Rehbersiz, karanlıkta doğru yol bulunamaz

A -
A +

(Allah'a inanıyorum) diyenin, kitaplara ve bütün peygamberlere de iman etmesi ve ibadetlerini yapması, haramlardan kaçması gerekir.

(Dünden devam)
Tarih incelenirse insanların, önlerinde Allahü teâlânın gönderdiği bir rehber olmadan, kendi başlarına gidince, hep yanlış yollara saptıkları görülür. İnsan, kendisini yaratan büyük kudret sahibinin var olduğunu, aklı sayesinde anladı, fakat ona giden yolu bulamadı. Peygamberleri işitmeyenler, yaratıcıyı önce etraflarında aradı. Kendilerine en büyük faydası olan Güneş'i yaratıcı sandılar ve ona tapmaya başladılar. Sonra, büyük tabiat güçlerini, fırtınayı, ateşi, kabaran denizi, yanar dağları ve benzerlerini gördükçe, bunları yaratıcının yardımcıları zannettiler. Her biri için bir resim, alamet yapmaya kalktılar. Bundan da putlar doğdu. Böylece, çeşitli putlar ortaya çıktı. Bunların gazabından korktular ve onlara kurbanlar kestiler. Hattâ insanları bile bu putlara kurban ettiler. Her yeni olay karşısında, putların miktarı da arttı. İslamiyet geldiği zaman Kâbe'de 360 put vardı. Kısacası insan, bir, ezelî ve ebedî olan Allahü teâlâyı kendi başına bir türlü tanıyamadı. Bugün bile Güneş'e ve ateşe tapanlar vardır. Bunlara şaşmamalı, çünkü rehbersiz, karanlıkta doğru yol bulunamaz. (H. L. O. İman)
Görüldüğü gibi, (Yaratıcı var) demekle doğru yol bulunmuş olmuyor. Robot gibi bir ilah düşünüp, (Hiçbir şeye karışmaz) demek, ne kadar yanlıştır. Her asırda peygamberler gelmiş, mucizeler göstermiş, Allah'ın emirlerini bildirmişlerdir. Mucize göstermeyen peygamber olmaz. Yalandan (Peygamberim), (Resulüm) diyen kimseler elbette çıkar, ama bunlar mucize gösteremez. Yalanları kolayca anlaşılır. Körün gözünü açmak, ölüleri diriltmek, parmağından suların akıp bir ordunun içmesi, bir anda Mekke'den Kudüs'e gitmesi oradan da gökleri gezip gelmesi, cansızların ve hayvanların konuşması, basit olaylar değildir. Bunları ancak Allah'ın gönderdiği peygamber yapar. Hâşâ peygamber yalan söylese Allah müdahale etmez mi? Bir âyet-i kerimede mealen, (Eğer o [Resul] bize atfen, [Kur'ana] bazı sözler katsaydı, biz onu kuvvetle yakalayıp şah damarını koparır, helâk ederdik, hiçbiriniz de buna engel olamazdı) buyuruluyor. (Hakka 44-47)

Şu hâlde, (Allah'a inanıyorum) diyenin, kitaplara ve bütün peygamberlere de iman etmesi ve ibadetlerini yapması, haramlardan kaçması gerekir. (Devamı var)

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.