Diren Tunus

Diren Tunus

DÜNYA Haberleri

Cumhurbaşkanı Said, Tunus'un bağımsızlık gününde demokrasiye 'darbe' vurdu. Meclis'i feshetti, Başbakan’ı görevden aldı. Tepki için sokaklara dökülen Tunusluların ilham kaynağı 15 Temmuz direnişi oldu.

Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, ülkesinin bağımsızlık günü olan 25 Temmuz’da skandal bir karara imza atarak Tunus'u yeni bir krizin içine soktu. "Ülkenin içinde bulunduğu olağanüstü şartlar sebebiyle" Meclis’in bütün yetkilerini dondurduğunu açıklayan Said, milletvekillerinin dokunulmazlığını askıya aldığını duyurdu. "Tunus'un içinde bulunduğu yağma, yangın ve durum karşısında ülkeyi kurtarmak için olağanüstü tedbirler alması gerektiğini" belirterek isim vermediği bazı grupların belirli bölgelerde iç savaş çıkarmak için para topladığını öne süren Cumhurbaşkanı, Başbakan Hişam el-Meşişi'yi görevden aldığını ve kendi atayacağı bir başbakanla yürütmeyi devralacağını söyledi.

HALK, KARŞI KARŞIYA GELDİ
On yıl önce diktatörlük rejimini deviren ve Arap Baharı ayaklanmalarını başlatan Tunus devrimi için kilit bir yer olan başkentin ana arteri Avenue Bourguiba'ya giden tüm sokaklar güvenlik güçleri tarafından kapatıldı. Bunun "darbe girişimi" olduğunu söyleyen binlerce kişi sokaklara döküldü. Sosyal medyada Türkiye'de darbe girişiminin önlendiği 15 Temmuz gecesine ait görüntüleri paylaşan Tunuslular "Türkler başardı, biz de başaralım” diyerek darbeye karşı direniş başlattı. Cumhurbaşkanı’nın kararını destekleyen ve darbeye destek verenler de sokaklara döküldü. Bazı gruplar başkent Tunus'taki Meclis binası önünde toplandı. Emniyet güçleri taraflar arasında arbede çıkmaması için kalabalığa müdahale etti. Müdahale sonucu bazı kişiler yaralandı.


GANNUŞİ'Yİ ENGELLEDİLER
Tunus Meclis Başkanı ve ülkedeki en büyük parti olan Nahda Hareketi'nin lideri Raşid el-Gannuşi, Cumhurbaşkanı Said'i darbe yapmakla suçladı. Gannuşi "Bu açıkça anayasal bir darbedir. Devrime, genel ve kişisel özgürlüklere karşı bir darbedir. Demokratik olarak seçilmiş parlamento, hükûmet ve gerisi hâlen görevinin başında" dedi. Hükûmetin görevinin başında olduğunu belirten ve halkı, demokrasiyi yeniden tesis etmek için barışçıl mücadeleye çağıran Gannuşi, beraberindeki bir grup milletvekili ile Meclis'e gitmek istedi. Ancak Parlamento binasını kuşatan askerler izin vermedi. Bunun üzerine Gannuşi, Meclis toplantılarını çevrim içi düzenleme kararı aldı. TRT Arapça’ya konuşan Gannuşi, "Darbe olduğunda sokağa çıkılması gerektiğini öğrendik. Türkiye'den aldığımız ders bu. Haberi duyar duymaz dışarı çıktık, önce parti genel merkezine sonra da Meclis binasına gittik ama kapılar yüzümüze kapandı" diye konuştu.

LİBYA: BİZ BUNU HATIRLIYORUZ
Libya Devlet Yüksek Konseyi Başkanı Halid el-Mişri, Tunus'ta yapılan darbe girişimine tepki gösterdi. Libya'da ülkenin doğusundaki gayrimeşru güçlerin lideri Halife Hafter'in yönetimi ele geçirmek için darbe girişiminde bulunmasını "14 Şubat 2014 Hafter darbesi" ifadesiyle hatırlatan Mişri, Tunus'taki gelişmeyi bununla kıyaslayıp "25 Temmuz 2021 Kays darbesi" nitelendirmesini yaptı. Mişri "Bu gece düne ne kadar benziyor" değerlendirmesinde bulundu.

