Left
Lamba

HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__
Lamba
Right

AFAD Başkanı dünyadaki çelişkileri ortaya koydu: İnsani yardım yetmiyor

Düzenleyen:
AFAD Başkanı dünyadaki çelişkileri ortaya koydu: İnsani yardım yetmiyor

GÜNDEM Haberleri

“Dünya kozmetik sektörünün büyüklüğü 200 milyar dolar, insani yardımlara ise 25 milyar dolar harcanıyor. Maalesef, kozmetiğe harcanan para insani yardımlara yapılmıyor.”

Çetiner Çetin - Selçuk Böke / Afet ve Acil Durum Yönetim Başkanlığı (AFAD) Başkanı Mehmet Güllüoğlu, Türkiye gazetesine açıklamalarda bulundu. AFAD Başkanı Mehmet Güllüoğlu, 2018 yılında AFAD’ın gerçekleştireceği faaliyetlerden insani yardımlara, kentsel dönüşümden gönüllülük esasına kadar birçok konuda sorularımıza açık ve net ifadelerle cevap verdi. İşte Güllüoğlu’nun açıklamaları:

HİÇ TEREDDÜT EDİLMEDİ
“Türkiye için insani yardım sadece pazarlanacak bir malzeme değil, bir değerdir. Türkiye, Suriyeliler için nasıl kapılarını açtıysa, Iraklı depremzedeler için de hiç tereddüt edilmedi ve bölgeye gidildi. İlişkiler politik olarak hiç dert edilmedi ve konu hem Cumhurbaşkanımız hem Başbakanımız hem de Başbakan Yardımcımız tarafından takip edilerek bize gerekli girişimlerin yapılması talimatı verildi. Biz de o gece hem Irak makamlarıyla hem oradaki büyükelçiliğimiz ve konsolosluğumuz vasıtasıyla konuyu takip ettik.  Gerekli izinlerin alınmasıyla da sabaha karşı bölgeye gittik. Çünkü ortada insan var. Dili, dini, ırkı, ülkesi önemli olmadan ortada bir insan, bir afetzede vardı.  Bizim Myanmar’da gösterdiğimiz refleks, Irak’ta, Suriye’de gösterdiğimiz refleks bir birinden farklı değil. Biz belki Amerika gibi dünyanın en zengin ülkesi ya da çok yoğun petrol kaynakları olan bir ülke değiliz ama elimizde olan kaynakları bu tip krizlere harcamakta tereddüt etmemekteyiz. Keşke çok daha fazla kaynağımız olsa da daha fazla yardım yapabilsek.”

İNSANİ YARDIM VAZİFEMİZ
“Dünyanın bir kısmı teknolojik imkânları, lüks diyebileceğimiz hayatları yaşarken, dünyanın başka yerlerinde insanlar hala açlıktan ölüyor. Dünya şu anda yoğun olarak iki kutbu birlikte yaşıyor. Bizim Türkiye ve Türkler olarak kendimizi konumlandırdığımız yer ise dünyada adaletin tesis edilmesi. Bunun için de insani yardım bizim için bir vazife, sadece mihnet duyulacak bir şey değil. Bu ülkede yaşamanın bir vazifesi, insanlığın ve dinimizin bize emrettiği bir vazife.”

DÜNYAYA GÖSTERİYORUZ
 “Eğer geçmişimizdeki parametrelerimize bakarsak Fırat’ın kenarındaki kuzudan hesaba çekileceğini düşünürseniz Suriye’de, Somali’de bulunan insanlardan Filistin’deki Myanmar’daki insanlardan kendinizi mesul hissedersiniz. O yüzden bu sadece bizimle, benimle ya da kurumumla alakalı bir durum değil. Türk milletini kültüründe, inancında var. Biz onun kurumsal halini temsil ediyoruz.  Bizim motivasyonumuzun ana kaynağı inancımız, kültürümüz ve bu ülkede bulunmanın getirdiği sorumluluk. Bu yardımları yaparken de hem heyecan duyuyoruz hem de bir birinden farklı zorluklara şahitlik ediyoruz. Bunlar bizi yeise sürüklemek yerine daha teşvik ediyor çünkü bize vazifemizi hatırlatıyor. Bence Türkiye’nin gerek Myanmar’daki gerek başka yerlerdeki yapmış olduğu faaliyetler dünyaya da çok önemli mesajlar veriyor. Türkiye, dünyaya yangın yerlerini gösteriyor. ‘Ey dünya bakın burada bir yangın var’ diye hatırlatıyor.”

