Bravo Beşiktaş!

A -
A +

Beşiktaş'ın Alman 1. Lig takımlarından Mainz'la oynadığı ilk hazırlık maçından sonra ekranlardan ve sütunlardan şöyle bir görüş düşmüştüm; Bizim takımlar içinde takım olarak oynayabilen bir numara Beşiktaş. O günden dün akşam Olimpiyat Stadı'na düşen önemli maça kadar Beşiktaş beni yanıltmadığı gibi koca Arsenal önünde de bu özelliğini sürdürdü.
Maçın skoru tabii ki bir Şampiyonlar Ligi Play-Off u için keşke Beşiktaş tarafında fazlalık gösterseydi ama yine de İngiliz futbolunun bu en önemli firması karşısındaki oyun Türk futbolu adına gerçekten övülecek cinstendi. Beşiktaş, oyun alanını alabildiğince daraltmaya. Küçültmeye çalışırken bunun ağırlığını da orta alanla ön bloğu arasında tuttu ki bir ev sahibi olarak skor avantajı elde edebilsin. Arsenal belki başta bizim Mesut olmak üzere eksikleri vardı ama bir anlık yakın oynayamama dikine alan bırakma, her an acıyla sonuçlandırabilirdi maçı. Beşiktaş'ın savunması hamle zenginliği sergilerken tabii ki başta bu bloğun olmak üzere tüm takımın aklı çakma sağ bek İsmail'in üzerindeydi. İsmail, böyle bir oyunda alışık olmadığı bu görevi çok sade ve düz oynayarak becermeye çalıştı. Veli ile Necip'in yardımlaşma zenginlikleri uzun zamandır o klasını sergileyemeyen ama dün akşam dün akşam bunu yapabilen Oğuzhan'la birlikte İngiliz futbolunun temel prensiplerinden biri olan ortadaki alışverişleri engellediler. Demba Ba, 65'e kadar Arsenal savunmasının baş derdi olarak sivrildi ama bu dakikadan sonra beyaz bayrak çekti. Bilic, acaba burada bir 20/ dakika için Cenk'i düşünemez miydi? Sanırım ki, Demba Ba'nın isminin korku olarak rakip üzerinde etkili olabileceğini hesapladı.
Pektemek, şunu rahatlıkla iddia eder; söyleyebilirim ki, fizik yapısı olarak Arsenal takımıyla olumlu çarpıştı ama hücum zenginliği ve tekniğinde eksik kaldı. O Olcay bildiğimiz Olcay'dı. Bilic, Gökhan, Kerim ve Cenk değişiklikleriyle bir sonuç almanın ötesinde giderek düşen ön orta yardımlaşmasına yeni bir oksijen pompaladı. Bu bir bakıma Beşiktaş'ın bu sezon bir kadro zenginliği de yaşayabileceğinin sahaya yansımasıydı. Sonuç olarak tabela başladığı gibi kaldı ama Beşiktaş, en azından bize "O Arsenal'se ben de Beşiktaş'ım" kartvizitini sundu.

MAÇIN ADAMI

Necip ile Franco'yu yan yana koyabilirim.

KIRILMA ANI

Son dakikada direkten dönen top...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.