Mektebi: BM'nin rolü, ablukanın kaldırılmasını sağlamaktır

Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu (SMDK) Genel Sekreteri Yahya Mektebi, Birleşmiş Milletler'in (BM) rolünün, halkın vatanlarından zorla çıkarılmasına destek olmak değil, yardımların ulaşması, ablukanın kaldırılması ve alınan kararların uygulanmasını sağlamak olduğunu söyledi.

Mektebi, 118 yaralının Şam kırsalından İdlib'de muhaliflerin kontrolü altındaki bölgeye ulaştırılmasının ardından bir televizyon kanalında yaptığı açıklamada, Devlet Başkanı Beşşar Esed ve müttefiklerinin, Suriye halkını öldürmek için en acımasız suç ve terör yöntemlerini kullanmaya, BM kararlarını aşmaya devam ettiğini belirtti. Mektebi, "Rejim, Rusya ve İran'ın desteğiyle, halkı baskı altında tutmak ve tehcire zorlamak için ablukayı araç olarak kullanıyor. Bu teröristlere ait bir usuldür, binlerce sivilin şehit olmasına ve zorunlu göçe neden oldu" dedi.

"Halka karşı işlenen suçlar sır değil"

Rejim güçleri, Hizbullah'a ait çeteler ve İran devrim muhafızlarının Şam kırsalında işlediklerinin kısmi soykırım ve insanlığa karşı savaş suçu olduğunu aktaran Mektebi, şunları kaydetti:

"BM, ablukanın kaldırılmasını öngören 2139 sayılı karar başta olmak üzere bazı kararlar aldı. Ancak bu kararların uygulanmaması, rejimin abluka siyasetine devam etmesi ve suç işleme hedefleri kapsamında dayatmalarını artırmasına yeşil ışık yakıyor. BM, rejimin imzaladığı yerel anlaşmalardaki ara buluculuk rolü gereği halkı vatanlarından zorla çıkarmaya destek olmak yerine yardımların ulaşması, ablukanın kaldırılması ve alınan kararların uygulanmasını sağlamalıdır."

Mektebi, Moskova yönetimini, bu savaşın önemli ortakları arasında yer almakla suçlayarak, Rusya'nın Muaddamiye ve Şam kırsalındaki köylerde, bölge sakinleri ve Özgür Suriye Ordusu mensuplarını ya silahlarını bırakarak bölgeyi terk etmeye ya da hava saldırıları ve ölümle karşı kaşıya kalmakla tehdit ettiğini dile getirdi. 

"Suriye halkı aleyhinde işlenen suçlar artık kimse için sır değil" diyen Mektebi, Zebedani, Dareyya, Muaddamiye, Duma, Eş-Şeyh Miskin ve Azez, Sarmada'da işlenen suçların dünya tarafından görüldüğünü söyledi.