ÜSTÜ ÇİZİLEN SARIGÜL VE BOĞAZİÇİ AŞİRETİ

A -
A +

Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü'nün bu yılbaşı Nişantaşı'nda ışıklandırma yapılamayacağını açıklamasıyla start verilmişti. Dediğine göre geçtiğimiz yıllardaki savruk harcamalar nedeniyle belediye batma noktasına gelmişti.

Nişantaşı-Teşvikiye ahalisinin laik-kemalist kodlarla bezeli bir yılbaşı gecesini daha idrak etmesine çok az bir vakit kala olacak şey değildi bu. Oysa eski Başkan Mustafa Sarıgül her yıl ışıklandırmalarla Noel havası estirir, Hıristiyanları ziyaret eder ve kiliselerdeki ayinlere katılırdı. Yılbaşı gecesi etkinlikleriyle de bu semtlerde oturan insanları "Ne asude bir hayatımız var, onu da bu AKP'liler elimizden alacak" duygusuna sevk ederdi.

Hayal kırıklığı yılbaşı ışıklandırmasıyla sınırlı kalmadı ülkemizin seçilmiş ve müstesna insanlarında. Şişli Belediyesi'nde son bir haftadır yaşanan "iskandâl"ler üstüne tüy dikti.

EMANETÇİYDİ AMA MALA SAHİP ÇIKTI

Kısaca hatırlatalım. Başkan Hayri İnönü, oğlunu kontrol elemanı olarak belediyeye "yardımcı" pozisyonda yerleştiren Mustafa Sarıgül tarafından ölümle tehdit edildiğini açıkladı. Keza eşi Nazlı İnönü de Mustafa Sarıgül'ün kendisini ve çocuklarını kaçırmaya kalktığını anlattı. Hayri İnönü, Sarıgül'ün adamları tarafından takip edildiğini, Emir Sarıgül'ün küfrettiğini de söyledi.
Esasında o makama Mustafa Sarıgül tarafından "emanetçi" olarak yerleştirilmişti Hayri İnönü. Vakti gelince yerini Sarıgül Jr.'a bırakacaktı. Ama O ve eşinin son açıklamaları Şişli'deki koskoca Sarıgül imparatorluğunu bir hafta içinde yerle yeksan etti. Emir Sarıgül istifa etmek zorunda kaldı.

BOĞAZİÇİ AŞİRETİ ONA OYNADI

Aslında Mustafa Sarıgül akıllı ve kurnaz adamdı. Halkta bir karşılığı olduğu umudunu pompalayarak adım adım ilerledi. CHP'nin belli bir oy yüzdesinde tıkanması ve artık darbe yollarının da kapalı olması nedeniyle Boğaziçi Aşireti son umut olarak ona bel bağlamıştı. Çünkü iktidarların muktedir olamadığı günler geride kalmıştı. İktidar sihirbazları şapkanın içinden tavşan yerine hükümet çıkardıkları günleri çok özlüyordular ama bin yıl süreceği söylenen 28 Şubat bile 5 yıl dayanabilmişti. Ve kamusal alanda İstanbul sermayesi olarak tecessüm eden ama geri planında uluslararası güç odaklarıyla katmanlı bir iş birliğini içeren Boğaziçi Aşireti işte bu yüzden huzursuzdu. Erdoğan ve AK Parti gitmeliydi.

Görev paylaşımı çoktan yapılmıştı. CHP'nin ulusalcı tabanında sevilmeyen, ne yapacağı bilinmeyen, dahası köylü olarak nitelenen Sarıgül, bidon kafalı halkın oy vereceği birine benziyordu. Bu algı güçlüydü. Sarıgül, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni götürecek, Kılıçdaroğlu da Sarıgül'ün yıktığı duvarın önünde döşenen yoldan iktidara yürüyecekti. Plan buydu ama Sarıgül de İstanbul'u alırsa yolunun iktidara ve Başbakanlığa kadar uzayacağını sanıyordu.

SEÇİM BOZGUNU SONRASI ALINAN KARAR

30 Mart seçimlerinin sonucu tam bir bozgundu. Artan seçmen sayısı, sandık seferberliği, MHP oylarının erimesi ve cemaatin desteğine rağmen üstelik. Bir önceki seçimde aday olan Kılıçdaroğlu'ndan 3 puan fazla alabilmişti.

Aşiret seçimi kazanamadığı için Sarıgül'ün üzerini çizdi. Ama bir daha siyasete atılmaya heves edip işleri karıştırmasın diye tamamen çizilmesi gerekiyordu. Bunu da yıllardır Sarıgül'ün yanında silik biçimde dolaşan, bir dediğini iki etmeyen Hayri İnönü'ye yaptırdılar.

HAYRİ BEY'DEKİ CESARETİN SEBEBİ

Peki "ensesine vur lokmasını al" bir adam olarak nitelenen Hayri İnönü bu cesareti nasıl bulabilmişti?

Hayri beyin uzun yıllar Rahmi Koç'un yanında, yani Koç Holding'de çalıştığını söylememiz kâfi bir sebep olabilir mi?

Ya Aşiret'in koçbaşı Hürriyet gazetesinin meseleye olan aşırı ilgisine ne demeli?
İtibar suikastını da Genel Başkan Kemal bey perde arkasından icra etti. Uzmanlık alanıdır biliyorsunuz.

Yapay bunalım ve gündem için olmadık aksiyonlara imza atan, senaristler ile yönetmenlerin bile iplerini ellerinde tutan Boğaziçi Aşiretinin kibirli elitlerinin "Yazık oldu vallahi, kabiliyetli çocuktu" derken dudaklarında zuhur eden müstehzi kıvrımları görür gibi oluyorum.

Şişli Belediyesi, Mustafa Sarıgül'ün siyasi liderlik serüveninin başladığı ve bittiği yer oldu.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.