Taşın toprağın yeşile doyduğu şehir: Rize

Taşı göğe uzanan Kaçkarları, içi içine sığmayan mavisi ve yeşile doyulan yaylalarıyla Karadeniz’in incisi RİZE. Kafkasya Anadolu hattının geçiş güzergâhında, bu şehirde dağlar ve bulutlar düş ile gerçek arasındaki sınırı kaldırmış, denk gelirseniz tulum ve kemençe sesiyle birleşince tam bir masal. Rize her mevsim başka bir masal anlatır dinlemesini bilene… Geçmişin kadim şahitleri KAÇKARLAR ve ZİL KALE alınmasın ama Rize’yi sadece benzersiz tabiatı ve şaşırtıcı tarihinden ibaret sanmayın. Çok kültürlü mutfağıyla da çok özel.  Yemek zenginliği ve konuk ağırlama kültürü Rize’de ayrılmaz bir bütün. Denizin ve toprağa düşen kar tanelerinin bereketi kültürle birleşince ortaya sıra dışı bir mutfak çıkmış. Rize’nin vazgeçilmezi olan MUHLAMA Karadeniz’in neredeyse bütün şehirlerinde tartışma konusu. Ancak Rize’de MUHLAMA yiyenler bu tartışmanın gereksizliğinde hem fikirler. Diğer taraftan her geldiğinizde eli boş dönmeyeceğiniz bir şehir Rize. İşte bir örnek FERETİKO… Kadınların çalıştığı atölyelerde Rize’ye özgü yerel bir dokuma olan feretikonun ilmek ilmek dokunuşuna tanık olabilirsiniz. Kendine has zarafeti olan ahşap mimarisi, yamaçlara oya gibi işlenip serilmiş çay bahçeleri ve PALOVİT şelalesi de kesinlikle ayrı bir başlık, ayrı bir yazı konusu. Bence Türkiye’deki şelaleler arasında özel bir konumu var. Kaçkar Dağlarının eteklerinden gelen dere, çok uzaklardan gelen belli belirsiz sesler çıkararak 15 metre yüksekten kendisini bırakıyor. Şelaleyle aranızda hep sisten bir duvar var. Zaten PALOVİT Hemşince’de SİSLİ VADİ demek. 
ÇILGIN LEZZET KAVURMA
Kaçkar Dağlarında 756 bitki çeşidi ve iki yüzden fazla hayvan türü yaşıyor. FIRTINA VADİSİ ve PALOVİT VADİSİ ormanları Kaçkar Dağlarının koynunda sakladığı güzelliklerden sadece ikisi. Dünyaca ünlü ANZER BALI, Rize ANZER Yaylası’nda yetişen endemik çiçeklerin polenlerinden üretiliyor. Rize kavurması ise denemeniz gereken kesinlikle çılgın bir lezzet.  Çay ülkemizin belki de en sevdiği içecek, “ÇAYSIZ SOHBET AYSIZ GÖKYÜZÜ GİBİDİR” demişler. Ülkemizin her noktasında çayın günlük hayatta tutkuyla yaşanılan kültürel bir değeri var. İyidere’deki PİLEKİ MAĞARASI, insan eliyle yapılmış. Ancak daha önemlisi PİLEKİ, Karadeniz yöresinde yaşayan Gürcülere özgü bir mutfak aracı. Rize mutfağında; hamsi ise baş tacı; HAMSİKOLİ (HAMSİLİ EKMEK), HAMSİLİ PİLAV, HAMSİ ÇIĞIRTASI, IZGARASI, TAVASI aklıma ilk gelenler… Bir de diğer lezzetler var tabii ETLİ KURU FASULYE, RİZE PİDESİ, SÜTLAÇ, PEKMEZLİ KABAK TATLISI, ENİŞTE LOKUMU, MISIR EKMEĞİ, PAZI TAVALISI, KARA LAHANA ÇORBASI VE RİZE SİMİDİ... 
YÖNETMEK HİÇ KOLAY DEĞİL
Rize’de tabiat sanki oluşturduğu zorluğun farkında olsa gerek ki biraz da insafa gelmiş, her noktasından bir değer ortaya çıkarıyor.  Evet Rize zor bir coğrafya ve böyle şehirleri yönetmek hiç kolay değil.  Bence liderlik ve yönetim genellikle aynı sanılsa da bu iki terim çok farklı. Yöneticiler her zaman lider olamaz. Genellikle seçilen veya atanan kişilerdir ve belirli teknik becerilere, bilgilere ve uzmanlığa dayalı olması beklenir. Liderlik ise insanları etkilemek ve onlara ilham vermek, onlara dokunmak anlamı taşır. Şehirlerimizde lider vasfına sahip yöneticilere ihtiyaç var. Şehirlerin misyon ve vizyonlarını gerçekleştirmek için başka çareleri de yok. Liderler düşünce ve görüşlerini sözleriyle değil davranışlarıyla ortaya koyarlar. Rize Valisi Kemal Çeber, Rize’ye atandığı günden bugüne yöre insanıyla kurduğu yakın bağ ve diyaloglarla dikkat çekiyor. Şehrin insanlarına dokunmuş ve her meseleleriyle yakından ilgileniyor. ‘Eğer heyecan üretemezseniz, pek fazla şey üretemezsiniz derler’ ya Vali Çeber, amaçları konusunda ne kadar tutkulu ise sonuçlar konusunda da bir o kadar tutkulu ve bu düşünce ile de Rize’ye heyecan getirmiş. Gerçek liderlerin hizmet odaklı olması gerekir diyoruz işte Vali Çeber Rize’ye hizmet ediyor.  Peter Drucker’in ‘YÖNETİCİLER İŞLERİ DOĞRU YAPAR, LİDERLER DOĞRU İŞLERİ YAPAR’ sözü Vali Çeber ile Rize ve ilçelerinde hayat bulmuş.  Rize şanslı, darısı diğer şehirlerimize çünkü çok ihtiyacımız var. 
KIŞ AYLARI BİR BAŞKA
Gelelim Rize lezzetlerinin benim için değişmez adreslerine RİZE MERKEZ LİMAN LOKANTASI (KAVURMA, DÖNER ve TENCERE YEMEKLERİ), ÇAYELİ LALE (KURU FASULYE, KÖFTE, SÜTLAÇ), YENİ BAHAR RESTORAN (MUHLAMA), PLATO’DA MOLA (KAHVALTI), HUZUR PİDE VE KEBAP (PİDE), BAL için ÇAY ÇARŞISI, Kavurmada adres PINAR BAŞI KAVURMA, ÇAY için yine ÇAY ÇARŞISI gerek klasik ve gerekse inovatif çay üreten markalar var. Benim tercihim ÇAYKUR İlk Hasat. Benim için RİZE kış aylarında daha bir farklı daha da keyifli malum HAMSİ zamanı…