Aday ismi değil, yapacakları önemli

Sesli Dinle
A -
A +

“Erdoğan’ı kim devirecek?”

 

Neredeyse son üç yıldır her gün gündemleri bu…

 

Hem Türkiye’de, hem de Batı’da.

 

Washington Post’un yazdığı gibi, ‘dünyanın en önemli seçimi’ yapılacak 14 Mayıs’ta.

 

Dikkat buyurun; dünyanın geleceğini şekillendirecek kritik bir seçime gidiyoruz...

 

Biz demiyoruz, Batılılar söylüyor.

 

Bu sebeple, Erdoğan’dan kurtulmak isteyen, nefretle bilenenler için aday ismi önemli.

 

Hele hele son çırpınışlarını yaşayan Batı merkezli Kandil ve Pensilvanya için, 14 Mayıs hayati önemde.

 

Bir de neredeyse bir asırdır hüküm süren CHP görünümlü Batı vesayetine son verdiği için bilenmiş kesim var; intikam ateşiyle yanıp tutuşan...

 

2019 yerel seçimlerinden aldıkları öz güvenle şimdi daha umutlular.

 

***

 

Abdülhamid Han’ı devirip, Osmanlıyı paramparça eden İttihat Terakki’yi hatırlarsak, Türkiye’de her kesimden adam satın almanın çok da zor olmadığı aşikâr…

 

Benzer senaryo tekrar devrede; her çeşitten isimler yine vitrinde.

 

“Erdoğan ne yaptı yahut neyi yapmadı ki bu kadar düşmansınız?” diye sorsanız, eften püften birkaç bahane sıralarlar kendilerine göre…

 

Çoğu da Erdoğan’ın ülkeye yaptığı yatırımlara atılan iftiralardan, ispatlayamadıkları yalanlardan oluşur…

 

Tıpkı son padişahlara, Adnan Menderes’e, Turgut Özal’a yaptıkları gibi.

 

Sözde dürüst görünürler ama, CHP’nin, Kurtuluş Savaşı için dünya Müslümanlarının gönderdiği paralarla kurulmuş bir bankanın ortağı olmasını izah etmezler asla!

 

İktidar olmadan devlette muktedir olma ağababalığının demokrasinin neresi ile bağdaştığına açıklama getirmek bir yana, bunun normal bir hak olduğuna inanırlar hatta!

 

Alışılagelmiş bir küstahlıkla, “Bu devlet bizim” fütursuzluğuna alıştıkları için gerektiğinde ‘CHP’li belediyenin yolsuzluklarını yargılayan’ mahkemeleri bile basar, hâkimlere meydan okumayı kendilerinde hak görürler!

 

Suriye’de gerçek tabanı yüzde 25’e tekabül eden Esad rejimi neyse, Türkiye’de CHP odur aslında.

 

Tek şansımız, Batı’nın, 1950’lerde bizi çok partili sisteme geçirmesi olmuştur ki, onun da tedbirini almış, çizilen sınırların dışına çıkan olursa gerektiğinde darağacında sallandırarak, gereken dersi vermişlerdir anında…

 

Toplumun yüzde 75’ini onlarca yıl darbeyle, tehditle, baskıyla, ötekileştirerek sindiren bir yapı, şimdi çıkmış bu vesayet sistemini ölümü göze alarak başlarına yıkan Erdoğan’a karşı, farklı yüzlerle ‘demokrasi’ vadediyor öyle mi!

 

Tecrübeyle sabit; demokrasi arayan, vesayeti yıkanla olur.

 

Onca sınamadan geçti, Erdoğan’ın halktan başka sığındığı başka bir güç mü var?

 

***

 

Bir onların beğenmedikleri son 20 yılda yapılanlara bakın, bir de onların vesayeti altında geçen on yıllara…

 

Görmek isteyene her şey ortada.

 

Evet, 2023 hem Türkiye, hem dünya için önemli bir seçim.

 

Çünkü Erdoğan’ın yapacakları var daha…

 

Türk Devletleri Teşkilatı kuruldu, kardeş ülkelerin gözü 14 Mayıs’ta.

 

Libya ile trilyonlarca dolarlık anlaşma imzaladık, akıbeti 14 Mayıs’ta.

 

Mısır, Suriye sırada, tercih kararları 14 Mayıs’ta.

 

Okyanus ötesinden Yunanistan’a kadar bütün Batı, hatta İran, içerideki ajanlarıyla harıl harıl faaliyette; bütün hesaplarının finali 14 Mayıs’ta.

 

Boşnak’ın karşısında Sırpların, Kıbrıslı Türklerin karşısında Rumların, Afrikalının karşısında İngiliz ve Fransız’ın, İran’ın karşısında Azerbaycanlı gardaşlarımızın, ambargolar altında sıkışan Rus’un, umudunu Türkiye’ye bağlayan Ukraynalının, Batı’nın pençesinde çırpınan Arap’ın, devlet kurma hayaliyle tutuşan Kandil’in, devlete dönmek vaatleriyle heyecanlanan FETÖ’nün, enerji, silah, teknoloji ve ticarette Türkiye’nin güçlenmesinden rahatsız bilumum ahalinin eli kalbinde, gözleri 14 Mayıs’ta.

 

***

 

Söylenebilecek daha o kadar çok not var ki 14 Mayıs için…

 

Dindar kadınların başörtüsüne anayasal güvence, ülkemizde yüzde 4’leri bulmuş LGBT sapkınlığına karşı aile yapısının korunması için Meclis’e sunulan anayasa taslağındaki tavırları bile, Erdoğan ve karşısına çıkanlar arasındaki uçurumu anlatmakta.

 

Bunların hiçbiri hakkıyla tartışılmazken, neymiş ‘Erdoğan’ı iktidardan devirebilecek’ aday kim olacakmış!

 

Venezuela’da Maduro’nun karşısına koydukları Guaido, Macaristan’da Orban’a karşı ortak aday çıkarılan Peter Marki-Zay gibi…

 

Oralarda başaramadılar, bakalım Türkiye’de ne yapacaklar?

 

Elbette aksi örnekler de var.

 

Mesela Ukrayna’da yaptılar, bakın sonra neler yaptırdılar!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.