KİN-NEFRET/AKIL-SAĞDUYU

The Guardian, The Economist ve Stern…

 

Peş peşe sıraya girdiler.

 

Hedef de amaç da belli:

 

Hedef; Erdoğan’ı itibarsızlaştırmak.

 

Amaç; Türkiye’yi zora sokmak.

 

Peki başarabilirler mi?

 

Çok zor…

 

Sebep?

 

Erdoğan, dünyanın yükselen değeri…

 

Önüne set çekemezsiniz.

 

Doğrularından taviz vermez.

 

Ülkemiz için elinden geleni yapar.

 

İnsanlık için mücadeleden kaçmaz.

 

Müttefik görünen düşmanları iyi tanır.

 

Vakti zamanı geldiğinde derslerini verir.

 

Neden rahatsızlar?!.

 

Çünkü, Türkiye eski Türkiye değil artık…

 

Vesayet odaklarını etkisiz hâle getiren,

 

Dış güçlere meydan okuyan,

 

Sanayide, teknolojide söz sahibi,

 

Sorun çözen, çözüm üreten,

 

Dünyanın dengelerini değiştiren,

 

Ekonomide ilk 10’a oynayan,

 

Büyük hedeflere koşan lider bir ülke…

 

Kin duymaları, husumet beslemeleri bundan… 

 

Ama biz kimseye kin tutmuyoruz.

 

Akılla, sağduyu ile hareket ediyoruz.

 

Peki, bunlara kimler çanak tutuyor?

 

Tabii ki içimizdeki Brütüsler…

 

Sonuç?

 

Milletimiz, hiçbirine fırsat vermeyecek.

 

14 Mayıs’ta boylarının ölçüsünü alacaklar…

 

 

 

 

 

VATANDAŞA BAK VATANDAŞA!

 

 

 

Menü 1:

 

Zencefilli balkabağı çorbası,

 

Güveç, etli pazı sarma,

 

Ege otlu baklava, börek, vişne,

 

Zeytinyağlı portakallı kereviz,

 

Salata, kabak ve ayva tatlısı...

 

Menü 2:

 

Düğün çorbası, peynirli su böreği,

 

Etli yaprak sarma,

 

Kuzu incik, meyveli muhallebi,

 

Meşrubat...

 

Menü 3:

 

Bamya çorbası, pilavlı kuzu tandır,

 

Zeytinyağlı yaprak sarması,

 

Yeşil salata, kabak tatlısı...

 

Menü 4:

 

Mercimek çorbası, beğendili tandır,

 

Zeytinyağlı sebze tabağı,

 

Paçanga böreği, içli köfte,

 

Salata ve tatlı...

 

Menü 5:

 

Erişteli yeşil mercimekli çorba,

 

İlik soslu kuzu incik,

 

Fıstıklı, kuş üzümlü iç pilav,

 

Üzüm hoşafı, mevsim salata,

 

Ezme, cacık,

 

Kaymaklı ekmek kadayıfı...

 

Menü 6:

 

Düğün çorbası, güveç, bulgur pilavı,

 

Söğüş, havuç tarator, ezme, közlenmiş patlıcan,

 

Çoban salata, sütlaç, soğuk baklava...

 

     ***

 

İmrenilecek bir masa…

 

Anadolu’muzun kadim kültürünü yaşatan,

 

Damak zevkini kamçılayan,

 

Yöresel mutfaklarla,

 

Sıcak bir ortam, samimi sohbet. 

 

Ne güzel değil mi?!.

 

Peki bu masada kimler var?;

 

Kılıçdaroğlu, Akşener, Davutoğlu,

 

Babacan, Uysal ve Karamollaoğlu.

 

Erdoğan ne demişti; masadakiler için…

 

‘‘6 kaptan bir gemiyi batırır…’’

 

Sayın Cumhurbaşkanım!..

 

Gemiyi batırmasına batırırlar ama…

 

Şu ihtimali de göz ardı etmeyelim.

 

Bu sofradan aday çıkmasa bile,

 

Mutlaka bir "gurme" çıkar.

 

Biraz da böyle düşünmek,

 

Olaylara pozitif bakmak lazım.

 

Ne dersiniz?!.

 

 

 

 

 

SEVGİNİN GÜCÜ!

 

 

 

6 milyon 500 bin genç…

 

14 Mayıs’ta ilk defa oy kullanacak.

 

Âdeta iktidarın kapısını açacak anahtar konumundalar.

 

Partilerin rekabeti de bu yüzden.

 

Koca dünyanın cep telefonuna sığdığı,

 

Olup bitenlerin anında öğrenildiği,

 

Teknolojinin insanı esir aldığı bir ortamda,

 

Gençlere ulaşmak çok meşakkatli.

 

Bu işi başarabilenler ipi göğüsleyecek.

 

     ***

 

AK Parti de gençlerle içli-dışlı.

 

Etkinlikler düzenliyor, şölenler yapıyor.

 

Erdoğan hafta sonları gittiği illerde,

 

Samimiyetle sohbet ediyor.

 

Gönüllerine girmeyi başarıyor.

 

Çok iyi diyalog içinde AK Parti.

 

Gençlerin ilgisine gelince,

 

Gençlik Kolları Başkanı Eyyüp Kadir İnan’ın analizine göre;

 

İki sebep dikkat çekiyor:

 

İlki Erdoğan’a duyulan büyük sevgi.

 

Diğeri de siyasete AK Parti’de başlama arzusu.

 

Başkan İnan, dinamik, enerji dolu, gece gündüz koşturuyor.

 

Kısa sürede 37 organizasyon yapmak,

 

Yüz binlerce genci kucaklaştırmak...

 

Her yiğidin harcı değil, başarılar dileriz...