İsmail Hoca adresi mi şaşırdı?

A -
A +
F.Bahçe'nin Teknik Direktörü İsmail Kartal, G.Saray yenilgisinden hemen sonra kameraların karşısında, "Haddimizi bilerek oynadık" gibi çok ama çok dikkat çekici bir cümle kullandı. Şaşırdım. Acaba, yıllardır Saracoğlu tribünlerinde asılı duran, "Haddinizi bilin" pankartını kendi takımı için mi sanmıştı? Öyle ya F.Bahçe taraftarı o pankartı başta da ezeli rakipleri olmak üzere kendisiyle yarışan takımlar için döşenmişti. Şayet F.Bahçe, hiç olmazsa bizim ligde haddini bilerek oynamak durumunda kaldıysa, Kartal Hoca'yı göreve getiren zat-ı muhteremi gerçekten kutlamak gerekir(!) Yani F.Bahçe Futbol Takımı emin ellerdedir. Fanatik, gözü bağlı görmeye çalışanlara duyurulur!..

Üç korner bir penaltı!
Mahalle arasındaki günlerimizde, yani kısa ve dar sahalarda oynarken, topu kornere atmak yoktu doğal olarak. Biz de işin kolayına kaçılmasın diye topu üç defa kornere atanın aleyhine bir penaltı kullandırdık. Bunu neden mi yazdım. Trabzonspor'un Mersin İdman Yurdu maçı galibiyetinde, Fatih Hocamın göz ardı ettiği Mehmet Ekici kornerden topu Medjani ve Belkalam'in kafasına gol atın diye oturtuverdi. Oradan geldi aklıma da... Ama aynı maçın devre arasında maçın hakemleri Vahid amcanın öfkesine karşı santrada acaba kaç dakika çakılı kaldılar. Bu da hiç aklımdan çıkmaz..

Biraz daha özen lütfen!
Ankara'dan Adil Kamberoğlu isimli bir görevli kardeşim aradı. Antalya'da ay sonunda bir çalıştay toplanacakmış ve bendenizi de lütfedip çağırdılar. Türk Sporunun Geleceği Çalıştayı Programı adı da... Baktım; çalıştay pazar, pazartesi ve salı günleri... Peki biz ekran yorumcuları, gazete sütunlarını işgal eden maç eleştirmenleri hangi günler yoğundurlar? Bendeniz tabii ki katılamayacağım. Üzgünüm. Keşke birileri böyle önemli bir toplantı düzenlerken hafta arasını neden düşünmez? Eee, siz devletseniz, biz de özeliz be...

Seyirci gerçekten bitmiş!
Bakın ne F.Bahçe'nin, ne G.Saray'ın, ne Beşiktaş'ın, ne de Trabzonspor'un son tribün tenhalığından yakınacağım. Ama Bursaspor-Eskişehirspor ezeli rekabetinin, hem de o güzelim havada o tenhaya oynamasına çok üzüldüm. Demek ki, futbolumuz yatağa düşmüş... 

Ünal Başkan'a Çakır da konuşur mu? 
Ünal Aysal Başkan, eğitimi, yurt dışı forsu falan ne varsa, hepsini ezeli rekabet maçından önce Cüneyt Çakır için söyledikleriyle gölgeledi. Çakır, bizim sahaların dışında daha rahat maç yönetiyordur, bu bir gerçek... Ama ne olursa olsun Ünal Aysal kalibresinde bir başkan bunu söylememeliydi. Haaa, bir de 360 ekranından inanılmaz maddi suçlamalar var. Sayın Aysal'ın gidişinden sonra ister misiniz Çakır Hoca, "Dışarıda iyiydi ama içeride sınıfta kaldı" diye konuşsun?   

Sen neymişsin be Alves!
Bizim A Spor'dan, Burak isimli genç bir kardeşimiz bir bant hazırlamış. Vay ki vay! Dzemaili'nin sırtında karate yapan Alves, meğerse jujitsu meraklısı imiş. Hatta Benzama'nın sırtında da krampon izi bırakmış son Fransa-Portekiz dostluk maçında. Bantta, Alex'in tercümanı Samet'le özel giyimleriyle poz veren görüntüleri de var. Eeee, F.Bahçe jujitsu takımı kurar mı derseniz? Bekir de hazır olduğuna göre, elde var iki sporcu... 

Bedava santrfor dersi verilir!
Yok canım böyle bir dersi ben verecek değilim. Sağda solda da böyle bir reklama veya camında, kapısında yazılı bir yere de rastlamadım. Her hangi bir kulüpten de böyle bir anons yok. Peki, ne mi? Özellikle yerliler, yani başlığın konumunda oynayanlar Demba Ba denilen muhteremi beleş izleyip, avantaya konabilirler. Tavsiye ederim yani...  
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.