Erhan Tuncel Metris Cezaevi'ne gönderildi

Yargıtay 9. Ceza Dairesi, yargılamayı yürüten mahkemenin 'Örgüt yok' kararını, 'Terör örgütü yok ama suç işlemek için oluşturulan bir örgüt var' diyerek bozmuştu.Aynı bozma kararında da Tuncel'in cinayete azmettirmek yerine, cinayete iştirak suçundan, 6 kişinin yaralanmasına neden olmak yerine de 6 kişiyi öldürmeye teşebbüs etmek suçundan yargılanması gerektiği belirtilmişti.İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, yürüttüğü Dink davası kararının Yargıtay 9. Ceza Dairesi tarafından bozulmasının ardından sanık Erhan Tuncel hakkında tutuklanması için yakalama kararı vermişti.Yargıtay, mahkemenin 'Örgüt yok' kararını 'Terör örgütü yok ama suç işlemek için oluşturulan bir örgütün varlığı söz konusu' diyerek bozmuştu. Aynı bozma kararında Dink'i öldürmeye azmettirmek suçundan beraat kararı verilen Tuncel'in cinayete iştirak suçundan yargılanması gerektiğini belirtmişti. Ayrıca Tuncel'in, toplam 10,5 yıl hapis cezası aldığı Trabzon Mc Donalds'da 6 kişiyi yaralamasına ilişkin suçlamanın da 6 kişiyi öldürmeye teşebbüs etmek olarak değerlendirilmesini istemişti.Hakkında çıkarılan yakalama kararı üzerine dün Kumburgaz'da kaldığı evde yakalanarak gözaltına alınan ve geceyi Asayiş Şube Müdürlüğü'nde geçirdi. Sabah saatlerinde önce Şişli Etfal Hastanesi'nde sağlık kontrolünden geçirilen Tuncel, daha sonra da güvenlik önlemleri altında Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı'na getirildi. Tuncel adliyeye otopark girişinden alındı.Ayrıca Tuncel'in çıkarılacağı İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin duruşma salonunun bulunduğu katta da yoğun güvenlik önlemleri alındı. Asansörlerin bu kata çıkması engellenirken, görevli olmayan kişilerin bu koridora girmesine izin verilmedi.
Tuncel duruşma salonuna alındığında sivil polis memurlari da salonda tedbir aldı. Tuncel, Yargıtay'ın bozma kararına uyulmamasını, mahkemenin verdiği kararda direnmesini talep etti. Serbest bırakılmasını isteyen Tuncel, aksi halde hakkında adli kontrol tedbirleri uygulanmasını talep etti.
Yargıtay'ın bozma kararına karşı bazı beyanlarda bulunacağını belirten Tuncel, sanıklarla kendisi arasında bir örgüt olgusunun bulunmadığını iddia etti. Mahkemenin verdiği yakalama kararından sonra kaçmak istese kaçabileceğini belirten Tuncel, "155 ve 156'yı aradım. 156 cevap verdi. Onlara da söyledim, avukatım aracılığıyla da da savcılığa 15 gün sonra teslim olacağım haberini gönderdim. Bunca zaman gelmeme sebebim, AİHM'e vereceğim dilekçe ile mahkemede yapacağım savunmamı hazırlamak içindi. Bunları hazırladıktan sonra teslim olacaktım." diye konuştu.
Yargılama aşamasında yaptığı savunmasından bazı kısımları okuyacağını belirten Tuncel, Trabzon Mc Donald's bombalanması olayıyla ilgili olarak Ahmet İskender haricinde tüm sanıkların, kendisinin çalışması sonucu yakalandığını söyledi. Savunmasının her bölümünde polise istihbarat elemanı olarak çalıştığını belirten Tuncel, Hırant Dink olayıyla ilgili olarak da sanıkları bu eylemlerinden vazgeçirmek için çok çaba sarfettiğini, hatta bu eylemin yapılacağı konusunda polise 18 kez ihbarda bulunduğunu söyledi.
Hiçbir şekilde ajan provakatörlük yapmadığını belirten Tuncel, "Ben sadece resimleri verdim. Bunu da Zeynel Abidin Yavuz'un kimliğini deşifre etmek, olayın ortaya çıkartılmasını sağlamak ve kimliğimin de gizli kalmasını sağlamak için yaptım. Resimler internetten rahatlıkla temin edilebilir. Zaten kendileri de temin etmiş. Kamu menfaatini düşünerek yaptım. Suç olduğunu bilmiyordum." dedi.
Tuncel ifadesinde "Ben bu olayda vatan için bir aile, bir istikbal, bir gençlik feda ettim. Vatan sağolsun." ifadesini kullandı. Herhangi bir yere kaçmadığını ve kaçmayı da düşünmediğini belirten Tuncel, "Hangi maddelerden beraat ettiğim mahkeme kararında yazmaktadır ve hukukçuların görüşüdür." dedi. Tuncel, hiç kimse ile ast-üst ilişkisi ve emir verme-alma ilişkisi olmadığını söyledi.
Cinayetin işlendiği gün Yasin Hayal'in Ogün Samast'a talimat verdiğinin ortada olduğunu belirten Tuncel, "Olayda kullanılan hiçbir silah, araç benim tarafımdan temin edilmemiştir." şeklinde konuştu.
Tuncel'in avukatı Erdoğan Soruklu da "Müvekkilimin hem azmettirici olmakla suçlanıyor hem de müvekkilimin verdiği bilgiler gerekçe gösterilerek kamu görevlileri suçlanıyor. Bir insan hem azmettirici olup hem de kamu görevlilerine buna ilişkin bilgi vermez. Bu hayatın oğlan akışına aykırı. Cinayete iştirak ettiği iddiası da mümkün değildir. Çünkü bu cinayete ilişkin kamu görevlilerine defalarca kez ihbarda bulunduğuna ilişkin deliller ve ifadeler mevcuttur. Böyle bir durum düşünülecek olsa bile bu kez kamu görevlilerinin görevlerini yapmamaları yüzünden cinayete engel olunamamıştır. Dolayısıyla Bu durum bir çelişkiyi ortaya koymaktadır ve illiyet bağının da kesildiği durumdur. Müvekkil hakkındaki yakalama kararının kaldırılmasını talep ediyoruz." diye konuştu..
Duruşma sonunda üzerine atılı suçun niteliği, kuvvetli suç şüphesi olgusunun devam etmesi, kaçma şüphesi bulunması ve en hafif koruma tedbirinin dahi yetersiz kalacağı gerekçe gösterilerek Erhan Tuncel'in tutuklanmasına karar verildi. Tuncel, kendisini getiren polis memurları tarafından yine yoğun güvenlik önlemleri altında Metris Cezaevi'ne götürüldü.