FRANSA VE BAE İZLERİ
Tunus'ta hükûmet, kısa süre önce Fransa'nın uçak ve gemi satma teklifini reddetmiş ve Türkiye ile savunma sanayii anlaşması yapmıştı. Paris, anlaşmaya büyük tepki göstermişti. Bununla birlikte Birleşik Arap Emîrlikleri (BAE) Veliaht Prensi bin Zayed'in danışmanlarından olan Dhahi Khalfan'ın üç gün önce attığı bir tweet de dolaşıma girdi. Khalfan "İyi haber, yeni bir darbe geliyor" diye paylaşımda bulunmuştu.


EMPERYAL GÜÇLER RÖVANŞ PEŞİNDE  | YILMAZ BİLGEN
Tunuslu bir üst düzey yetkili, Mısır ve Sudan’da uygulanan yöntemle Tunus halkının iradesine ipotek konulduğunu söyledi. Güvenlik gerekçesiyle isminin yayınlanmasını istemeyen kaynak "Biz 2011 yılında Muhammed Bouzazi’nin isyanı ile başlayan süreçte büyük bedeller ödeyip yeniden halk iradesine dayalı bir sistem inşa ettik. Sokağın gücü ile 35 yıllık Zeynel Abidin bin Ali diktasına son verdik. Şimdi dış destekli yürütülen siyaset mühendisliği ile yeniden 10 yıl önceki statükonun egemen olmasına çalışıyorlar" dedi. Tunuslu üst düzey isim "Mısır darbesi ve Mursi tarafından tayin edilen Genelkurmay Başkanı Abdulfettah Sisi’nin rolü Tunus’ta eski anayasa profesörü ve darbenin hedefindeki Nahda Hareketi’nin desteği ile Cumhurbaşkanı seçilen Kays Said’e verildi’’ dedi.

LİBYA'YI ÇEVRELEYECEKLER
Nahda Hareketi’nin Türkiye ile sürdürdüğü iyi ilişkileri vurgulayan Tunuslu yönetici "Türkiye ile başta personel eğitimi olmak üzere birçok askerî iş birliği anlaşması yapıldı. İnsansız hava araçları alındı. Bununla birlikte Libya konusunda yapılan olağanüstü baskılara rağmen mevcut hükûmet darbeci Hafter’e karşı Türkiye’nin yanında yer aldı. Uluslararası güçlerin Libya’yı çevreleme ve Türkiye’yi yalnızlaştırma, sahra altı ülkeleri bu amaçla dizayn etme çabalarına karşı yönetimin tavrı değişmedi. Fransa son yüzyılda Tunus’un da aralarında yer aldığı Afrika ülkelerinde tam 67 darbe girişiminde bulundu. Kukla bir hükûmet istiyorlar ve bu konuda bazı İslam ülkelerinin kukla yöneticileri ile de iş birliği içerisinde hareket ediyorlar’’ dedi.


Orta Doğu Araştırmalar Enstitüsü Başkanı Ahmet Uysal ise gelinen noktayı yeni bir felaketin başlangıcı olarak nitelendirdi ve bu darbenin başarılı olması durumunda tüm bölgenin bu gelişmelerden etkileneceğini beyan etti. Ahmet Uysal "Adım adım yürütülen kirli faaliyetlerin arka planında Fransa ve BAE var. Küresel emperyalizm Nahda tecrübesinden korktu. Tunus halkı ya isyan edip bu zincirleri kırarak özgürlük, bağımsızlık mücadelesi verecek ya da teslim olup karanlık bir dönemin kurbanı olacak. 15 Temmuz bu konuda çok önemli bir ilham kaynakları” dedi.

Diren Tunus

Düzenleyen:  - DÜNYA
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...