Fırçası ateş boyası kumaş

Fırçası ateş boyası kumaş

KÜLTüR - SANAT Haberleri

Kumaş parçalarını yakarak resimler meydana getiren sanatçı Ahad Saadi “Bize zenginlik veren köklerimiz. Ben her şeyin kökü olması gerektiğine inanıyorum. Nasıl bir çocuğun anne babası varsa sanat eserinin de böyle olmalı” diyor.

MURAT ÖZTEKİN

Çocukluğunuzda “ateşle oynama” ikazına çok defa muhatap olmuşsunuzdur. Türk kökenli İranlı Ahad Saadi ise küçükken bu ikazlara kulak asmadığı için sanatta tamamen kendine has bir teknik meydan getirmiş. Usulüne “Azarnegari” ismini veren sanatçı Saadi, yok etmenin sembolü olan ateşi yeni eserler meydan getirmenin farklı bir yolu olarak kullanıyor. Ahad Saadi, kumaş parçalarını yakıp birleştirerek sayısız renkler, figürler ve nihayetinde tablo ve heykeller ortaya çıkarıyor. Biz de kendisiyle sanatını konuştuk...

Ateşle resim yapmak fikri nereye dayanıyor?
Çocukluğumda ateşle oynamayı çok severdim. Anne-babam da sırf bu yüzden evimizin bahçesinde bana hususi bir yer ayırdılar. Orada haçlıklarımla aldığım laboratuvar malzemelerini yakardım. Bir gün annemin kumaşlarından birine yanlışlıkla ateş düşürdüm. Söndürürken kumaşın yanıp yapışması çok hoşuma gitti. Daha sonra kumaşları yakıp birleştirerek resim hâline getirmeye başladım. Hem ateşle oynayıp hem de sanat eseri ortaya çıkarmak hobim oldu. 1999’da da bunu profesyonel sanat hâline getirdim. “Azar” ateş, “negari” ise resim yapmak demek. Bu iki kelimeyi birleştirerek tekniğime “Azarnegari” ismini verdim.

TUVALE İHTİYACIM YOK
Ateşle tam olarak nasıl resim yapıyorsunuz?
Sanatım hakkında en çok merak edilen şey bu. Aslında sadece kumaşları yakarak resim ve heykeller meydana getiriyorum. Bunun için enerjisi doğal gaz olan, kuyumcu kaynağı gibi çok ince ateşleri kullanıyorum. Farklı renklerdeki kumaşları arka taraflarından yakıp birleştirerek, figürler meydana getiriyorum. Ne boya kullanıyorum ne de yapıştırıcı. Tuvale bile ihtiyacım yok. Zira kumaşlar birleşince kalın bir tuval gibi oluyorlar.

İcrası zor olmalı bu tekniğin… Şimdiye kadar hiç yangın çıkardığınız oldu mu?
Çok yaramaz bir çocuk değildim. Bu yüzden yangın çıkarmadım. Sadece annemin kumaşlarını yaktım. Bu da zaten bana yeni bir sanat tekniği kazandırdı. Şimdi bir eseri meydana getirmek ortalama bir buçuk ayımı alıyor. Ancak “Love and Life” (Aşk ve Hayat) isimli son eserimi 17 ayda tamamlayabildim. Çünkü çok detaylı bir çalışma oldu.  

Peki, ateş sizin için ne ifade ediyor?
Her insanın düşüncesi bir kor gibidir. Bunun aleve dönüşebilmesi için yön vermek gerekiyor. Zira ateş her şeyi yok edebilir de aydınlatabilir de…

İSTİKBAL KÖKLERİMİZDE!..
Tekniğinizi nereye taşımak istiyorsunuz?
Son asırlarda sanatta hep Batı’nın gölgesinde kaldık. Aziz Sancar Bey bir sergimin açılışına katılmıştı. Orada “Eğer küçücük bir Avrupa ülkesi bana ‘Nobel’ isimli ödülü vermese, Türk halkı beni tanımayacaktı” demişti. Hakikaten öyle. Orta Doğu coğrafyasında çok kabiliyetler var ama biz bunları tanıyamıyoruz. Aynı zamanda eşsiz kültürel hazinelerimiz var ancak Batı, beyin göçüyle insanlarımızı çektiği için ortaya çıkaramıyoruz. Bu yüzden ben de bu tekniğimi dünyada çapında tanıtmak istiyorum.

Sanattaki bu Batı hegemonyası nasıl kırılır?
Ben her şeyin kökü olması gerektiğine inanıyorum. Nasıl bir çocuğun anne babası varsa sanat eserinin de böyle olmalı. Ben de eserlerimde köklerimiz olan geleneklerden modernizme yol alıyorum. Çünkü bize zenginlik veren köklerimiz... Batılılar, bizim asırlar evvelinden gelen geleneklerimizi bozuyor. Ama kendi ananevi kültürlerini koruyor. Türkiye’de sanatçıların yüzde doksanı modern tarz çalışıyor ama aralarından iyi iş çıkartanlar çok az. Bazıları boya ve fırça ile oynamayı, modern sanat zannediyor. Bu yüzden kendi kimliklerini kaybeden insanlara üzülüyorum. Çünkü bizim zaten çok güçlü bir kültürümüz var, başka ülkelerinkine ihtiyacımız olmamalı.

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.
Sonraki Haber Yükleniyor...