Katiller sürüsü

A -
A +
IŞİD denilen vahşi sürü, din adına sığınarak vahşet yapmakta ve bunu İslamiyete mal etmektedir. Oysa İslamiyette "terör" yoktur. Cihad ise müminlerin halifesinin kararı ile olur. 
IŞİD, El- Kaide, Taliban, El- Nusra, Eş- Şebab, Boko Haram ve buna benzer katiller sürüsünün İslamiyet ve cihad ile uzaktan ve yakından ilgisi yoktur. Kaldı ki, Kur'an-ı Kerim'de bir insanın katli bütün insanlığın katli gibidir. Bir insanın kurtuluşu ise, bütün insanlığın kurtuluşu gibi beyan edilir. 
Bu terör örgütünün arkasında, CIA, MOSSAD ve İngiliz istihbaratı vardır. Örgütün lider ve lider kadrosu emperyalist güçlerin ve küresel sermayenin taşeronudur. 11 Eylül saldırısından sonra ABD'nin eski dışişleri bakanı Kissinger şöyle konuşmuştur: Elbette savaşlar olacaktır Ama bu savaşlarda Müslümanlar Müslümanlarla savaşacaktır. 
Osmanlının yıkılışından sonra Avrupalı emperyalist güçler Ortadoğu'da suni devletler meydana getirdiler. Ve Ortadoğu ülkelerinin sınırlarını cetvelle çizdiler. Osmanlı sonrası emperyalist güçler Türkiye dahil Ortadoğu ülkelerini diktatör, dikta rejim, oligarşik entel ile sömürülerine devam ettiler. 
Son yıllarda diktatör rejimlere, sömürüye karşı bir tepki hızla artmıştır. Halk kendi milli iradesine göre iktidarlar istemekte ve ülkenin maddi zenginliklerini belirli bir zümreye değil, halkın bütününün paylaşmasının mücadelesini yapmaktadır. 
Emperyalist güçler ve küresel sermaye sömürü çarklarını devam ettirmek için 100 yıldır devam eden vesayet rejiminin devamını istemektedir. (Türkiye dahil) Ak Parti iktidarına kadar Türkiye gerçekte bağımsız değildi. Siyasi ve ekonomik bağımlılık ile Türkiye'nin dış politikası ABD, AB ve İsrail'e entegre edilmiş idi. Bu güçlerin menfaatine karşı asla karşı gelemezdi. 
1699 Karlofça Antlaşmasından 2008'e kadar devam eden vesayet rejiminin esaret zincirleri kırıldı. Maalesef emperyalist güçler, paralel yapı, bazı aydınlar, muhalefet vesayet rejiminin emrindedir. İŞİD'İN başarısı geçicidir. Saman alevi gibidir. Karşısında sünni, şii ve kürt vardır. Halka dayanmayan her güç ve her reform yıkılmaya mahkumdur. Ayrıca İŞİD'in hava kuvvetleri ve hava savunma sistemleri yoktur. Suriye'deki muhalefetin elinde hava savunma silahları olsaydı çoktan Esad rejimi devrilmişti. Ne tezattır ki, sünni olan İŞİD, Nusayri Esad'ın taşeronudur. 
Irak'ı bölünme noktasına getiren Maliki iktidarı olmuştur. Şiiler Sünnilere karşı mezhep savaşı için örgütleniyor. İsrail'in güvenliği için Suriye'de ve Irak'ta iç savaş ve Mısır ise zaten İsrail'in sömürgesidir. İsrail kendi sonunu hazırlıyor. Gelecekte İsrail devleti tamamen yok olacaktır. Ömrü olan o günleri görecektir. 
Somali'ye dünya ülkeleri içinde hertürlü yardımı yapan ülkelerin başında Türkiye gelmektedir. Ve Somali'deki Eş- Şebab örgütü Türkiye'yi düşman ilan etmiştir. Fransa Cumhurbaşkanının "Afrika'da yüzümü nereye çevirsem Türkiye'yi görüyorum." Sözünden hemen sonra Büyükelçiliğimize saldırı olmuştur. 
Taliban seçime katılanların parmağını kesmiştir. Irak'ta Türkmenler çok zor durumdadır. Küresel sermaye ile desteklenen İŞİD ve Irak ordusu Türkmenleri katletmektedir. Türkmenler hedef tahtasıdır. İŞİD, Maliki ve Esad Hıristiyan Batı emperyalizminin ve küresel sermayenin uşağıdır. 
İsrail, ABD ve AB destekli Ortadoğu'daki savaşların bir sebebi de Türkiye'nin Ortadoğu'daki artan ihracatını önlemeye yöneliktir.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.