Left
Lamba

HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__
Lamba
Right

Samir Hafez, 'Obama kırmızı çizgi sözünden dönmez'

Samir Hafez, 'Obama kırmızı çizgi  sözünden dönmez'

GÜNDEM Haberleri

Suriye Türkmenleri Meclis Başkanı Samir Hafez, 2007'de seçildiğinde 'bir başkan savaşa tek başına karar vermemeli' dedi. Şimdi sözünü yerine getiriyor.

Yaklaşık 3 yıldır iç savaşın ve katliamların sürdüğü Suriye'de 3.5 milyondan fazla Türkmen yaşıyor. Başta Halep olmak üzere Humus, Lazkiye, Rakka, Golan, Bab'ı Amr ile Şam'ın içindeki Yermuk mahallesinin çoğunluğu Türkmenlerden oluşuyor. Baas rejiminin büyük baskı altında tuttuğu Türkmenler, Türkiye'nin girişimleriyle Suriye Türkmenleri Meclisi adı altında birleşti. Meclis'in başkanlığını yapan Samir Hafez, bölgede yaşanan son gelişmeleri, Türkmenlerin durumunu, muhtemel müdahaleyi ve olayların perde arkasını gazetemize değerlendirdi. "Suriye'deki Türkmenlerin sesini dünyaya duyurmak istiyoruz" diyen Hafez, "Türkiye'nin yaptığı büyük yardımlara müteşekkiriz. Ankara'daki toplantımızda Meclis için 39 kişilik bir grup seçildi. Dişişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da toplantıya iştirak etti" ifadelerini kullandı.SURİYE MASASI KURULMALI
Baas rejiminin yaptıklarını anlatan Hafez, "Esad rejimi, bizi birbirimizden ayırmıştı. Bir Türkmen, diğer kardeşinin nerede yaşadığını bilmiyordu. Şehirleri bir tarafa bırakalım, köylerimizde bile birbirlerimizden kopuktuk. Köy köy dolaşırken aradaki farkı çok net olarak görüyordum. Rejim taraftarı olan bir köy, mamur vaziyetteydi. Bizim köylerde adamakıllı su ve elektrik bile yoktu. Çocuklarımız okula gidiyor ama eğitilmiyordu. İsimlerini bile yazamıyorlardı. Humus'ta Türkçe konuşamazdınız. Devletin üst kademelerine girme ihtimaliz çok zayıftı. Türkiye'de her kesimden 50-60 kişinin katılacağı bir Suriye masası kurulmasını istiyorum. Bunu Dişişleri Bakanlığı'na da ilettim. İngiltere 6 ay önce kurdu. Dışişleri'nde Suriye konusunda çok bilgili ve ilgili bir grup var ama görüşmelerde kopukluklarla karşılaştık. Ortak bir koordinasyon gerekiyor" diye konuştu.
Suriye'de bir şeylerin değişmesi için Beşar Esad'ın gitmesinin yeterli olmayacağını vurgulayan Samir Hafez, şöyle devam etti: "Yönetim tam olarak Esad'ın elinde değil. Baas sisteminde Esad'ın etrafında ilk önce 20 kişilik bir halka var. Ondan sonra yönetici olarak daha geniş 60 kişilik bir halka. Esad, iktidarının ilk yıllarında halka açılmak istedi. Demokratikleşme alanında kanunlar çıkarmaya çalıştı ama sonuç elde edemedi. Çünkü gücü yetmedi. Çıkardığı basit kanunları bile uygulayamadı. Örnek verirsek, sigara içmeye sınırlama getiren kanun. Esad'a yakın aileler, hemen bunu bozmaya başladı. Yasak olan yerlerde sigara içildi. 'Biz daha güçlüyüz, o kim ki?' diyorlardı. Yani Esad, çıkarttığı kanunu bile uygulayamaz hale geldi. Burada sistem önemli, kişi değil. En aşağı 45 yıllık sistem. O yüzden buraya girmek zor. Baba Hafız Esad, en alt düzeydeki Nusayri takımını yukarıya çıkarttı. Bir bakıyorsunuz 5 subay, 1 general tek arabada işe gidiyor. Diğerine bakıyorsunuz, bir başka subayın 5 arabası, 20 koruması var. O da tuğgeneral, diğeri de... Ordunun tek amacı, rejimi korumak. Hatta İsrail ile bile gizli anlaşmaları var. Ayrılmak isteyen askerler, korkuyor. Bana çok telefonlar geldi, 'biz ayrılmak istiyoruz, bir yolu var mı?' diye. Ayrılmayı düşüneni anında infaz ediyorlar. Bir network ağı kurulmuş.
ABD Başkanı Barack Obama'nın Suriye'ye müdahale konusunda topu Kongre'ye atmasını da değerlendiren Samir Hafez, şunları kaydetti: "Obama, 2007'de seçildiğinde 'bir başkan savaşa tek başına karar vermemeli' dedi. Şimdi sözünü yerine getiriyor. Maksadı, Esad rejimini kısmı olarak vurup Suriye muhalefetini güçlendirmek. Böylece Cenevre'deki görüşmelere muhaliflerin daha güçlü katılmasını sağlamak istiyor. Bu arada, muhtemel operasyonda Hizbullah ve İran'ın tepkisini de ölçmeyi hedefliyor. Aslında Obama, Suriye'ye karşı kesinlikle bir harekata katılmak istiyor. Kırmızı çizgilerimiz sözü de var, çoktan alınmış bir karar da... Ayrıca, hem senatörlerin hem halkın büyük çoğunluğu savaşa karşı. Kongre kararı onun için önemli oldu."

