Kendini çabuk toparlayabilen ülke: Japonya

A -
A +
Bu hafta iş için Japonya'yı ziyaret ediyorum. Enerji tesislerini gezeceğim, Japonya'nın enerji güvenliğiyle ve enerji alanındaki değişikliklerle ilgili enerji sektöründeki ve diğer sektörlerdeki uzmanlarla görüşeceğim.
Japonya gerçekten büyüleyici bir ülkedir. Ayrıca kendini çabuk toparlayabilen bir ülkedir. Bununla ne demek istiyorum? Japonya son yüzyılda savaşlar, depremler, tsunamiler ve daha bir sürü felaket nedeniyle harap olmuştur. Ama hepsinden güçlenerek çıkmıştır.
2. Dünya Savaşı'nın ardından çalışan düzgün bir fabrikası bile kalmamıştı. Şehirlerde, hatta taşrada bile hasarsız çok az bina vardı. Ekonomi çökmüştü. Japonlar hallerinden şikayet etmek için vakit harcamadılar. 40 yıl içerisinde dünyanın ekonomik süper güçlerinden biri oldular...
Bugün gördüğüm Tokyo, canlı, güçlü ve büyüyen bir yer. Açıkçası saygı ve onur bu büyük şehrin ilerlemesine en büyük katkı yapan değerler. Tokyo temiz bir şehir. İyi organize edilmiş. İnsanlar düzenli ve asil bir şekilde davranıyor ve yürüyor. Birbirlerine karşı çok saygılılar. İşte bu saygı ülkenin düşünebileceğiniz en kötü durumlardan çıkıp, hızla tekrar toparlanma yolunda ilerlemesini sağlıyor. Bu hızla toparlanabilen doğasını bir arada tutan yapışkanın büyük kısmı olarak ise, ulusal takım çalışması ruhu olarak gözüküyor.
Doktora tezimde 19. yüzyıl sonu ve 20. yüzyıl başlarındaki Japonya da yer alıyordu. Ülke o zor zamanlarda da takım çalışması ve hızlı toparlanma sergilemişti. 19. yüzyılın başından ortasına kadar süren çok zayıf Tokugawa günlerinin ardından, ülkenin yeniden doğduğu Meiji yeniden yapılanma dönemini yaşamışlardı. Zor günler geçirdiler, ama eğitim, sıkı çalışma ve bazı parlak iş fikirleri sayesinde, örneğin en büyük tekstil makinesi ithalatçısıyken, en büyük tekstil makinesi ihracatçısı oldular...
Mart 2011'deki trajik ve kâbus gibi olan depremin ve tsunaminin ardında, Japonya bu zor durumdan çıkışın yollarını hızla bulmaya başladı. Fukuşima Daiçi nükleer elektrik santralinde hâlâ bazı problemler mevcut. Hâlâ evine dönemeyen çok sayıda insan var. Fukuşima'daki arazilerin, evlerin ve okulların çoğu hâlâ kullanılamaz durumda. Ancak ülke elektrik paylaşımı ve kesinti sürelerinde hemen anlaştı ve Japonya'yı tekrar ayağa kaldırmaya başladılar. Şiddet neredeyse hiç olmadı. Yağma olayları nadir idi. Ülke bir kez daha bir araya geldi. Böylesine bir felaket sonrası toparlanmaya çalışan bir ülkede hiçbir şey mükemmel değildir. Elektriğin büyük kısmının üretildiği nükleer santrallerde elektrik üretimini durdurarak, elektrik şebekesini ve ekonomiyi istikrara kavuşturmak hiç kolay değildir.
Japonya tekrar ayağa kalkma yolunda ilerliyor. Şehirlerde ışıklar geceleri tekrar yanmaya başladı. Ekonomi, yaşadıkları finans ve konut krizinin ardından son 30 yıldır olduğu gibi yavaş da olsa iyiye gidiyor.
Japonya'nın problemleri var. Hiçbir ülke mükemmel değildir. Ancak en zor durumlara dayanabilen esnek insanların bulunduğu yer Japonya'dır.
Hepimizin Japonya ve Japon halkından bir şeyler öğrenebileceğini düşünüyorum. Alınacak en önemli derslerden biri, eğer kendini çabuk toparlayacak bir ülke istiyorsanız, halkın karşılıklı saygı ve takım çalışması nedir bilmesi gerekir. Eğer bu değerler olmasaydı, Japonya asla bugünkü Japonya olamazdı.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.