Hollande Abbas'la görüştü

/ Kaynak: İHA
Hollande Abbas'la görüştü

DÜNYA Haberleri  / İHA

Filistin Devlet Başkanı Abbas ile görüşen Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Filistin ile İsrail arasında kalıcı barışın şart olduğunu söyledi.

Fransa Cumhurbaşkanı Hollande, resmi temaslardan bulunmak üzere Paris'te bulunan Filistin Devlet Başkanı Abbas ile dün Elysee Sarayı'nda görüştü. Bir saati aşkın süren görüşmenin ardından Hollande ve Abbas ortak basın açıklaması yaptı. Basın toplantısında, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'na katılmadan önce Fransa'ya gelmeyi seçtiği için Abbas'a teşekkür ederek konuşmasına başlayan Hollande, Abbas'la gelecek hafta bu toplantıda bir arada olacaklarını belirtti. 2 binden fazla insanın hayatını kaybetmesine yol açan, binlerce kişinin yaralandığı ve insanların bugün yoksulluk içerisinde yaşamasına neden olan Gazze'deki feci olayların birlikte hatırlanması gerektiğini dile getiren Hollande, "Sayın Abbas'ı, Mısırlılarla ve daha pek çok katkıyla birlikte kalıcı bir barış sağlamak ve daha fazla insanın hayatını kaybetmesini önlemek için gayretlerinden dolayı tebrik etmek istiyorum. Aynı zamanda Fransa'nın da desteğini de belirtmek istiyorum. Hem halkın yanında olduğumuzu belirtmek, hem de Gazze'nin yeniden imarı için elimizden gelen katkıyı yapacağımızı belirtmek istiyorum. Ancak Gazze üçüncü kez bu duruma geliyor. Elbette biz elimizden geldiği kadar bu yardım görevimizi yerine getireceğiz. Ancak asıl gerçekleştirmemiz gereken, kalıcı bir barış anlaşmasıdır" dedi. Bunun için durdurulan müzakerelerin yeniden başlatılması gerektiğine dikkat çeken Hollande, "Bu görüşmeler, müzakereler, askıya almalar, durdurmalar artık çok uzadı. Bir çözüm gerek. İsrail-Filistin çatışması sanki hiç bir zaman çözümlenemeyecekmiş hissine bir son verilmeli artık" diye konuştu.


Hollande şöyle devam etti:


"Aslında tüm parametreleri biliyoruz. İsrail'e ve Batı Şeria'ya gittiğimde bu ilkelere değinme fırsatım oldu. Güvenlik Konseyi'ne sunulacak bir karar tasarısında çok açık bir şekilde süreçten beklentilerimizi ve çözümün ne olması gerektiğini dile getirmemiz gerekecek. Bu sırada bölgede yaşanan gelişmeler hakkında da görüşmek istedik. Terörle mücadele, IŞİD hareketiyle çok farklı bir yön aldı. Zaten bölgede var olan başka hareketlerle de bağlantılı sonuçta. Fransa sorumluluklarını göstermek istedi. Sayın Başkan'a düşündüğümüz müdahaleyi anlatma fırsatım oldu. Girişimimiz aslında Iraklı yetkililerin talebine cevabımızdır. Irak'ı tehdit eden, ancak aynı zamanda tüm bölgeyi hatta ötesini tehdit eden terörist hareketin zayıflatılmasını sağlayacaktır."


Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande, Abbas ile görüşmelerinin, hem kişisel anlamda aralarında, hem de Fransa ve Filistin halkı arasındaki olağanüstü ilişkinin göstergesi olduğunu belirtirken, ülkesinin aynı zamanda İsrail'in de güvenliğini istediğini ifade ederek, "Biz herkesle konuşmayı biliyoruz ve bu yüzden bu çatışmaya son vermek için ortak bir çözüm katkı sağlayabileceğimizi düşünüyoruz" dedi.


Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas da Hollande ile görüşmekten çok memnun olduğunu dile getirerek, "Her iki tarafı da ilgilendiren belli konuları görüşmek için iyi bir fırsat oldu. Filistin halkının bağımsızlığına ve özgürlüğe ulaşmasını hedef alarak, bugün kendisiyle barışa ulaşmanın yolları üzerine ve bölgede istikrarı sağlamanın yolları üzerine odaklandık. Bunun, özellikle de İsrail'in Gazze'ye yönelik savaşından sonra uluslararası güvenlik ve barış üzerinde doğrudan bir etkisi olacaktır. Sayın Hollande'a, Fransa'nın Filistin halkına yönelik destekçi ve yardımsever tavrından dolayı şükranlarımızı sunduk. Ayrıca barış yönünde ve halkımızın bağımsızlığına erişmesi yönünde kendisinin ve ekibinin gayretlerimizde bize gösterdiği destek için de şükranlarımızı dile getirdik" ifadelerinde bulundu.


