar tercih edilirken sonraki dönemlerde derin bölgelere etki edebilen derin ısıtıcı olarak isimlendirilen uygulamalar ön plandadır. Derin ısıtıcılar kısa dalga diyatermi veya radar, ultrason gibi uygulamalar içerir. Yapışıklıkların meydana geldiği omuz sorunlarında ultrason uygulamalarında harika sonuçlar alınabilir. Ayrıca omuz eklemini hareketlendirmek amacıyla bazı rehabilitasyon araçları da kullanılır. Bunlar omuz çarkı, tırmanma merdiveni, makaralı kaldıraç gibi rehabilitasyon araçlarıdır'' açıklamasında bulundu.

''Ameliyatsız tedavilerde sonuç almak için en fazla 1 yıl beklenmelidir''

Uzm. Dr. Oral, şöyle devam etti: ''Omuz ağrısı çekenlerde ameliyatsız tedavi seçenekleri tükendiğinde omuz için cerrahi girişimler gündeme gelir. Ameliyat gereken durumlarda ameliyat öncesi ve sonrası fizik tedavi rehabilitasyonu yapılması zorunludur, yoksa başarı şansı azalır. Ameliyatsız tedavilerden alınan sonuçların yeterliliğine karar vermek için en fazla 1 yıl beklenmelidir. Bazen bu süre daha kısa olup 3 ay sonra operasyon kararı alınabilir. Ameliyata erken karar verilmesinin başlıca nedenleri şunlardır. Omuz sorunu olan kişilerin nispeten genç yaşta aktif kol gücü kullanan meslek grubundan olmaları ameliyat kararını almayı kolaylaştırır. Ayrıca, genel sağlık sorunu olmayan, hekim önerilerine uyan ve operasyon sonrası yapılması gereken egzersizleri yılmadan yapan kişiler ameliyata daha erken alınabilir. Açık ameliyat öncesinde kapalı veya kansız ameliyat olarak da isimlendirilen artroskopik girişimlerden de yeterli sonuç alınabilir. Bu işlem sırasında omuz eklemi ayrıntılı olarak görülebilir ve tanı kesinleştirilir. Aynı anda yapılacak küçük cerrahi girişimler birinci basamak sorunların kolayca çözülmesini sağlayabilir. Ekleme yapılacak açık operasyonlarda sorunlu bölgenin kesilmesi, sıkışmış bir tendonun kurtarılması, yırtılan bir kısmın onarılması, yapışık bir alanın rahatlatılması gibi işlemler yapılabilir. Nadiren omuz ekleminin yerine suni mafsal takılması söz konusu olabilir. Bunlardan hangisinin yapılacağı kararı verilirken hastanın durumu, yaşı, hastalığın evresi gibi faktörler ön plana çıkacaktır. Kuşkusuz operasyon son seçenektir''.

Omuz sağlığını korumak için dikkat edilmesi gereken durumlar
Omuz sağlığını korumak için dikkat edilmesi gereken durumları açıklayan Uzm. Dr. Oral, ''Omuz ağrısından kurtulmak için günlük yaşam için yanlış olan davranışlardan kaçınmalısınız. Omuz 90 derece ve üzeri aktivitelerde sık kullanmamalı ve zorlamamalıyız. Aşırı ve zorlayıcı yüzme omuz kirişinin sıkışmasına neden olabilir. Elimizde ağır torbalar taşımaktan kaçınmalıyız. Çocuk ve gençlerimize, doğru duruş, oturma ve çanta taşıma şekillerinin öğretilmesi gerekir. Omuz ağrısı kolayca kronikleşebileceği için erkenden doktora başvurmak ve onun önerilerine harfiyen uymak gerekir. Omuz ağrısına yol açan mesleklerde çalışanların ve risk grubundaki sporcuların daha ağrılar başlamadan önlem almaları şarttır'' ifadelerini kullandı.

Düzenleyen:  - SAĞLIK
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...