Türkiye'ye karşı ABD, PKK ve DEAŞ omuz omuza

Türk Silahlı Kuvvetlerinin, terör örgütü PKK’nın Suriye’deki uzantısı PYD’nin işgali altındaki Afrin’e düzenleyeceği sınır ötesi operasyon için hazırlıklar sürüyor. Hatay ile Kilis’e getirilen tank, fırtına obüs ile askeri araçlar sınır bölgesine ulaştırılırken bölgeden kirli ittifak haberleri gelmeye devam ediyor. İhlas Medya Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar önceki günkü köşe yazısında “Rakka’dan çıkarılan 300’e yakın üst düzey DEAŞ’lı terörist kuzeye taşındı. Saçları, sakalları kesilen teröristler PYD/PKK saflarına katıldı” diye yazmıştı. Batuhan Yaşar’ın köşe yazısının ardından bugün ajanslar “DEAŞ üyesi bazı teröristler ilçeye gelerek terör örgütü YPG/PYD/PKK ile hareket etmeye başladı. Bu teröristle, örgüt tarafından canlı bomba saldırılarında kullanılabilir” şeklinde haberler geçti. Kirli ittifakla ilgili bir itiraf da YPG’den kaçan iki teröristten geldi. YPG’nin elinde olan silah ve mühimmatların ABD başta olmak üzere bazı yabancı devletlerce havadan paraşüt yardımıyla verildiğini belirten R.C. adlı terörist “Geçen yılın nisan ayında Afrin’deydim. Türkiye’nin sınır güvenliği kapsamında modüler duvar çalışmasını yapmasının ardından Amerika’dan tünel kazıcı makine sipariş edildi” dedi. 

MENBİÇ’TE YIĞINAK

AA’nın Menbiç’teki güvenilir yerel kaynaklardan aldığı bilgiye göre, terör örgütü Fırat Nehri’nin batısında yer alan ilçede geniş yığınaklar yapıyor. İçlerinde ABD’nin verdiği zırhlı araçların da bulunduğu yaklaşık 400 araçlık konvoy, Menbiç merkezine geldi. Araçlar ve taşıdıkları teröristler daha sonra ilçenin iki noktasına gönderildi. Yığınaklardan ilki, Fırat Kalkanı Harekâtı bölgesinin güneydoğu hattının karşısında yer alan Arima beldesi ile Lübnani Çiftliği’ne yapıldı. Terör örgütü, ikinci yığınağını, Menbiç’in güneyindeki Silo bölgesinde yapıyor. Silo’daki yığınağın, örgüt ile Beşar Esad rejiminin arasındaki sınırı oluşturan hatta yapılması, Afrin’e takviye unsur gönderileceği şeklinde değerlendiriliyor. Menbiç’in Afrin ile doğrudan fiziki teması bulunmadığı için, teröristlerin rejim kontrolündeki alandan sevk edilmesi gerekiyor.

AMERİKAN SİLAHLARI

Afrin’de genel olarak M16 Amerikan piyade tüfeği ile donatılan teröristler, aynı zamanda Kalaşnikof, doçka, çeşitli ebatlarda havan, çeşitli roketatar, top ve az sayıda tanka sahip. Geçen hafta içinde ABD’nin terör örgütüne Türkiye’ye karşı kullanılmak üzere omuzdan atılan hava savunma füzelerinden verdiği ortaya çıkmıştı. ABD’nin birkaç ay önce Rümeylan hava üssüne gönderdiği 40’a yakın ısı güdümlü uçaksavarın bir kısmının da Afrin’e gönderildiği öğrenilmişti. PYD, Hatay’ın Amanos dağlarına açılan Afrin’den militan, silah ve mühimmat sızdırarak Türkiye’deki terörü besliyor. Güvenlik kaynakları, Afrin’den Amanoslar’a sızdırılanlar arasında tanksavar silahı, roket ve ağır makineli tüfekler gibi ağır silahlar ile uçaksavar mermisi türünde mühimmatın yer aldığını ifade ediyor. 

MUHALİFLERİN ELLERİ TETİKTE

Türk ordusunun Fırat Kalkanı Harekâtı ile terör unsurlarından temizlediği Cerablus, El-Bab, Soran, Dabık, Er-Rai ve Azez’de bulunan Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) güçleri alarm durumuna geçti. Afrin’e yakın bölgelerde hazırladıkları kontrol noktalarında toprak siperler oluşturan ÖSO güçleri, buradan gelebilecek saldırıları engellemek için hazır bekliyor. PYD’li teröristlerin kontrol noktalarına birkaç yüz metre uzaklıktaki Meşfe bölgesinde nöbet tutan ÖSO güçleri, yapılan taciz ateşine anında karşılık veriyor. ÖSO bileşenlerinden Ceyşel Şamel Tugay Komutanı Raşid Ebu Fatih, Afrin operasyonuyla tüm güçleriyle destek vereceklerini söyledi. Harrac aşireti lideri Esad Ebu Sufuk da benzen açıklamalarda bulunarak “Fırat Kalkanı Harekâtı’na da destek vermiştik. 3 bin silahlı gücümüzle Afrin ve Menbiç’e yapılacak operasyona katılacağız” dedi. 