KOZMETİK-YARDIM ÇELİŞKİSİ
“Dünyadaki kozmetik sektörünün büyüklüğü 200 milyar dolar, insani yardım sektörünün büyüklüğü ise 25-30 milyar dolar civarında tahmin ediliyor. Yani kozmetiğe harcadığımız parayı insani yardımlara harcamıyoruz. Daha bencil bir topluma dönüştük. Bir tarafta daha lüks hayatlar ama öteki tarafta insani yardım bekleyen, dünyanın bir başka tarafındaki insanların yapacağı bağışı bekleyen insanlar var. Evet, dünyada teknoloji gelişiyor, hayat şartlarını kolaylaştıracak birçok yenilik var ama öteki tarafta da bir insanlık vazifesi var. Türkiye insanlara bunu hatırlatıyor. Yoksa Türkiye Cumhurbaşkanın eşinin Bangladeş’te ne işi var? Yine 2011 yılında o zaman Başbakan olan Cumhurbaşkanımızın açlık çeken, herkesin ‘gitme’ dediği güvenlik tehlikesi olan Somali’ye resmi bir uçakla gitmesinin ne anlamı var yoksa? O yüzden Türkiye, kurumlarıyla, lideriyle, sivil toplum kuruluşlarıyla dünyaya bunu (insanlık vazifesi) hatırlatıyor. Dünyanın en zengin ülkesi değiliz ama elimizdeki paylaşma konusunda cömerdiz, keşke daha fazlasını yapabilsek.”

RİSK AZALTMA ÇALIŞMALARI
“AFAD temelde bir afet kuruluşu 2011’den bu yan göçmenlere yönelik hizmetler ve son yıllarda ise uluslararası yardımlar gibi vazifelerimiz var. 2018 yılında da bu faaliyetlerimiz artarak devam edecek. 2018’de yeniden afet müdahale kapasitesi geliştirmesi ve risk azaltma anlamında yapacağımız projelerle ilgili bütçelendirme yapıldı. 2018 afet açısından özelikle risk azaltma çalışmaları ağırlıklı olmak üzere devam edecek. Türkiye bir afet ülkesi başta deprem olmak üzere; sel, yangın, heyelan gibi afetlere açık bir ülkeyiz. O yüzden binanızın güvenliği, zemmin güvenliği, bireylerin bu konudaki eğitimi gibi yoğun bir çalışma gerekir. Biz de deprem, heyelan ve sel gibi konularda özellikle risk azaltma faaliyetlerini yoğunlaştırarak hem müdahale hem de iyileştirme noktasında çalışmalarımız devam edecek.”

Gönüllülere ihtiyaç var
“AFAD gönüllük sistemine yönelik çalışmalarımız da var. AFAD gönüllülüğü ile hem toplumun eğitim alması hem de insan yardımlar anlamında çalışmalar yürütüyoruz. İnşallah önümüzdeki dönemde bunu paylaşacağız. İsim vermeyeceğim ama sanatçılarımızdan, sporcularımıza, liderlerimize çocuklara yaşlılara, üniversite öğrencilerine, çalışanlara varana kadar gönüller olacak. AFAD gönüllüğüne ihtiyaç duyuyoruz. Topluma faydalı olabilecek bir sistem kuralım istiyoruz o yüzden sanatçılardan sporculara kadar bu işe gönül verecek kişilere ihtiyaç duyuyoruz.”

Dönüşüm çok önemli
“Kentsel dönüşüm, hem risk azatlımı hem de afetlere hazırlık noktasındaki en kritik konulardan bir tanesi. Özellikle depremselliği olan yerler için hakikaten çok kıymetli bir konu. AFAD’ın afetlerdeki müdahale kapasitesi ne kadar iyi olursa olsun -ki bu anlamda dünyada sayılı kurumlardanız- kentsel dönüşüm hayati öneme sahip. Yani kötü binaların yerine depreme dayanıklı binaların yapılması gerekiyor. Bu anlamda Çevre ve Şehircilik Bakanımız Mehmet Özhaseki hususen çalışıyor ve önem veriyor.”

 

 

 

Düzenleyen:  - GÜNDEM
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...