"FİLİSTİN HALKININ HAKLARINI SAVUNMAYA KARARLIYIZ"


İsrail'in, Filistin Devleti'nin topraklarını işgalinin sona ermesi için siyasi bir süreç içerisinde ve geniş çaplı uluslararası görüşmeler çerçevesinde Filistin halkının haklarını savunmaya kararlı olduklarını dile getiren Abbas, "İsrail'in yürüttüğü Apartheid politikası, kolonileşme, topraklara el konulması, bütün bunların sona erme zamanı geldi. Hem Batı Şeria için istiyoruz, hem de Doğu Kudüs için. Biz bunları talep ediyoruz. Ayrıca 1967 sınırlarına dayanarak iki ülke arasındaki sınırın belirlenmesini talep ediyoruz" şeklinde konuştu.


Siyasi görüşmeler çerçevesinde Arap ülkelerinin desteğini kazandıklarını belirten Abbas, "Dost ülkelerle ve bölgesel gruplarla da görüşmelerimize devam ediyoruz. Amacımız, modern tarihin en uzun işgaline artık bir son verilmesi ve yolu belirleyen bir kararın alınması için Güvenlik Konseyi'ne seslenmek" diye konuştu.


Tüm ülkelerin ahlaki, etik ve siyasi sorumluluklarını üstlenmelerinin zamanı geldiğine dikkat çeken Filistin Devlet Başkanı Abbas, "Filistin halkına yönelik bu tarihi haksızlığın düzeltilmesi için, 66 yıldan fazla bir süredir devam eden bu çatışma durumunu sona erdirmenin zamanı geldi. Bilindiği üzere Arap ülkeleri 2002 yılında bir barış girişiminde bulunmuştu. Bu girişimin hayata geçirilmesi için hala fırsatımız var. Bölgedeki tüm halkların barış içerisinde ve iyi komşuluk ilişkileri içerisinde yaşayabilmeleri için bir fırsatımız var. Bu sayede terörün daha fazla yayılmasına karşı yakın zamanda alınan bölgesel ve uluslararası önlemler inandırıcılık kazanacaktır" dedi.


Fransa'nın, tutumu ve nüfuzu sayesinde Arap ülkelerinin bu barış girişimini bir uluslararası seferberliğe doğru götürebileceğinden emin olduklarını belirten Abbas, bunun bölgede istikrar ve barış için bir fırsat olduğunu ifade etti. Abbas, Arap ülkelerin barış girişiminin, tüm Arap ve Müslüman ülkelerin İsrail ile ilişkilerini hemen normalleştirmeye hazır olduklarını gösterdiğini kaydederek, "57 ülke hemen İsrail Devleti'ni tanıyabilir. Ancak İsrail, bunun karşılığında Arap topraklarından çekilmelidir" dedi.


Arap ülkelerinin barış girişiminin mülteciler konusunda da olağanüstü bir çözüm önerdiğini vurgulayan Abbas, "Her iki tarafın onayını alan ve 194 numaralı karara dayandırılan bir çözüm sunuyor. Bu girişim 2002 yılından bu yana masada. Bu fırsatı kaçırmamalıyız" ifadelerini kullandı.


"İSRAİL'İN İŞGALİNE SON VERMEDEN VE BAĞIMSIZ FİLİSTİN DEVLETİ'Nİ KURMADAN TERÖRÜ YENEMEYİZ"


"Terörle mücadele ve IŞİD'e karşı mücadele bizim için gerçek bir hedef. Aynı zamanda bu terör hareketlerini besleyen kaynakları da kurutmalıyız" diyen Abbas, barışa ulaşmadan, İsrail'in işgaline son vermeden ve bağımsız Filistin Devleti'ni kurmadan terörü yenemeyeceklerinin altını çizdi. Abbas şöyle konuştu:


"İsrail'in saldırıları kabul edilemez. Buna göz yumamayız. Mısır bir ateşkes için çok çalıştı, iki taraf arasında sakinliğin geri gelmesi için. Bugün durumu stabilize etmek ve güçlendirmek için Mısır'la ortak çalışıyoruz. Ayrıca Filistin hükümeti, Gazze'de halkın normal bir hayata dönmesi, elektrik ve suyun geri gelmesi, evlerin yeniden inşa edilmesi, fabrikaların yeniden çalışması için BM ile işbirliği içerisinde inşaat malzemelerinin tedarikini organize etmeli. Yardım planına katılan ülkelerin katkısı konusunda ısrarcıyız. Herkesi Mısır'da 12 Ekim'de düzenlenecek yardım konferansına katılmaya davet ediyoruz."


Son Gazze savaşının gerçekten çok farklı olduğuna dikkat çeken Abbas sözlerini şöyle sonlandırdı:


"On binlerce hane yıkıldı, binlerce insan öldü, on binlere kişi yaralandı. Binlerce insan sokakta yatıyor. Fabrikalar, kurumlar, okullar, ibadet yerleri yıkıldı. Ancak biz aynı zamanda iki yıla bir Gazze'yi yeniden inşa etmek zorunda kalmak istemiyoruz. Güvenlik, barış istiyoruz. Biz İsrail'in daha fazla saldırısına maruz kalmak istemiyoruz. Barışmak lazım. 1967 sınırlarına dayanarak Batı Şeria'da ve Doğu Kudüs'te Filistin Devleti'ni kurmak lazım. Çözüm budur. Bu bölgeler tek bir yönetim altında toplanmalıdır."

DÜNYA
Kaynak: İHA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...