'Macaristan'ın izlediği mülteci politikası endişe verici'

BMMYK Orta Avrupa Ofisi, Dünya Mülteciler Günü münasebetiyle geçen yıl sığınmacı krizinin sembol yerlerinden biri olan başkent Budapeşte'deki Keleti Garı'nda ''Savaştan Umuda'' isimli fotoğraf sergisi açtı.

BMMYK Macaristan Basın Sözcüsü Ernö Simon, AA muhabirine yaptığı açıklamada, geçen yıl yaşanan sığınmacı krizinde Keleti Tren Garı'nın simge haline geldiğini belirterek, ''Keleti Tren Garı, bugünkü programımız için özellikle seçildi. Çünkü burası geçen yıl Macaristan'daki mülteci krizinin sembolüydü. Geçen yıl aralarında çocuk, ihtiyar, hamile ve hastaların da bulunduğu binlerce, on binlerce mülteci haftalarca burada yaşamak zorunda kaldı. Mülteciler bu istasyondan Avusturya'ya doğru yürümeye başladı. Bugün, Dünya Mülteciler Günü programımız için bu yeri özellikle seçtik çünkü bununla mültecileri unutmadığımızı ve onların yanlarında olduğumuz mesajını vermek istiyoruz.'' diye konuştu.

Macaristan'ın, Sırbistan ve Hırvatistan sınırlarına dikenli tel çekmesine rağmen sığınmacı girişini sadece geçici olarak engelleyebildiğine değinen Simon, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Macaristan'da 2015 yılına nispeten çok daha az mülteci var. Macaristan hem Sırbistan hem de Hırvatistan sınırlarını tel örgü ile kapattı. Ama bu tel örgülerin işlevi geçici oldu. Çünkü bu tel örgüler mültecileri sadece Sırbistan, Hırvatistan, Slovenya ve Avusturya rotasına yönlendirdi. Balkan rotası kapanınca aslında bu tel örgünün çözüm olmadığını çünkü Balkan rotasının kapanması üzerine Macaristan'a yaklaşık 20 bin mültecinin giriş yaptığını görüyoruz. Macaristan'a mülteci girişi devam ediyor ve Macaristan iltica başvurusu yapanlara karşı uluslararası hukuka uyarak görevini yerine getirmeli.''

Simon, Macar yetkili kurumlarının mülteciler konusunda attığı adımların endişe verici olduğunu bildirdi.

Simon, şunları kaydetti:

''Mülteci konusunda Macar yetkili kurumların şu an davranışları ve hareket biçimi birçok açıdan endişe verici. Öncelikle tel örgüler sığınmacıların iltica başvurusuna ve ülkeye girişlerine bir engel. Aynı şekilde sığınmacıların tel örgüyü aşmasının suç sebebi olması da endişe verici. Çünkü uluslararası hukuka göre bir mültecinin gerekli evrakları olmadan yeşil bölgeyi geçmesi suç sayılamaz ve cezalandırılamaz. Macaristan, sığınmacıların iltica başvurusu sonuçlanıncaya kadar bekledikleri kampları kapatmamalı.''

Geçen yıl sığınmacıların Batı Avrupa'ya geçmek için en önemli duraklarından biri olan Macaristan, sığınmacı akınını durdurmak için Sırbistan ve Hırvatistan sınırlarına jiletli tel örgü çekmiş, sınır bölgelerinde olağanüstü hal ilan ederek yasa dışı geçişlere uygulanan cezaları artırma yoluna gitmişti.

Macaristan, sınırlarını korumak için Vişegrad Grubu'nun (Çek Cumhuriyeti, Macaristan, Polonya ve Slovakya) desteğiyle sınırlarına asker ve polis de göndermişti.

Macar hükümeti, sığınmacı krizi çerçevesinde Balkan ülkelerindeki belirsizlik dolayısıyla 9 Mart'ta sınırlardaki güvenlik önlemlerini artırıp ülke genelinde "acil durum" kararı almıştı.

Macaristan son olarak 3 Nisan'da, sığınmacı girişini engellemek için Bacs-Kiskun ve Csongrad bölgeleri arasında yer alan, çeşitli su yolu ve sazlıklar dolayısıyla yürüyerek geçişlerin çok zor olduğu Macaristan-Sırbistan sınırındaki Kelebia'da da tel örgü çekmeye başlamıştı.