Suriye için dörtlü zirveye geri sayım

SELÇUK BÖKE

Türkiye, yedinci yılını dolduran Suriye iç savaşının son bulması ve krizin siyasi yollardan çözülmesi için çabalarını sürdürüyor. Hâlihazırda İran ve Rusya ile Suriye’de çatışmaların durması için Astana sürecinde çaba gösteren Türkiye, bir taraftan da Suriye için yeni anayasa çalışmaları yapan ve ülkeyi seçimlere götürmeye çalışan Cenevre sürecine katkı sağlıyor. Bu kapsamda Türkiye’ye, Suriye konulu yeni bir zirveye ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. 

YOĞUN GÜNDEM

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın daveti üzerine Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Emanuel Macron’un; kasım ayının ilk haftasında İstanbul’da bir araya gelmesi bekleniyor. Suriye meselesinde siyasi çözümden yana tavır alan ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü destekleyen dört ülke, iç savaş sonrası atılacak ortak adımları ele alacak. Erdoğan, geçtiğimiz haftalarda zirveye ilişkin yaptığı açıklamada, “Dörtlü zirveden iyi bir netice almayı umuyoruz. İdlib başta olmak üzere Suriye’yi konuşacağız. Amacımız daha olumlu istikamette daha iyi yere taşımak” ifadelerini kullanmıştı. Zirve kapsamında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın liderlerle ikili görüşme yapması da ön görülüyor. 2011 yılında başlayan Suriye iç savaşı sonrası atılacak adımların görüşüleceği zirvede, Suriye’nin yeniden imarı, anayasa komitesi çalışmaları, BM gözetimde adil seçimler, İdlib ve Fırat’ın doğusundaki gelişmeler ele alınacak diğer gündem maddeleri.

İDLİB İÇİN VERİLEN SÜRE SONA ERDİ

İdlib’in ağır silahlardan arındırılması ve muhaliflerin oluşturulan tampon bölgeye geçmesi için verilen süre dün itibariyle doldu. Daha önce ağır silahlarını çeken muhalifler, bölgeden çekilmeyi tamamladı. Ancak bölgedeki en büyük muhalif oluşumlardan Tahrir eş-Şam Heyeti (HTŞ), Soçi’ye dair beklenen açıklamayı yayınladı. Silah bırakmadıklarını ve bölgeden çekilmediğini duyuran HTŞ’nin açıklamasını Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR) da doğruladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 17 Eylül’de, Rusya’nın Soçi kentinde İdlib mutabakatına varmıştı. Buna göre İdlib’de bütün tarafların silah bırakacağı 15-20 kilometre derinliğinde bir tampon bölge oluşturulması kararlaştırılmıştı. Rusya’nın, bölgeye yönelik operasyonunu askıya alması karşılığında Türkiye’nin bölgedeki radikal örgütlerle ılımlı muhalifleri 15 Ekim’e kadar ayırması ve ‘bütün radikal gruplar’ın söz konusu bölgeden çıkarılması öngörülmüştü.