SİVİLLERİ CANLI KALKAN YAPIYOR

Afrin’i işgal altında tutan terör örgütü YPG/PYD/PKK, Türkiye’nin operasyon hazırlıklarına karşı sivillere yönelik baskılarını artırdı. Bölgede yaşayan halkı tehditlerle evlerinden eden teröristler mevziler hazırlıyor. Az sayıda eşya alabilen aileler ilçeyi terk ederek özellikle Halep’e yönelirken teröristler kritik bölgelerde yaşayanların ilçeyi terk etmesine izin vermiyor. Bu bölgelerdeki halkı “canlı kalkan” olarak kullanmayı planlayan teröristler ilçedeki bazı binalara yerleşti. Bununla birlikte örgüt son 2 günde 19-30 yaşlarındaki 80 civarı genci Afrin ilçe merkezinde, 50 kadar genci de Raco beldesinde alıkoydu. Zorla silah altına alınan gençler, silah eğitimi almadan doğrudan cephe hatlarına gönderildi. Aileler çocuklarını evlerde saklamaya çalışıyor. 

AFRİN TEMİZLENSİN EVİMİZE DÖNERİZ

Terör baskısı sebebiyle Afrin’deki köylerini terk etmek zorunda kalan aileler evlerine dönme hayali kuruyor. 2013 yılında Afrin’e bağlı Meryemin köyünden Türkiye’ye gelen Arap kökenli Hasan Abu Ali “PYD gençleri zorla yanlarına almaya çalıştı. Direnenlerin bazılarını vurarak öldürdüler. Bütün dükkanları, evleri soydular. Köyümüzü basarak amcamı ve hamile olan yengemi vurdular. Amcam sakat kaldı. Yengem ise öldü. Bir yeğenim ile 2 kuzenimi zorla örgüte aldılar. Kaçmasınlar diye ailelerini öldürmekle tehdit ediyorlar” dedi. Kürt halkının da PKK/PYD’yi sevmediğini belirten Abu Ali, Türkiye’nin Afrin’e operasyon yapmasını desteklediklerini belirterek “Terör biterse evimize döneceğiz. Evimiz bahçemiz hepsi orada kaldı” diye konuştu. 

"KARŞIMIZA KİMSE ÇIKMASIN"

Dışişleri Bakanı Mevlût Çavuşoğlu, Kanada’nın Vancouver şehrinde düzenlenen Kuzey Kore konulu Dışişleri Bakanları Zirvesi’nde ABD Dışişleri Bakanı Tillerson ile görüşmesinin ardından açıklama yaptı. Çavuşoğlu, Tillerson ile görüşmesinde “ABD’nin terör örgütü YPG’ye desteği” ve “Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) elebaşı Fetullah Gülen’in iade edilmemesi” gibi iki sorunun ilişkilere zarar verdiğini anlattığını belirtti. “Bu iki sorunun yanı sıra bu durumun çok ciddi vahim bir durum olduğunu ve ilişkilerimizi ciddi şekilde tehlikeye sokacak bir adım olduğunu ve geri dönülmez bir sürece girebileceğimizi (Tillerson’a) açık bir şekilde söyledim” ifadelerini kullanan Çavuşoğlu, Tillerson’ın “gazetelerde çıkan haberlere itimat edilmemesi gerektiğini söylediğini” aktardı. Çavuşoğlu ise Tillerson’a, bunların sadece gazete haberleri olmadığını, bazı Amerikalı komutanların ifadeleri olduğunu hatırlattığını söyleyerek “Biz ilişkilerimizin o noktalara gitmesini arzu etmeyiz. Ancak o noktaya giderse çok ciddi karşılığı da olur dedim” yorumunu yaptı. Türkiye’nin Afrin’e yönelik muhtemel operasyonuyla ilgili de muhataplarıyla konuştuğunu kaydeden Çavuşoğlu şunları söyledi: Afrin’de bulunan YPG/PKK teröristlerinin hem İdlib’deki gözlemcilerimize, hem Fırat Kalkanı bölgesindeki askerlerimize, hem Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) mensuplarına yönelik hem de Türkiye’ye yönelik saldırılarına karşılık vereceğimizi ve karşımıza kimsenin çıkmaması gerektiğini söyledik. YPG/PKK’ya yönelik alacağımız tedbirler sadece Afrin’le sınırlı olamaz, burada Menbiç ve Fırat’ın doğusu da var.

TİLLERSON: TÜRKİYE'NİN ENDİŞLERİNİ CİDDİYE ALIYORUZ

ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson, "Türkiye'nin Suriye'deki endişelerini ciddiye alıyoruz" dedi. Tillerson şunları kaydetti: Türkiye gibi müttefiklerimizle çalışmaya devam edeceğiz. Türkiye'nin PKK kaygılarını göz önüne bulunduracağız. Türkiye’nin Suriye'de yaptığı insani yardımları biliyoruz. Suriye’nin geleceğini kurmakta Türkiye'ye ihtiyacımız var." DEAŞ'ın yeniden çıkmamasına odaklanılması gerektiğinin de altını çizen Tillerson, "Suriye'de DEAŞ tamamen bitinceye kadar askerî varlığımızı sürdüreceğiz. 2011'de Irak'taki hatayı tekrar etmeyeceğiz. ABD askerinin çekilmesi Esad'ın işine yarar" diye konuştu.