nbsp;Samir Hafez, 'Obama kırmızı çizgi  sözünden dönmez'
Suriye'nin kuzeyinde özerk bir Kürt devleti istemiyoruz
Suriyeli Türkmenlerin Esad rejimine karşı verdiği savaş hakkında bilgi veren Samir Hafez, "Türkmen bölgelerini korumak için 6 Türkmen tugayını bir araya getirip kendi düzenli ordumuzu kuruyoruz. Suriye ordusundan kaçan 200'den fazla rütbeli subay da bize katıldı. Aralarında tuğgeneraller, generaller, albaylar var. Temel hedefimiz öncelikle kendi bölgelerimizi, Halep civarını ve Lazkiye'yi savunmak" diye konuştu. PKK'nın Suriye kolu PYD'nin ülkenin kuzeyinde özerklik çabalarına tepki gösteren Hafez, "Özerk Kürt devleti kurulmasından en çok endişe duyan kesim, Türkmenler. Çünkü biz tam ortada kalmış vaziyetteyiz. Türkmenlerin çoğunlukta olduğu bölge Suriye'nin kuzeyinde. Kürtler daha çok Kamışlı ve Haseki bölgesinde yaşıyor. Tam ortada biz varız" dedi.

İŞİN ASLI...
İran, Türk-Arap âlemini bölerek 'Safevi devleti' nbsp; kurmak istiyor
Suriye Türkmenleri Meclisi Başkanı Samir Hafez, Esad rejimine destek veren İran'ın ve Hizbullah'ın maksadını şöyle açıkladı: "Hizbullah, 2006'ya kadar Lübnan'ın güneyinde yoktu. Suriye ve İran tarafından kurulup büyütüldü. Şimdi yönetime karşı bunun diyetini ödüyorlar. İran'ın Suriye üzerinde başka bir amacı var. Türkiye ve Arap âlemini ortadan ikiye ayırıp Afganistan'a kadar uzanan bir Safevi devleti kurmak. Bunun için de Suriye, Lübnan gibi ülkelerdeki Şiileri kullanıyor."
RUSYA 'BEN DE GÜÇLÜYÜM' DİYOR
Rusya'nın tutumunu da değerlendiren Hafez, "Bundan 10 yıl önce NATO'ya üye olmak isteyen Rusya, ekonomik olarak tekrar güçlenince Suriye vasıtasıyla güç gösterisi yapıyor. ABD ve Batı'daki güce karşı çıkıp 'Bu dünyada ben de varım, daha bitmedim' diyor. Moskova, hem rejimin askerlerini eğitiyor, hem yönetiyor" dedi. Bölgedeki demokrasi hareketlerinden umutlu olduğunu söyleyen Hafez, "Arap âleminde zalim sistemler gidecek, yerine demokratik sistemler gelecek. Arap halklarının 70'li yılardan beri Türkiye'den bir beklentisi var. Gerçekten Türkiye'nin tarihten gelen büyük bir rolü var. Daha önce yapabileceğini ispatladı. Her ne kadar 100 adım gerekse de önemli olan ilk adımın atılmış olmasıdır. Türkmenler bir köprü vasıtası görebilir. Bu köprü sadece Suriye için değil Orta Doğu bölgesi için de önemli" ifadelerini kullandı.

LAZKİYE PAYLAŞILAMIYOR
Perde arkasında petrol savaşı var
Meselenin perde arkasında petrol savaşı olduğuna dikkat çeken Samir Hafez, şunları dile getirdi:?"Biz oradayken Hatay sınırının 80 km kadar güneyinde bulunan liman kenti Lazkiye'de 24 metreden petrol çıktı. Şehrin tam ortasında, yarı çapı etrafında 40 kilometrelik bir çapta petrol denizi bulunuyor. Gaz hacmi ise, Katar'ın üçte biri. Burada Rusya'nın çıkarına karşı bir gaz hattı kurulursa, Moskova da desteğini kesebilir. Zaten muhalif gruplar (özellikle PYD ve El Nusra Cephesi) arasında petrol kaynaklarının ele geçirilmesine yönelik çatışmalar ivme kazandı. Kürtler 'biz petrol bölgesini kimseye kaptırmayacağız, ölümüne kadar savaşacağız, çünkü bu bizim gelirimiz' diyor."
Hazırlayan: Hayrettin TURAN
hayrettin.turan@tg.com.tr

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...