Zarkavi'nin öldürülmesi...

A -
A +

Zarkavi'nin Irak'ta öldürülmesi şiddetin azalmasına sebebiyet vereceği ümitlerini beslemiş Irak Başbakanı Nuri al-Maliki onun ortadan kaldırılmasını Irak'taki ayaklanmaya etkisi olacağını söylemişti. Bilindiği üzere Zarkavi, Usame bin Ladin'in kendi güvenliğini düşünerek Pakistan'ın gizli bir yerinde oturması ve Afganistan ile 11 Eylül 2001 İkiz Kulelere saldırmasının kendine sağladığı şöhretin tadını çıkarması Zarkavi'nin, Usame bin Ladin'in yerini almakla sonuçlanmış ve "saldırgan" politikanın yönetimini Zarkavi üzerine almıştı. Fakat, Batı dünyasını tehdit eden esas hareket 'İslam' ile 'İnanmayanlar' arasında ayırım yapan "radikal dincilik"tir. Zarkavi'nin öldürülmesinden kısa bir süre sonra Başbakan Maliki İçişleri Bakanlığı ile Savunma Bakanlığına yeni tayinler yapmış ve Zarkavi'nin ölümü Irak Hükümetinin itibarını arttırmaya çalışmıştır. Gerçekten, Irak Hükümetinin en çok muhtaç olduğu şey 'Hukuk ve düzen'dir. Ne var ki, Zarkavi'nin öldürülmesi Irak ve Orta Doğuda kardeş kavgasını durdurmaya yetmeyecekti. Nitekim öyle de olmuştur. Şu var ki, radikallere karşı savaşta sabırsızlık ABD'nin Afganistan ve Somali'de terörist örgütlere sabırsızlık ve şiddetle uygulanması buralarda şiddeti artırmıştır. Hiç şüphe yok ki Zarkavi gibi bir katilin ortadan kaldırılması iyi olmuştur. Fakat bu Irak ve Orta Doğuda zafer çığlıkları atmak için yeterli değildir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.