HAYIRLI RAMAZANLAR

__:__:__

Müstesna eğitimci büyük mütefekkir

Düzenleyen: /
Müstesna eğitimci büyük mütefekkir
Arvasi Hoca, Balıkesir, Haber

GÜNDEM Haberleri

Balıkesir temsilciliğimiz ve Türk Ocakları Balıkesir Şubesinin organizasyonuyla düzenlenen panelde merhum yazarımız Seyyid Ahmet Arvasi Hoca her yönüyle yâd edildi. ARVASİ HOCA “Ben, İslâm iman ve ahlâkına göre yaşamayı en büyük saadet bilen, Türk Milletini iki cihanda aziz ve mesut görmek isteyen bir şuura sahibim” derdi.

Ali Çelik / Bahadır Demirçeviren

Türk İslam ülküsünün bayrak şahsiyetlerinden, mütefekkir merhum yazarımız Seyyid Ahmet Arvasi Hoca, Balıkesir’de yâd edildi. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde, Balıkesir temsilciliğimizin ve Türk Ocakları Balıkesir Şubesinin organizasyonuyla Salih Tozan Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Vefatının 30. Yılında Seyyid Ahmet Arvasi” başlıklı paneli gazeteci Hüseyin Sarıkoç yönetti.  Panele katılan Genel Yayın Yönetmenimiz Dr. İsmail Kapan, Necmettin Erbakan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Akgül, Marmara Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Aksoy ve Balıkesir Üniversitesi Necatibey Eğitim Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Fuat Özer birer konuşma yaptılar.  Bu toplantının çok önemli iki özelliği olduğuna dikkati çeken Hüseyin Sarıkoç “Birincisi, Arvasi Hoca’nın bu şehre 59 yıl önce tayini… Savaştepe’de öğretmenliğe başlaması.. İkincisi ise, vefatının 30. sene-i devriyesi olması. 1980 öncesinin buhranlı döneminde bir neslin vatanına ve milletine, dinine, devletine bağlı yetişmesinde çok büyük emeği olan fikir va dava adamı Seyyid  Ahmet Arvasi’yi anma toplantısının yapılması hususunu Türkiye Gazetesi yöneticilerine söyleyen ve bu toplantının gerçekleşmesine çok büyük destek veren İhlas Holding Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Ahmet Mücahid Ören Beyefendiye huzurlarınızda teşekkür ediyorum. Arvasi Hoca, ‘Ben, İslâm iman ve ahlâkına göre yaşamayı en büyük saadet bilen, Türk Milletini iki cihanda aziz ve mesut görmek isteyen ve böylece İslâm’ı gaye edinen Türk Milliyetçiliği şuuruna sahibim’  derdi. Ayrıca aksiyon adamı olarak; döneminde gençliği hedef alan komünizme, Marksizme, ateizme, sonu ‘izm’le biten ideolojilere, bölücülüğe ve ırkçılığa karşı fikrî yönden tavrını ortaya koymuş bir şahsiyettir” dedi.

GÜNÜMÜZE IŞIK TUTUYOR
Asrın Yesevîsi diye takdim ve tarif edilen Arvasi’nin Türk gençliğine büyük hizmetler verdiğini, müstesna bir eğitimci ve fikir adamı ve bugün fikir hayatımızın kutup yıldızlarından biri olduğunu belirten İsmail Kapan “Merhum Ahmet Arvasi Hocamız, hayatta iken, şüphesiz kendisini el üstünde tutan büyük bir milliyetçi - ülkücü gençlik vardı. Lakin bu demek değildir ki, Arvasi Hoca bütün toplum tarafından layık-ı veçhile tanındı, takdir gördü… Öyle olsaydı, bu ülkeye hizmet etmek için cansiparane gayret eden Arvasi Hoca’yı; mahkemelerde, hapishanelerde süründürmek gibi bir gaflet sergilenir miydi? Maalesef bu acı yaşanmıştır” dedi. Ahmet Arvasi Hoca’nın, 16 Eylül 1985 günü, Türkiye gazetesine yazdığı ilk yazısında “Türk - İslâm kültür ve medeniyetinin yılmaz savunucusu olacağız. Türk Devleti güçlü ve Türk milleti birlik ise, İslâm dünyası da mutludur ve ayaktadır” diye yazdığını belirten Kapan, son nefesini daktilosu başında yazı yazarken veren Arvasi Hoca’nın vefat edinceye kadar her biri tek başına bir kitap çapında, bilgi ve fikir yüklü makaleler kaleme aldığını ifade etti. Arvasi’nin 14 Kasım 1985’te yazdığı “İslâm Dünyasının bugünkü durumu” başlıklı yazısının âdeta günümüzde cereyan eden hadiseleri tahlil ettiğini belirten Kapan, yazıdaki “Java’dan Afrika’ya kadar pek çok Müslüman ahalinin şu anda bile ümidi Türkiye’dir. Türklüktür. Onlar ümit ediyorlar ki, Müslüman Türkoğlu, yine tarihî misyonuna eş bir silkinişle ayağa kalkacak, içtimaî, iktisadî, harsî, medenî, siyasi ve askerî bir güç geliştirerek bütün İslâm Âlemini, bütün esir Türklüğü, bütün mazlum milletleri, emperyalizmin pençesinden kurtaracaktır” ifadelerini aktararak, “Bugün, Mısır, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerin kapalı kapılar arkasında, İsrail ile iş tutmalarına, ülke varlıklarını Amerika’ya, İngiltere ve Fransa’ya peşkeş çekmelerine, Türkiye’ye karşı takındıkları tavırlara baktığımızda, vaziyet Arvasi Hoca’nın söyledikleriyle bire bir örtüşüyor” şeklinde konuştu.

