Çatı Adayı ve küresel proje

10 Ağustos 2014 tarihinde yapılacak cumhurbaşkanlığı seçiminde; Türkiye küresel bir komplonun tehdidi altındadır. Kim ne derse desin "Çatı Adayı" Türkiye'deki faiz lobisinin, Paralel Yapının, Türkiye dışında ise küresel sermaye ve küresel emperyalist güçlerin adayı olduğu kesindir. 

CHP ve MHP bu komploda sadece kullanılmaktadır. Kılıçdaroğlu ve Bahçeli, Erdoğan'ın başarısı karşısında kıskançlık krizi içerisinde ülkeyi hertürlü komplonun içine sokmaktadır. Onlara göre Erdoğan seçilmesin de, isterse Öcalan seçilsin. 

Uzun yıllar İslam Teşkilatında görev yapan Ekmeleddin İhsanoğlu'nun tek bir başarısı yoktur. Bu teşkilat İslam ülkelerinin dini, ilmi, sosyo- ekonomik, siyasi, insan hakları hukukun üstünlüğü ve bilhassa demokrasideki gelişmesini önlemiştir. Ve bu teşkilat Hıristiyan Batı'nın arka bahçesi olmuştur. 

Ekmeleddin İhsanoğlu Mısır'daki darbeye darbe diyememiştir. Aksine Sisi'yi övmüş ve Mursi'yi tenkit etmiştir. Mavi Marmara katliamında İsrail'in yanında yer almıştır. ABD, Irak'a saldırmaz dediğinde ise birkaç gün sonra ABD Irak'ı işgal etmiştir. 

İsrail Filistinlilere soykırım yapıyorken bile bu teşkilat sadece seyirci kalmıştır. Dünyanın birçok yerinde Müslümanlar katlediliyor. Ancak buna rağmen İhsanoğlu'nun bir faaliyetine dahi şahit olmadım. 

Bir holdinge bile bir uzman ya da sekreter alınınca birkaç ay tecrübe edilir ve başarılı olmazsa işine son verilir. Cumhurbaşkanlığı makamı tecrübe edilecek bir makam değildir. Lisan bilmek bir meziyet değildir. Benim bir hanım okuyucum 7 lisan biliyor. Türkçe bazı eserleri o lisana çevirebiliyor. Çatı adayının muhafazakar olması ve hanımının başının açık olması Cumhurbaşkanlığı için yeterli değildir. 

Erdoğan 9 seçim kazanmış ve yaptıkları ortadadır ve devlet idaresinde adeta yoğrulmuştur. Peki Erdoğan'ı neden istemiyorlar? Cumhuriyet tarihinde bu ülkeye en büyük hatta rekor hizmeti yapan Erdoğan'dır. Faiz lobisinin 1 trilyon 300 milyar TL sömürüsüne son vermiştir. Son derece büyük işler yaptığı gibi, daha büyük hayaller peşindedir. 

Cumhuriyet tarihinde unutulan aslında unutturulan ve "Yurtta sulh cihanda sulh" yalanı ile avutulan Türk halkına bir ideal "Kızıl Elma" vermiştir. 2023 ve 2071 hedefleri emperyalist güçleri ve küresel sermaye ve Türkiye'deki taşeronlarını endişelendirmektedir. 

Ve inkarı mümkün olmayan bir gerçek vardır ki; 1699 Karlofça Antlaşmasından 2008 yılına kadar Osmanlı ve Türkiye Cumhuriyeti bağımsız değildi. Vesayet rejimi altında halkın milli iradesi yoktu. Türk halkı ilk defa milli iradesi ile iktidarını tayin etti. 

Batı'nın (ABD- AB ve İsrail'in) hedefi Erdoğan'ı saf dışı etmek. Vesayet rejimini yeniden kurmak. Türkiye'nin dış politikasını ABD, AB ve İsrail'e entegre etmek. Türkiye'nin ekonomik gelişmesini önleyerek Batı'ya bağımlı hale getirmek. Türkiye'deki İslami uyanışı boğmaktır. 

Geçmişte "Ülkücüler" lehine onları savunan yüzlerce yazı yazdım. Onlar Türk- İslam ülküsü için çile çektiler ve şehit oldular. Şimdikiler ise Türk- İslam medeniyetini yıkan CHP'nin emrinde CHP'ye oy veriyor ve destekliyorlar. Söylenecek çok söz var ama Allahü teala islah etsin. 

Netice: Ekmeleddin İhsanoğlu siyasette tecrübesizdir. Daha önceki görevinde başarılı değildi. CHP ile MHP küresel güçler, küresel sermaye, faiz lobisi, vesayet rejimi taraftarları ve halkın milli iradesinin geçmişte karşısında olanlar, ABD, AB ve bilhassa İsrail ve Paralel Yapı tarafından kullanılmıştır. Gaybı Allahü teala bilir. Tahmin caizdir. Bu güçler hüsrana uğrayacaktır.