16.04.2012 - 01:00 | Son Güncelleme: 16.04.2012 - 01:00
Ahıskada konsolosluk açılsın!
Gürcistana dönmek isteyen Gürcülerden 3-4 belge istenirken, Ahıskaya dönmek isteyen Ahıskalılardan 15-17 farklı evrak istenmektedir.
Gürcistan, Avrupa ve komşu ülkeleriyle dostane ilişkilerine bir ivme kazandırma sürecine girmiş, Anayasasında reformlar yapmış, ülkesindeki azınlıkların hak ve hukuklarını düzenleme girişimlerinde bulunmuştur. Özellikle çevresindeki komşu ülkelerle (Azerbaycan-Ermenistan-Türkiye) vize işlemlerinin kaldırılması ve Gürcistan Vatandaşlığına alınmalarda yasal düzenlemelerin yapılması takdire şayandır.
Görünürde dost toplum, dost devlet hatta akraba devlet mesajı veren Gürcistan Yönetimi, ülkesindeki azınlıkların dostane ve akraba ilişkilerini geliştirmenin yollarını aramaktadır. Bunun yanında, akraba ilişkilerinin komşu ülkelere de taşınarak, bu ülkelerle var olan tarihî bağların canlandırılması istenmektedir.
Fakat yapılan yasal düzenlemelerin, bazen dostane bir şekilde uygulanmadığı da görülüyor. Mesela, 2009-2010da Gürcistana göç eden Ahıskalı 42 ailenin ikamet-oturma, çalışma, vatandaşlık, eğitim ve sağlık problemlerine çözüm bulunamamış, bu ailelere herhangi bir devlet yardımı olmamıştır. 2007 sonrasında Gürcistana dönüş için yapılan 12.700 müracaattan sadece 5000 kadarı değerlendirilmeye alınmış ve bunlardan 72 kişiye geri dönüş izin belgesi (rehabilitasyon belgesi) gönderilmiştir. Geri kalan müracaatların değerlendirilmeleriyle ilgili herhangi bir zaman-tarih belirtilmemiştir.
Ayrıca, Azerbaycan Ahıska Türkleri Vatan Cemiyet eski Başkanı İbrahim Burhanov, bilinmeyen sebeplerden dolayı Gürcistana giriş izni alamamış, Moskova Uluslararası Ahıska Türkleri Vatan Cemiyeti eski Başkanı Süleyman Barbakzade de 2011 yılının başlarında Gürcistanda tutuklanmış ve hapse atılmıştır. Sebebi de satın aldığı mülkün daha önce ödenmeyen vergileri imiş...
Azerbaycan Türklerinin yaşadığı, Gürcistanın Tiflis ve Borçalı olarak bilinen Kvemo Kartlı vilayetine bağlı yerleşim bölgelerinde ilçe, kasaba ve köylerin, okul ve hastanelerin Türkçe olan isimleri Gürcüceye çevrilmiştir. Sovyet döneminde yerel yönetimlerde var olan imtiyaz hakları ellerinden alınmış ve merkezden atamalı olarak Gürcü bürokratlar getirilmiştir.
Gürcistana giden girişimci Türk vatandaşlarının başına gelen olumsuz olaylardan dolayı, geçtiğimiz yıl Rizede Gürcistan Mağduru Aileler Derneği dahi kurulmuştur. Gürcistanda haksız yere tutuklanan ve mağdur olan insanlara yardım edebilmek için bu dernek kurulmuş. Gürcistanda tutuklu bulunan Türk vatandaşlarından fidye şeklinde büyük paralar istenmekte veya yapılan yatırımlarla ilgili karşılıklı pazarlıklar yapılmaktadır. Ve bu pazarlıklara Gürcistan makamları da müdahil olmaktadır.
Gürcistana dönmek isteyen Gürcülerden 3-4 belge istenirken, Ahıskaya dönmek isteyen Ahıskalılardan 15-17 farklı evrak istenmektedir. Bunun yanında evraklar Gürcüce veya İngilizce çeviri şartıyla kabul edilmektedir. Geri döneceklerin de Gürcüceyi ileri derecede bilmesi ve mülakata tabi tutularak vatandaşlığa alınacağı vs. şartları bulunmaktadır. Bu şartlara rağmen Gürcistana dönüş için 12 binin üzerinde müracaat olmuştur.
Azerbaycan ve Türkiye, Gürcistanla ilgili yasal düzenlemelerini yeniden gözden geçirmelidir. Türkiye, Gürcistana giden girişimci Türk vatandaşlarına ve Ahıskalı ailelere sahip çıkmanın yollarını aramalıdır.
Bunun için, Türkiyenin Tiflis Büyükelçiliği bünyesinde Ahıska Konsolosluk şubesinin açılması düşünülebilir. Tecrübeli olan bürokratlarımız, meselelerin çözümünde ve haksızlıkların önlenmesine müdahil olarak yardımcı olabilirler. Bu durum, her iki taraf için ilişkileri daha güvenli kılacaktır. Yine Türk-Gürcü Üniversitesi kurularak, Türkçe ve Gürcüce Dil Edebiyat ve Tarih Fakültelerinin açılması için gereken girişimlerde bulunulabilir. Ahıska ve Batumda açılacak Fakülteler, bölgeye ekonomik canlılık getirecek, tarihî-kültürel bağları canlandıracak, Gürcü toplumunun ön yargılarının silinmesini sağlayacaktır.
Dr. Rasim Bayraktar
Mağduriyetimiz bir an önce giderilsin
Ben, 22 mart 2011de çıkan 6191 sayılı TSKdan (Türk Silahlı Kuvvetleri) atılanların itibarını iade eden yasanın kapsamına alınmayarak, mağdur edilmiş eski bir askerim. Bu yasa, YAŞ (Yüksek Askerî Şûra) Kararı ile ve yargıya kapalı idari işlemlerle TSKdan atılanları kapsadı, lakin yargıya açık kabul edilen, bakan onaylı ve kararnamelerle resen emekli edilenleri kapsamadı...
Bize, MSB (Milli Savunma Bakanlığı) tarafından söylenen, yargıya başvurma hakkınız vardı ibaresi, tamamen muğlak ve vicdani değildir. Çünkü, yargı denen tek yol AYİM (Askerî Yüksek İdare Mahkemesi)dir. Bu mahkemenin 5 üyesinin 2si hukukçu olmadığı gibi, mahkemenin kuruluş maddelerinin 21incisinde, disiplin cezalarının yerindeliğini denetleyemem, şeklen bakarım gibi bir ibare var. Minareyi çalan sicil amirim kılıfını hazırladığı için, yani hakkımda disiplin cezaları tesis ettiği için, AYİM tarafından göreve iade edilmem mümkün değildi.
Gerçek olan şu ki, hakkımda kasıt ve kin dolu duygularla tesis edilen disiplin cezalarının yargı yolu kapalıydı.
Bu mağduriyetimizi gidermeyi amaçlayan bir kanun teklifi MSB Komisyonunda görüşülmekte, buna sahip çıkılsın. Benim ve 1991 arkadaşımın mağduriyetine son verecek düzenleme, Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir an önce oylanıp uygulansın.
Önümüzdeki haftalarda muhtemelen genel kurulda oylanacak olan kanun teklifimize destek olacağınızı umuyorum.
Ali Deniz
> Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/
İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00