ADI PARKTA YAŞAYACAK
Merhum yazarımız Seyyid Ahmet Arvasi Hoca'nın adı 5 yıl boyunca öğretmenlik yaptığı Balıkesir’de yaşatılacak. Dün "Seyyid Ahmet Arvasi Parkı"nın açılışında konuşan Altıeylül Belediye Başkanı Hasan Avcı, Arvasi Hoca'nın 'çile'nin en yoğun olduğu zamanda memlekete ve millete sahip çıktığını belirterek, "Onun değerlerini yaşatmak adına parkımıza Ahmet Arvasi Hocamızın adını vermiş bulunuyoruz” dedi. Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Zekai Kafaoğlu da, "Onun hatırasına katkı sağlayabilmek için bir aradayız. Gelecek nesiller de 'Ahmet Arvasi kimdir, bu parka neden adı verilmiştir?' mutlaka araştıracaklardır. Onun ülküsünü öğreneceklerdir" ifadelerini kullandı.

Müstesna eğitimci büyük mütefekkir
Balıkesir’deki panele ve park açılışına Arvasi hocanın oğlu Murat Arvas ile iki torunu da katıldı.

"HOCA" LAFZINI SONUNA KADAR HAK ETTİ
Panelde ‘Eserleri ve Dünya Görüşü Üzerinden Arvasi Hoca’yı anlamak’ başlıklı konuşma yapan Mehmet Akgül, Ahmet Arvasi’nin “hoca” lafzını sonuna kadar hak ettiğini söyledi. Akgül “Dilimizde ‘hoca’ lafzını sıfat olarak hak eden kişiler, rastgele insanlar değildir. Bu sıfatı hak eden insanlar, yaşadıkları zaman dilimine kadar bir toplumun biriktirdiği ilim, irfan anlayışı ve kültürünü yeni yetişen nesillere bir gelecek tasavvuru hâlinde takdim ederek ‘geçmişi bugüne, bugünü yarına’ taşıyan büyük insanlardır. Bu insanları büyük yapan vasıflar, ilim ve kültürleri yanında, birer ahlak ve fazilet timsali olmalarıdır” dedi. Arvasi’nin dünyanın ve ülkemizin büyük değişimler ve bu değişimlere bağlı olarak büyük buhranlar yaşadığı zaman dilimlerine şahitlik ettiğini belirten Akgül şu ifadeleri kullandı: Bugün onu hayır ve dualarla yâd ediyor isek, ömrünü vakfettiği gençler onun istediği istikamette yetişmiş ve insanları çağırdığı kutlu mesaj hedefine ulaşmış demektir. Söz konusu yıllarda gençliğin yoğun bir şekilde yaşamakta olduğu kültürel ve dini yabancılaşmaya karşı Türk millî kültürünü yoğuran İslam’ı bir dünya görüşü ve bir hayat tarzı olarak onlara en güzel üslup ve dil ile takdim etmiştir. Onun dini tebliğ ve temsil etme gücü müstesna bir yerde durmaktadır.

ARVASİ'NİN MİLLİYETÇİLİĞİNDE IRKÇILIĞA YER YOK
Panelde “Doğu Anadolu’nun Sosyal Yapısı ve Seyyid Ahmet Arvasi’nin Millet ve Milliyetçilik Anlayışı” başlıklı konuşma yapan Mustafa Aksoy, Arvasi’nin millet ve milliyetçilik anlayışında ırkçılığa kesinlikle yer olmadığını söyledi. Arvasi’ye göre  “hem Türk olmak, hem Müslüman olmak, hem de muasır dünyaya öncülük etmenin” mümkün olduğunu kaydeden Aksoy “Arvasi’nin ifade ettiği Kürtçülerin yalanlarını aslında Kürdoloji’nin kurucuları da ifade etmekte. Kürtler hakkındaki ilk yazılı İslam kaynağının yazarı olan Mesudî, eserinde Mezopotamya ve Doğu ile Güneydoğu Anadolu’da Kürt varlığını Türklerin akınlarıyla beraber açıklar ve IX. asırdan önce bu coğrafyada bir Kürt varlığından söz etmez” diye konuştu. Bugün Türkiye’de özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da Döğer, Avşar ve Beğdili (Beydili) boyuna mensup olup da Türkçe, Kürtçe ve Zazaca konuşan insanlar olduğuna değinen Aksoy “Bu insanları konuştukları dile göre mi, tarihi Döğer, Avşar ve Beğdili boyuna göre mi,  yoksa geleneksel kültüre göre mi tasnif edeceğiz? Eğer bu sorulara sağlıklı cevaplar verilebilirse, Türkiye’deki kimlik tartışmaları, sağlıklı tartışılmaya başlanmış demektir” dedi.

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...