Çil yavrusu gibi dağılan fitneciler!..

Sesli Dinle
A -
A +
O sırada kadı evde yoktu.
Âniden bir “Gürültü” koptu.
Kavga sesleri geldi.
Yaklaşık “Bin kişi” kadar olduğu tahmin edilen bir kalabalığın, (Kadı)nın evini yağmaya geldikleri anlaşıldı.
Kadı’nın ailesi çok korktular!
Ağlamaya başladılar.
O anda o  hırçın kalabalık, birden geri çekilmeye başlayıp, birbirlerine girdiler.
Ağlama ve feryât sesleri yükseldi.
Çoğunun başı kesilip yere düştü.
Çil yavrusu gibi dağıldılar.
Ve gözden kayboldular.
İyi de, kimdi bunlar?
Maksatları neydi?
Meğer zamânın Kadısı’nı çekemeyen “Fitneci” insanlar toplanmış, karışıklık çıkarmak ve Kadı Efendi’ye zarar vermek için gelmişler.
Onlardan biri geldi.
Ve şöyle anlattı:
“Biz Kadı Efendi’nin evine yaklaştığımızda, beyaz sakallı, heybetli ve nûrâni bir (Zât) gördük. Elinde uzun bir (Kılıç) vardı. Onu her sallayışında onlarca (Baş) yere düşüyordu, Kaçanlar kurtuldu, gerisi telef oldu.”
Merak edip sordular:
“Kimdi o zât?”
“Tanımıyorum” dedi.
“Nasıl biriydi?” dediler.
O zaman târif etti.
Evet, târife göre; o şahsın kayyûm-i zaman Muhammed Sıbgatullah hazretleri olduğu anlaşıldı. Hâlbuki kendisi o sırada evinde namaz kılıyordu.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.